Yeni Türk Ticaret Kanunu’nda Bölünmeye Ve Tür Değiştirmeye İlişkin Yenilikler – II
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun bölünmeye ilişkin olarak getirdiği yeniliklerin bir kısmı, geçen ayki makalemizde ele alındı. Bu ayki makalemizde, bölünmeye ilişkin yeniliklerin incelenmesine devam ediyor ve ayrıca tür değiştirmeyi ele alıyoruz.
İş İlişkilerinin Geçmesi
Yeni TTK m. 178, bölünmede devrolunan şirketin çalışanlarının haklarını düzenler. Yeni TTK m. 178/1 uyarınca, işçi itiraz etmediği takdirde, yapılan hizmet sözleşmeleri bütün hak ve borçlarla birlikte devralana geçer. Eğer işçi devam etmemeyi seçerse, hizmet sözleşmesi kanuni işten çıkarma süresinin sonunda sona erer. Yeni TTK m. 178/3 uyarınca, eski işveren ve devralan, işçinin devirden önceki alacaklarından müteselsil olarak sorumludur. İşçiler, bu alacaklarının teminat altına alınmasını isteyebilir. Ayrıca, devreden şirketin bölünmeden önce şirket borçlarından sorumlu olan ortakları, hizmet sözleşmesinin sona ermesine kadar doğacak borçlardan müteselsilen sorumlu olmaya devam eder.
Bölünmenin Sonuçlandırılması
Yeni TTK m. 179, bölünmenin sonuçlandırılmasına ilişkin düzenlemeler içerir. Buna göre yönetim organı, onaylanan bölünme kararının tescilini ister. Yine kısmi bölünmede, devreden şirketin sermayesinin azaltılması gerekiyorsa, sermaye azaltımına ilişkin esas sözleşme değişikliği de tescil ettirilir.
Bölünme kararının tescilinin birçok sonucu vardır. İlk olarak, bölünme tescil ile geçerlilik kazanır. Ayrıca, tescil anında külli intikal gerçekleşir ve envanterde kayıtlı aktif ve pasifler devralan şirkete geçer. Son olarak, tam bölünmede tescil ile devrolunan şirket infisah eder.
Yeni TTK’nın bölünmenin sonuçlandırılmasına ilişkin 179. maddesi, tescil öngörmesine rağmen ilandan söz etmez. Öte yandan, birleşmeye ilişkin hükümlerde, hem tescil hem de ilan düzenlenir. Bu noktada, Yeni TTK m. 35/3 önem kazanır. Bu madde uyarınca, tescil edilen hususlar, kanun ve tüzükte aksine bir hüküm bulunmadıkça, ilan olunur. Bu nedenle kanımca, tescil edilen bölünme kararı ayrıca ilan da edilir.
Rekabet Kurulu İzni
Birleşmede, Rekabetin Korunması Hakkında Kanun (“RKHK”) hükümleri saklı tutulur. Bilindiği gibi, RKHK m. 7, birleşme ve devralmaları düzenler ve bu maddenin uygulanması amacıyla çıkarılan bir tebliğ de belirli ciro eşiklerini aşan birleşme işlemlerinin geçerlilik kazanması için Rekabet Kurulu’ndan izin alınmasını öngörür. Acaba bölünmede, birleşme için saklı tutulan RKHK hükümleri uygulanmaz mı? Yeni TTK’da, bölünmede RKHK hükümlerinin saklı tutulduğuna ilişkin açık bir hüküm yoktur. Gerekçe’de de rekabet kurallarının uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bir açıklama yapılmaz. Kanımca bölünmede de RKHK hükümleri uygulanır. Zira bölünme işleminde de esasında bir devralma vardır; ya yeni kurulan şirket devralır veya mevcut şirketler devralır. Ayrıca, rekabet hukuku anlamında bir birleşme işleminden söz edebilmek için sadece payların, malvarlığının devri önemli değildir. Önemli olan birleşen şirketlerdeki kontrolün el değiştirmesidir. Özellikle asimetrik bölünmede pay sahipliği yapısı kontrol el değiştirecek şekilde yapılandırılabildiğine göre, RKHK’nun öngördüğü izin sistemi bölünmede de uygulanır.
Tür Değiştirme
Yeni TTK m. 180, tür değiştirmeye ilişkin iki önemli ilkeyi ortaya koyar. Bu ilkelerden ilki uyarınca, her şirket tür değiştirebilir. İkinci ilke uyarınca ise, yeni türe dönüştürülen şirket eskisinin devamıdır.
