Türk Hukukunda Taşıma İşleri Komisyonculuğu Sözleşmesi
Giriş
Teknolojik gelişmelere paralel olarak üretim ve ticaret hayatının hızla gelişmesi, taşımacılık faaliyetine duyulan ihtiyacı kaçınılmaz olarak arttırmış ve bu alanda yeni aktörlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Taşıma işleri komisyonculuğu, bu ihtiyaç çerçevesinde ortaya çıkan, taşıma işlerinin vazgeçilmez aktörlerden biridir.
Ürünün ticari faaliyete konu olması, aynı zamanda yer değiştirmesini gerektirir. Bu halde, eşyanın fiilen yer değiştirmesinin yanı sıra, uygun koşullarda depo edilmesi, gümrüklenmesi, taşıma aracına yüklenmesi, istiflenmesi vb. gibi işlemlerin de yapılması gerekebilir. Satıma konu ürünün üreticisi/satıcısı genellikle söz konusu işlemlerin gerçekleştirilmesi konusunda bilgi ve tecrübeye sahip olmadığından, ürünün en kısa sürede ve en az maliyetle taşınması ve taşıma ile bağlantılı diğer işlemlerin gerçekleştirilebilmesi amacıyla, bu alanda uzmanlığı olan taraflara başvurur. Uzmanlığına başvurulan bu kişi, genellikle taşımayı bizzat üstlenecek kişi değil, taşıma işini ve taşıma ile bağlantılı süreçleri organize eden taşıma işleri komisyoncusu olarak karşımıza çıkar.
Eşya Taşıtma Kavramı Çerçevesinde Komisyoncunun Yükümlülükleri
Taşıma işleri komisyonculuğuna ilişkin hükümler, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 917 ile 930 maddeleri arasında düzenlenir. TTK m. 917 uyarınca, taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesi ile komisyoncu, kararlaştırılan ücret karşılığında eşya taşıtmayı üstlenir. Sözleşmenin diğer tarafından yer alan ve TTK’da “gönderen” olarak ifade edilen taraf ise, eşyanın taşıtılması için komisyoncuyu vekil tayin eden ve sözleşmede kararlaştırılan ücreti ödeme borcu altına giren kişi olarak tanımlanır.
Komisyonculuk sözleşmesi kapsamında komisyoncu eşyayı bizzat taşıtmayı değil, taşıtmayı taahhüt eder. “Eşya taşıtma” ifadesinden anlaşılması gereken, taşıma işinin örgütlenmesidir. Bu kapsamda komisyoncu, taşıma araçlarını ve taşıma yolunu belirlemek, taşıma işini fiilen gerçekleştirecek taşıyıcıyı ve taşıyıcıları seçmek, eşyanın taşıtılması için gereken taşıma, ardiye ve taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmelerini yapmak, taşıyıcıya ve taşıyıcılara gerekli bilgi ve talimatları vermek, gönderenin tazminat haklarını teminat altına almakla yükümlüdür.
Komisyoncunun yükümlülüklerinin kapsamına ayrıca, taşımaya ilişkin olarak kararlaştırılmış olan eşyanın sigortalanması, ambalajlanması, işaretlenmesi ve gümrüklenmesi gibi başkaca edimlerin yerine getirilmesi de girer. Komisyonculuk sözleşmesi kapsamında aksi öngörülmedikçe, komisyoncu, sadece bu edimlerin yerine getirilmesi için gereken sözleşmeleri yapmakla yükümlüdür.
TTK m. 918 uyarınca taşıma işleri komisyoncusu, gerekli sözleşmeleri kendisi adına yapar. Bu kapsamda, gönderen ile komisyoncu arasında dolaylı temsil ilişkisinin kurulduğu kabul edilir. Gönderen tarafından kendisine yetki verilmiş ise, ilgili sözleşmeleri gönderen adına yapar. Bu halde taşıma işleri komisyoncusu, göndereni doğrudan temsil edecektir. Eşya taşıtma borcu kapsamında komisyoncu ile komisyoncu tarafından seçilecek taşıyan arasında yapılacak olan taşıma sözleşmesinin kimin adına (komisyoncu veya gönderen) yapıldığı, taşıma sözleşmesi kapsamında taşıyana karşı kimin yükümlü sayılacağı açısından önem taşır.
Taşıma işleri komisyoncusu edimlerini yerine getirirken, gönderenin menfaatlerini gözetmekle ve onun talimatlarına uymakla yükümlüdür.
