Halka Açık Olmayan Şirketlerde Kayıtlı Sermaye Sistemine İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ
Giriş
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) ile getirilen yeniliklerden biri, halka açık olmayan anonim şirketler açısından kayıtlı sermaye sisteminin benimsenmesinin mümkün hale getirilmesidir. Bu kapsamda, Halka Açık Olmayan Şirketlerde Kayıtlı Sermaye Sistemine İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ (“Tebliğ”) 19.10.2012 tarih ve 28446 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Kayıtlı sermaye sistemini, TTK’nın esas sermaye sistemi çerçevesinde sermayenin arttırılmasına ilişkin hükümlere tabi olunmaksızın, belirlenen ve esas sözleşmede belirtilen bir sermaye tavanına ulaşıncaya kadar yalnızca yönetim kurulu kararı almak yeterli olmak suretiyle sermayenin arttırılabilmesine olanak veren sistem olarak tanımlamak mümkündür.
Halka açık olmayan anonim şirketlerde kayıtlı sermaye sistemine dair çerçeve TTK m. 460 ile belirlenirken, detaylı düzenlemeler ve esaslar Tebliğ ile getirilmektedir.
Tebliğin Kapsamı ve Amacı
İlgili Tebliğ, kayıtlı sermaye sistemini kabul eden halka açık olmayan anonim şirketleri kapsar.
Tebliğin ilk maddesinde, Tebliğin amacı, “şirketlerin kayıtlı sermaye sistemini kabul etmelerine, kayıtlı sermaye sistemine geçmelerine, bu sistemde sermayelerini artırmalarına, kayıtlı sermaye tavanını yükseltmelerine, sistemden çıkmalarına veya çıkarılmalarına, yönetim kurulunun imtiyazlı ve primli paylar ihracına, rüçhan haklarını sınırlamasına ve diğer hususlara ilişkin usul ve esasları düzenlemek” olarak belirtilir.
Kayıtlı Sermaye Sistemini Kabul Etme ve Kayıtlı Sermaye Sistemine Geçme Şartları
Tebliğin 5. maddesinde kayıtlı sermaye sistemini kabul etme ve bu sisteme geçme şartları düzenlenir. Buna göre, sermaye açısından, kuruluşta kayıtlı sermaye sisteminin kabul edilebilmesi için öncelikle başlangıç sermayesinin en az 100.000 Türk Lirası olması gerekir. Ayrıca kuruluşta kayıtlı sermaye sisteminin kabul edilebilmesi için başlangıç sermayesinin tamamının ödenmiş olması gerekir. Bu çerçevede, başlangıç sermayesi 100.000 Türk Lirasından daha fazla olan bir anonim şirketin kayıtlı sermaye sistemini benimseyebilmesi için sermayenin tamamını mı ödemesinin gerekeceği yoksa 100.000 Türk Lirası ödemesinin yeterli sayılmasının mümkün olup olmayacağı düzenlenmesi gereken bir husustur.
Kayıtlı sermaye sistemini sonradan benimseyecek şirketlerde ise, sermaye açısından öngörülen koşul; çıkarılmış sermayenin tamamının ödenmiş ve sermayenin karşılıksız kalmamış olmasıdır.
Kayıtlı sermaye sistemini kuruluşta benimsemek veya bu sisteme geçmek isteyen anonim şirketlerin esas sözleşmelerinde belirlemeleri gereken asgari unsurlar da Tebliğle açıklanmıştır. Buna göre, söz konusu şirketler esas sözleşmelerinde;
- başlangıç sermayesini,
- yönetim kuruluna verilen sermayeyi kayıtlı sermaye tavanına kadar artırma yetkisinin süresini, sürenin başlangıç ve bitiş tarihlerini (bu süre azami beş yıl olabilir),
- kayıtlı sermaye tavanını, ve
- sermaye artırımına ilişkin yönetim kurulu kararının ilan usulünü
düzenlemekle yükümlüdür. Belirtilen kayıtlı sermaye tavanı ise başlangıç sermayesinin beş katından fazla olamaz.
Bunlara ek olarak ise, yönetim kuruluna imtiyazlı veya itibari değerinin üzerinde pay çıkarma veya rüçhan haklarını sınırlandırma yetkisi verilmek isteniyorsa, buna dair düzenlemeler de esas sözleşmede yer almalıdır.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İzni
Tebliğin 6. maddesi uyarınca, kayıtlı sermaye sistemini kuruluşta kabul etmek veya sonrasında bu sisteme geçmek isteyen anonim şirketlerin İç Ticaret Genel Müdürlüğü’ne başvurarak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan izin almaları gerekir.