Yeni TTK m. 181 ile geçerli tür değiştirmeler sınırlı sayım ilkesine bağlı olarak düzenlenir. Bu madde uyarınca, bir sermaye şirketi sermaye şirketlerine veya kooperatife, şahıs şirketleri de sermaye şirketlerine veya kooperatife dönüşebilir. Sermaye şirketleri şahıs şirketlerine dönüşemez. Yeni TTK m. 182, kollektif ve komandit şirketlerin tür değiştirmelerine ilişkin özel bir düzenleme içerir. Bu şirketler tek kişi işletmesi olarak faaliyetlerine devam edebilir ve bu durumda, tür değiştirmeye ilişkin olarak Yeni TTK m. 180-190 hükümleri uygulanmaz.
Yeni TTK m. 183, birleşme ve bölünmede de söz konusu olan ortaklık paylarının ve haklarının devamlılığı ilkesini düzenler. Bu ilke uyarınca, ortakların yeni şirketin payları ve hakları üzerinde talep hakkı vardır. Ayrıca, ortaklar şirketten çıkarılamaz ve ortakların hakları zedelenemez. Devamlılık ilkesinin kullanılması açısından, eşit değerlilik ilkesi olarak adlandırılan bir ikinci ilke daha gündeme gelir. Bu ilke uyarınca, ortağın paylarının tür değiştirmeden önceki değeri, tür değiştirdikten sonra da korunmalıdır. Oydan yoksun paylara karşılık, oydan yoksun paylar veya oy hakkı olan yeni paylar verilebilir. İmtiyazlı payların karşılığında aynı değerde paylar verilir veya şirket türü imtiyazlı paylara elverişli değilse, uygun bir tazminat ödenir. İntifa senetleri karşılığında aynı değerde haklar verilir veya tür değiştirme planının düzenlendiği tarihte gerçek değer ödenir. Burada, denkleştirmeyi düzenleyen Yeni TTK m. 140’a atıf olmadığından, denkleştirme uygulanmaz.
Tür Değiştirmenin Uygulanması
Tür değiştirme işlemi de bir yeni kuruluş olduğu için, Yeni TTK m. 184/1 uyarınca, tür değiştirmeye de yeni kuruluşa ilişkin hükümler, asgari ortak sayısı ve ayni sermaye konulmasına ilişkin hükümler hariç olmak üzere, uygulanır. Yeni TTK m. 184/2 uyarınca, tıpkı bölünmede olduğu gibi, son bilançodan itibaren altı aydan fazla zaman geçtiyse veya malvarlığında önemli değişiklikler olduysa, ara bilanço düzenlenir.
Yeni TTK m. 185, tür değiştirme planını düzenler. Tür değiştirme planı yazılı olarak, yönetim organı tarafından hazırlanır ve genel kurulda onaylanır. Tür değiştirme planının zorunlu bir içeriği bulunur. Yeni TTK m. 186 ise, tür değiştirme raporunu düzenler. Raporda, tür değiştirmenin neden gerekli olduğuna ilişkin açıklamalar yer alır. Tüm ortakların onaylaması ile küçük ölçekli şirketler bakımından tür değiştirme raporundan vazgeçilebilir.
Hemen belirtilmelidir ki bu kadar çok sayıda rapor, plan, denetim raporu gibi belgeye gerek duyulmasının birkaç nedeni vardır. Bu nedenlerin başında şeffaflık gelir. İkinci neden, şirket ortakları ve diğer ilgililerin korunması ve kamunun aydınlatılmasıdır. Bütün bu raporlama, plan, denetleme sistemi bu sacayaklarının üzerine oturur.
Yeni TTK m. 187, tür değiştirmeye ilişkin belgelerin denetlenmesini düzenler. Bu maddeye göre, tür değiştirme planı, tür değiştirme raporu ve tür değiştirmeye esas olan bilanço, işlem denetçisi tarafından denetlenir. Şirket, gerekli belgelerin sunulması konusunda işlem denetçisi ile işbirliği içinde olmalıdır. İşlem denetçisi, tür değiştirmeye ilişkin şartları değerlendirerek bilançonun gerçeği yansıtıp yansıtmadığına, dürüst resim ilkesinin ve ortakların haklarının korunup korunmadığına ilişkin bir inceleme yapar. Tüm ortakların onaylaması ile küçük ölçekli şirketler bakımından denetlemeden vazgeçilebilir.