Taşıma İşinin Bizzat Üstlenilmesi
Taşıma işleri komisyoncusu, eşyanın taşınmasını bizzat üstlenebilir. Bu hakkını kullanırsa, taşımadan doğan haklar ve yükümlülükler yönünden taşıyan sayılır. Bu durumda, kendi faaliyeti için isteyeceği ücretin yanı sıra olağan taşıma ücretini de isteyebilir.
Benzer şekilde, ücret olarak taşıma giderlerini de içeren tek bedel kararlaştırılmışsa, taşıma işleri komisyoncusu, taşımaya ilişkin olarak, taşıyanın hak ve yükümlülüklerine sahip olur. Ücret, komisyonculuk bakımından ayrı olarak belirleneceği gibi taşıma ücretini de kapsayan götürü bir bedel olarak da kararlaştırılabilir.
Komisyoncunun Hapis Hakkı
TTK m. 923 uyarınca komisyoncu, taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesinden doğan bütün alacakları için eşya üzerinde hapis hakkına sahiptir. Hapis hakkı, belli koşulların varlığı hâlinde, alacaklıya nezdinde bulunan, borçluya ait bir malı iadeden kaçınma ve alacağını tahsil için paraya çevirme yetkisi veren ayni bir hak olarak tanımlanabilir.
Komisyonculuk Sözleşmesi Uyarınca Gönderenin Borçları
Taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesi uyarınca gönderenin temel borcu, sözleşmede kararlaştırılan ücreti ödemektir. Taşıma işleri komisyoncusu, masraf isteme hakkına da sahiptir. Masraf, taşıma işleri komisyoncusunun, taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesinde belirlenen taşıtma işi için yaptığı faaliyetler sonucunda ortaya çıkan; taşıma, ardiye ile eşyanın gümrüklenmesi, sigorta edilmesi gibi ek ücretleri kapsar[1]. Bunun yanı sıra, gönderen gerektiğinde eşyayı ambalajlamak ve işaretlemekle ve gerekli belgeleri sağlamakla, ayrıca taşıma işleri komisyoncusunun edimlerini yerine getirebilmesi için gerekli olan bilgileri ona vermekle yükümlüdür. Gönderenin, bir diğer yükümlülüğü, sözleşmenin ifası sebebiyle taşıma işleri komisyoncusunun uğramış olduğu zararları tazmin etmektir[2].
Komisyoncunun Sorumluluğu
Taşıma işleri komisyoncusu, zilyetliğinde bulunan eşyanın zıyaından ve hasarından gönderene karşı sorumludur. Komisyoncunun, bu zararlardan sorumlu tutulabilmesi için, zararı doğuran olayın da eşya, komisyoncunun zilyetliğindeyken gerçekleşmesi gerekir. Zarar daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, zararı doğuran olay, eşya komisyoncunun zilyetliğinde iken meydana gelmişse, taşıma işleri komisyoncusu yine vaki zarardan sorumlu olur[3]. Eşyanın, taşıyıcının zilyetliğinde iken zıya veya hasara uğraması halinde, komisyoncunun sorumlu tutulmaması gerekir. Taşıma işleri komisyoncusu, zilyetliğinde bulunan malın zıyaından veya hasarından kaynaklanmayan bir zarardan sadece 918. madde uyarınca kendisine düşen bir yükümlülüğü ihlal etmesi hâlinde sorumludur. Tedbirli bir tacirin göstereceği özene rağmen zarar önlenemeyecek ise komisyoncu sorumluluktan kurtulur. Zararın oluşmasına, gönderenin bir davranışı veya eşyanın özel bir ayıbı da sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır.
Sonuç
Taşıma işini ve taşıma ile bağlantılı süreçleri organize eden taşıma işleri komisyoncusu, gerek ulusal gerekse uluslararası taşımacılık alanında sıklıkla başvurulan bir ticari aktör olduğundan, komisyonculuk sözleşmesi ile tarafların hak ve yükümlülükleri TTK’da özel olarak düzenlenir. İlgili maddeler ile komisyoncunun hak ve sorumlulukları, taşıyıcıdan bağımsız olarak düzenlenmiş ve gönderen ile komisyoncu arasındaki ilişkiye uygulanması gereken kurallar böylelikle açıklığa kavuşturulmuştur.
[1] Akdeniz, Umut: Taşıma İşleri Komisyonculuğu Sözleşmesi, Adalet Yayınevi, Ankara 2013, 1. Baskı, s. 93.
[2] Akdeniz, s. 100.
[3] Akdeniz, s. 109.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç piyasası, 2000’li yılları sürekli yükselen, 2010’lu yılları ise yine yüksek ve stabil seyreden satış adetleriyle geride bıraktı. Bu dönemde pazarın büyümesinde, alım gücünün yüksekliği kadar, krediye kolay ulaşım ve ürün çeşitliliği de etkiliydi. Üretimin de benzer şekilde artmasıyla birlikte...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) m. 638 ila TTK m. 640 arasında limited şirketlere özel düzenlenen çıkma ve çıkarılma kurumları ile anonim şirket yapısından farklı olarak limited şirket ortaklarına şirketten çıkma ve şirkete de ortağı çıkarma hakkı tanımaktadır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Aşağıda yetkinin devri başta olmak üzere, anonim şirketlerde temsil yetkisi...
Adi ortaklıklar Türk Hukuku’nda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK” veya “Kanun”) 620 ve 645. maddeleri arasında düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi Kanun’da, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanır...
Birleşme ve devralma süreçleri; şirketlerin benliklerini ve hukuki statülerini en ciddi şekilde etkileyen hukuki süreçlerin başında gelir. Hukuki, vergisel, finansal ve operasyonel incelemelerin yürütülmesinin ardından taraflar işlemin gerçekleştirilmesi konusunda bir mutabakata vardığı takdirde müzakere süreci başlar...
Franchising, pazar erişimini ve marka bilinirliğini dünya çapında genişletmek için kullanılan popüler bir iş modelidir. Tek marka satma koşulu içeren mağaza sözleşmeleri (mono-brand store agreements) şeklindeki dağıtım sözleşmelerine kıyasla daha az yaygın olmasına rağmen franchising, lüks markaların dağıtım...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (“HGK”) 2019/149 E. 2022/894 K. sayılı 14.06.2022 tarihli kararında tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisini, kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlıkta kefil ile borç alan şirket arasındaki ilişki bağlamında değerlendirdi. HGK, tüzel kişilik perdesinin aralanması...
Avrupa Birliği yabancı yatırımcılar için önemli bir yatırım merkezi olmaya devam ediyor. Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı Avrupa Birliği’ne gelen doğrudan yabancı yatırımların izlenmesine ilişkin İkinci Yıllık Rapor’da yer alan verilere göre Avrupa Birliği 2021 yılında 117 Milyar Euro değerinde yabancı doğrudan...
Pay devrinin, bir sermaye şirketinin paylarına ilişkin hukuki işlemler arasında ilk akla gelen, uygulamada da en sık karşılaşılan işlem olduğu söylenebilir. Bununla beraber bir sermaye şirketinin payı, devir dışında işlemlere de konu olabilir. Bunlara ilişkin örnekler, uygulamada en sık görüldüğü ve öğreti tarafından...
Hızla büyüyen ve gelişen e-ticaret sektöründeki oyuncuların davranışlarını düzenlemek amacıyla 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun (E-ticaret Kanunu veya Kanun) kısa süre önce köklü bir değişime uğramıştı. 1 Ocak 2023 itibariyle yürürlüğe giren yeni düzenlemeler ile e-ticaret...
11 Haziran 2021'de Alman Federal Meclisi, yalnızca Alman şirketlerini değil, aynı zamanda bu şirketlerin yabancı ülkelerdeki (Türk kuruluşları dahil) tedarikçilerini de etkileyen Alman Tedarik Zinciri Uyum Yasası’nı (Lieferkettensorgfaltsgesetz) ("Yasa") onayladı. 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe giren...
İsviçre Federal Konseyi, 21 Aralık 2007 tarihinde şirketler hukukuna ilişkin değişiklikleri de içeren İsviçre Borçlar Kanunu revizyon taslağını onayladı. Federal Konsey 28 Kasım 2014 tarihinde taslak revizyonu görüşe açtı. Kapsamlı tartışmalar ve uzun bir yasalaşma sürecinin ardından, İsviçre Borçlar Kanunu'nda...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun beşinci kitabı olan deniz ticaretine ilişkin hükümler altında dördüncü kısmı altında deniz ticareti sözleşmeleri düzenlenir. Bu bölümde düzenlenen sözleşme tipleri içerisinde uluslararası deniz taşımacılığı pratiğinde en sık kullanılan, üçüncü bölümde m.1138 vd. maddelerinde...
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (“SerPK”) ile geniş şekilde düzenlemeye gidilen en önemli konulardan biri de örtülü kazanç aktarımı yasağıdır. Mülga 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15nci maddesinden daha geniş bir düzenleme getiren SerPK madde 21 ile düzenleyici kamu otoritesi olan...
Gelişmekte olan ticari faaliyetler ve özellikle inşaat, enerji ve madencilik alanlarında yapılmakta olan geniş çaplı yatırımlar neticesinde şirketler, güçlerini birleştirerek bu yatırımlara iştirak etmek ve gerek uzmanlıklarını, gerekse finansman imkânlarını birlikte kullanarak daha güçlü bir şekilde projelerde yer almak...