Yeni TTK m. 188 uyarınca inceleme hakkı, bölünmede olduğu gibi, sadece ortaklara tanınır. Ancak buradaki süre, bölünmeye ilişkin inceleme hakkı süresinden daha kısa olup, yalnızca otuz gündür. Tür değiştirmeye ilişkin genel kurul toplantısından otuz gün önce, tür değiştirmeye ilişkin belgeler ortakların incelemesine sunulur ve ortaklar inceleme haklarının bulunduğu konusunda bilgilendirilir.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç piyasası, 2000’li yılları sürekli yükselen, 2010’lu yılları ise yine yüksek ve stabil seyreden satış adetleriyle geride bıraktı. Bu dönemde pazarın büyümesinde, alım gücünün yüksekliği kadar, krediye kolay ulaşım ve ürün çeşitliliği de etkiliydi. Üretimin de benzer şekilde artmasıyla birlikte...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) m. 638 ila TTK m. 640 arasında limited şirketlere özel düzenlenen çıkma ve çıkarılma kurumları ile anonim şirket yapısından farklı olarak limited şirket ortaklarına şirketten çıkma ve şirkete de ortağı çıkarma hakkı tanımaktadır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Aşağıda yetkinin devri başta olmak üzere, anonim şirketlerde temsil yetkisi...
Adi ortaklıklar Türk Hukuku’nda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK” veya “Kanun”) 620 ve 645. maddeleri arasında düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi Kanun’da, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanır...
Birleşme ve devralma süreçleri; şirketlerin benliklerini ve hukuki statülerini en ciddi şekilde etkileyen hukuki süreçlerin başında gelir. Hukuki, vergisel, finansal ve operasyonel incelemelerin yürütülmesinin ardından taraflar işlemin gerçekleştirilmesi konusunda bir mutabakata vardığı takdirde müzakere süreci başlar...
Franchising, pazar erişimini ve marka bilinirliğini dünya çapında genişletmek için kullanılan popüler bir iş modelidir. Tek marka satma koşulu içeren mağaza sözleşmeleri (mono-brand store agreements) şeklindeki dağıtım sözleşmelerine kıyasla daha az yaygın olmasına rağmen franchising, lüks markaların dağıtım...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (“HGK”) 2019/149 E. 2022/894 K. sayılı 14.06.2022 tarihli kararında tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisini, kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlıkta kefil ile borç alan şirket arasındaki ilişki bağlamında değerlendirdi. HGK, tüzel kişilik perdesinin aralanması...
Avrupa Birliği yabancı yatırımcılar için önemli bir yatırım merkezi olmaya devam ediyor. Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı Avrupa Birliği’ne gelen doğrudan yabancı yatırımların izlenmesine ilişkin İkinci Yıllık Rapor’da yer alan verilere göre Avrupa Birliği 2021 yılında 117 Milyar Euro değerinde yabancı doğrudan...
Pay devrinin, bir sermaye şirketinin paylarına ilişkin hukuki işlemler arasında ilk akla gelen, uygulamada da en sık karşılaşılan işlem olduğu söylenebilir. Bununla beraber bir sermaye şirketinin payı, devir dışında işlemlere de konu olabilir. Bunlara ilişkin örnekler, uygulamada en sık görüldüğü ve öğreti tarafından...
Hızla büyüyen ve gelişen e-ticaret sektöründeki oyuncuların davranışlarını düzenlemek amacıyla 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun (E-ticaret Kanunu veya Kanun) kısa süre önce köklü bir değişime uğramıştı. 1 Ocak 2023 itibariyle yürürlüğe giren yeni düzenlemeler ile e-ticaret...
11 Haziran 2021'de Alman Federal Meclisi, yalnızca Alman şirketlerini değil, aynı zamanda bu şirketlerin yabancı ülkelerdeki (Türk kuruluşları dahil) tedarikçilerini de etkileyen Alman Tedarik Zinciri Uyum Yasası’nı (Lieferkettensorgfaltsgesetz) ("Yasa") onayladı. 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe giren...
İsviçre Federal Konseyi, 21 Aralık 2007 tarihinde şirketler hukukuna ilişkin değişiklikleri de içeren İsviçre Borçlar Kanunu revizyon taslağını onayladı. Federal Konsey 28 Kasım 2014 tarihinde taslak revizyonu görüşe açtı. Kapsamlı tartışmalar ve uzun bir yasalaşma sürecinin ardından, İsviçre Borçlar Kanunu'nda...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun beşinci kitabı olan deniz ticaretine ilişkin hükümler altında dördüncü kısmı altında deniz ticareti sözleşmeleri düzenlenir. Bu bölümde düzenlenen sözleşme tipleri içerisinde uluslararası deniz taşımacılığı pratiğinde en sık kullanılan, üçüncü bölümde m.1138 vd. maddelerinde...
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (“SerPK”) ile geniş şekilde düzenlemeye gidilen en önemli konulardan biri de örtülü kazanç aktarımı yasağıdır. Mülga 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15nci maddesinden daha geniş bir düzenleme getiren SerPK madde 21 ile düzenleyici kamu otoritesi olan...