Türk Ticaret Kanunu (“TTK veya Kanun”) 159’uncu ve devam maddelerinde bölünme hükümlerine yer vererek, şirketlere farklı yapılanma modellerini uygulama ve yeni hukuki oluşumları hayata geçirme imkanı tanımaktadır. Şirketler bölünme yöntemini kullanarak belirli bir malvarlığı unsurunu veya unsurlarını...
FIDIC (Fédération Internationale Des Ingénieurs-Counseils) kısaltılmış adıyla anılan Müşavir ve Mühendisler Uluslararası Federasyonu, 1913 yılında kurulmuş bir meslek örgütüdür. Üyeleri çeşitli ülkelerden usulüne uygun olarak seçilmiş müşavir-mühendis birlikleri olup Örgüt’e üyelik her ülkeden tek bir meslek birliği...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Anılan kuralların amacı, milletlerarası ticareti güvenli bir şekilde kolaylaştırmak ve hızlandırmaktadır...
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 31 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe giren Limanlar Yönetmeliği (“Yönetmelik”) her bir liman için ayrı ayrı çıkarılmakta olan tüzük, yönetmelik ve talimatları tek bir Yönetmelikte bütünleştirmektedir. Bu yönde...
Kural olarak sözleşmeden doğan hak ve borçlar sadece sözleşmenin tarafı olan alacaklı ve borçlu arasında hukukî sonuç doğurur. Bu prensip hukukumuzda “sözleşmelerin nispiliği” olarak adlandırılır. Genel olarak, sözleşmenin tarafları dışındaki üçüncü kişiye bir edimin yerine getirilmesinin üstlenildiği...
Dijitalleşen dünyada büyüyen ve gelişen e-ticaretin kuralları değişiyor. Önceleri dijital pazarın odak noktası olarak gösterilen e-ticaret, çok geçmeden dijital ekonominin itici gücü olarak ifade edilmeye başladı. Ancak e-ticaretin büyüme hızı ve kısa süre içinde geçirdiği dönüşüm dikkate alındığında...
Bir şirketin feshi, tescil ile kazanılan tüzel kişiliğin ortadan kalkmasına yol açarak, şirketin sona erme sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkan infisahın, özellikli bir görünümüdür. Hâkimin inşai hükmüyle bir şirketin feshine ve bunun doğal sonucu olarak sona ermesine yol açan bu özel dava türü...
Kontrol veya yönetimin bir ailenin üyelerine ait olduğu şirketler, aile şirketi olarak kabul edilir. Aile üyeleri, şirket kontrolünü sağlayan payları elinde tutabildiği gibi yönetim yetkisini de elinde bulundurur. Aile şirketleri, aile üyeleri için fırsat, güvence ve gelir demektir...
Türkiye 7 Aralık 1993 tarihli 3939 sayılı Kanun ile Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi’ne (“CMR”) katılmayı uygun buldu ve CMR Türkiye’de 31 Ekim 1995 tarihinde yürürlüğe girdi. CMR’nin 1/1 maddesi uyarınca, tarafların tabiiyeti ve ikamet yerinden bağımsız olarak...
Türk hukukunda adi ortaklıklar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca (nihai olarak kazanç elde etme amacına) ulaşmak üzere...
Anonim şirketlerde örtülü kazanç aktarımı, geniş anlamda şirket malvarlığının ilişkili taraflara aktarılmasını konu alan ve birçok farklı görünümü barındıran bir kavram olarak karşımıza çıkar. Sermaye piyasaları hukukunda kanun seviyesinde ve...
Çoğunlukla start-up yatırımlarında karşımıza çıkan sermaye iştirak sözleşmeleri, bir yatırımcının bir şirkette sermaye artırımı ile çıkarılacak yeni payları taahhüt ederek sermaye artırımına katılması ve pay sahibi olmasına ilişkin hüküm ve koşulları düzenler...
Belirli koşulları taşıdığı takdirde ıslak imza ile aynı hukuki sonuçları doğuran elektronik imza, pek çok hukuk sisteminde kendine yer edinmiş ve ticari hayatın hız kazanmasını sağlamıştır. Farklı hukuk sistemlerinde çeşitli türleri ve uygulamaları bulunsa da elektronik imzanın...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar dizisidir. Incoterms kurallarının amacı milletlerarası ticaretin güvenli ve hızlı bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunmak ve bunu kolaylaştırmaktır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Bu ayki hukuk postası makalesi, yetkinin devri başta olmak üzere...