Gelişmekte olan ticari faaliyetler ve özellikle inşaat, enerji ve madencilik alanlarında yapılmakta olan geniş çaplı yatırımlar neticesinde şirketler, güçlerini birleştirerek bu yatırımlara iştirak etmek ve gerek uzmanlıklarını, gerekse finansman imkânlarını birlikte kullanarak daha güçlü bir şekilde projelerde yer almak...
Türk Ticaret Kanunu (“TTK veya Kanun”) 159’uncu ve devam maddelerinde bölünme hükümlerine yer vererek, şirketlere farklı yapılanma modellerini uygulama ve yeni hukuki oluşumları hayata geçirme imkanı tanımaktadır. Şirketler bölünme yöntemini kullanarak belirli bir malvarlığı unsurunu veya unsurlarını...
FIDIC (Fédération Internationale Des Ingénieurs-Counseils) kısaltılmış adıyla anılan Müşavir ve Mühendisler Uluslararası Federasyonu, 1913 yılında kurulmuş bir meslek örgütüdür. Üyeleri çeşitli ülkelerden usulüne uygun olarak seçilmiş müşavir-mühendis birlikleri olup Örgüt’e üyelik her ülkeden tek bir meslek birliği...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Anılan kuralların amacı, milletlerarası ticareti güvenli bir şekilde kolaylaştırmak ve hızlandırmaktadır...
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 31 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe giren Limanlar Yönetmeliği (“Yönetmelik”) her bir liman için ayrı ayrı çıkarılmakta olan tüzük, yönetmelik ve talimatları tek bir Yönetmelikte bütünleştirmektedir. Bu yönde...
Kural olarak sözleşmeden doğan hak ve borçlar sadece sözleşmenin tarafı olan alacaklı ve borçlu arasında hukukî sonuç doğurur. Bu prensip hukukumuzda “sözleşmelerin nispiliği” olarak adlandırılır. Genel olarak, sözleşmenin tarafları dışındaki üçüncü kişiye bir edimin yerine getirilmesinin üstlenildiği...
Dijitalleşen dünyada büyüyen ve gelişen e-ticaretin kuralları değişiyor. Önceleri dijital pazarın odak noktası olarak gösterilen e-ticaret, çok geçmeden dijital ekonominin itici gücü olarak ifade edilmeye başladı. Ancak e-ticaretin büyüme hızı ve kısa süre içinde geçirdiği dönüşüm dikkate alındığında...
Bir şirketin feshi, tescil ile kazanılan tüzel kişiliğin ortadan kalkmasına yol açarak, şirketin sona erme sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkan infisahın, özellikli bir görünümüdür. Hâkimin inşai hükmüyle bir şirketin feshine ve bunun doğal sonucu olarak sona ermesine yol açan bu özel dava türü...
Kontrol veya yönetimin bir ailenin üyelerine ait olduğu şirketler, aile şirketi olarak kabul edilir. Aile üyeleri, şirket kontrolünü sağlayan payları elinde tutabildiği gibi yönetim yetkisini de elinde bulundurur. Aile şirketleri, aile üyeleri için fırsat, güvence ve gelir demektir...
Türkiye 7 Aralık 1993 tarihli 3939 sayılı Kanun ile Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi’ne (“CMR”) katılmayı uygun buldu ve CMR Türkiye’de 31 Ekim 1995 tarihinde yürürlüğe girdi. CMR’nin 1/1 maddesi uyarınca, tarafların tabiiyeti ve ikamet yerinden bağımsız olarak...
Türk hukukunda adi ortaklıklar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca (nihai olarak kazanç elde etme amacına) ulaşmak üzere...
Anonim şirketlerde örtülü kazanç aktarımı, geniş anlamda şirket malvarlığının ilişkili taraflara aktarılmasını konu alan ve birçok farklı görünümü barındıran bir kavram olarak karşımıza çıkar. Sermaye piyasaları hukukunda kanun seviyesinde ve...
Çoğunlukla start-up yatırımlarında karşımıza çıkan sermaye iştirak sözleşmeleri, bir yatırımcının bir şirkette sermaye artırımı ile çıkarılacak yeni payları taahhüt ederek sermaye artırımına katılması ve pay sahibi olmasına ilişkin hüküm ve koşulları düzenler...
Belirli koşulları taşıdığı takdirde ıslak imza ile aynı hukuki sonuçları doğuran elektronik imza, pek çok hukuk sisteminde kendine yer edinmiş ve ticari hayatın hız kazanmasını sağlamıştır. Farklı hukuk sistemlerinde çeşitli türleri ve uygulamaları bulunsa da elektronik imzanın...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar dizisidir. Incoterms kurallarının amacı milletlerarası ticaretin güvenli ve hızlı bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunmak ve bunu kolaylaştırmaktır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Bu ayki hukuk postası makalesi, yetkinin devri başta olmak üzere...