Aynı hükmün son fıkrasında, başvurular açısından İç Ticaret Genel Müdürlüğü tarafından yapılacak değerlendirmelerde, “Kanunun (TTK) genel amaç ve ilkeleri, Tebliğ hükümleri, piyasanın gerekleri, kayıtlı sermaye sisteminin gayesi, ortakların hak ve yararları, şirketin yasal yükümlülüklere uyma” gibi hususların dikkate alınacağı belirtilir.
Kayıtlı Sermaye Sisteminde Sermayenin Arttırılması
Yönetim kurulunun sermaye artırımına ilişkin kararda, arttırılan sermaye tutarını, çıkarılacak yeni payların itibari değerlerini, sayılarını, cinslerini, primli ve imtiyazlı olup olmadıklarını, rüçhan hakkının sınırlandırılıp sınırlandırılmadığını, bu hakların kullanılma şartları ile süresini ve varsa gerekli görülen diğer hususları belirteceği Tebliğin 9. maddesinde düzenlenir.
Yönetim kurulunun ayrıca, esas sözleşmede öngörülen ilan şekline uygun olarak, artırıma ilişkin kararı, çıkarılmış sermayeyi gösteren yeni şeklini, yeni payların itibarî değerlerini, cinslerini, sayılarını, imtiyazlı olup olmadıklarını, imtiyazlı paylara ve rüçhan haklarına ilişkin sınırlamaları ve kullanılma şartları ile süresini, prime dair kayıtları ve bunun uygulanması hakkındaki kuralları ilan yükümlülüğü de bulunur.
Kural olarak, yönetim kurulu kararları ile sermaye, kayıtlı sermaye tavanına kadar arttırılabilir. Bu tavan aşılamaz. Ancak Tebliğde buna bir istisna getirilerek, sermaye artırımının şirketin iç kaynaklarından yapılması halinde, kayıtlı sermaye tavanının aşılabileceği belirtilir. Buna ek olarak, Tebliğde, kayıtlı sermaye tavanına ulaşıldıktan sonra yeni bir tavan belirlenmeden yönetim kurulu kararları ile sermaye artırımı yapılamayacağı da düzenlenir.
Kayıtlı Sermaye Sisteminden Çıkma ve Çıkarılma
Tebliğin 5. maddesinin 6. fıkrası uyarınca, yönetim kurulunun yetki süresinin dolduğu yıl genel kurul toplantısında yetki süresine ilişkin esas sözleşme değişikliği yapmayan şirketler kayıtlı sermaye sisteminden çıkmış sayılırlar.
Buna ek olarak, Tebliğin 8. maddesinde kayıtlı sermaye sisteminden çıkma ve çıkarılma halleri düzenlenir.
Kayıtlı sermaye sisteminin amacı dışında, ortakların ve diğer tasarruf sahiplerinin istismarına yol açacak şekilde kullandığı anlaşılan, ortaklık yapısı nedeniyle bu sisteme ihtiyaç duymaksızın kolayca sermaye artırımı yapabilecek durumda olan ve bu sisteme geçişte aranan diğer nitelikleri yitiren şirketlerin sistemden çıkartılabileceği belirtilir.
Kayıtlı sermaye sistemini benimseyen şirketlerin esas sözleşmelerinde belirledikleri sürenin bitiminden önce, ilgili sistemden çıkmaları mümkündür. Bu kapsamda, esas sözleşme değişiklik taslağı hazırlayarak İç Ticaret Genel Müdürlüğü’ne başvuru yapılır ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın izni ve çıkmaya ilişkin genel kurul kararı ile kayıtlı sermaye sisteminde çıkılabilir. Bir başka deyişle, kayıtlı sermaye sistemini benimsemede olduğu gibi sistemden çıkma açısından da Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın izni aranır.
Sonuç
Kayıtlı sermaye sisteminin halka açık olmayan şirketler açısından da öngörülmesi ile sermaye sistemi açısından yapı halka açık anonim şirketler ile yakınlaştırılmıştır. Bu kapsamda, halka açık olmayan anonim şirketlerin halka açık hale gelmesinin kolaylaştırıldığından bahsedilebilir. Dolayısıyla, halka açık anonim şirketler açısından Sermaye Piyasası mevzuatı uygulama alanı bulurken; halka açık olmayan şirketler açısından TTK’nın ilgili hükümleri ile işbu Tebliğ uygulanır.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç piyasası, 2000’li yılları sürekli yükselen, 2010’lu yılları ise yine yüksek ve stabil seyreden satış adetleriyle geride bıraktı. Bu dönemde pazarın büyümesinde, alım gücünün yüksekliği kadar, krediye kolay ulaşım ve ürün çeşitliliği de etkiliydi. Üretimin de benzer şekilde artmasıyla birlikte...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) m. 638 ila TTK m. 640 arasında limited şirketlere özel düzenlenen çıkma ve çıkarılma kurumları ile anonim şirket yapısından farklı olarak limited şirket ortaklarına şirketten çıkma ve şirkete de ortağı çıkarma hakkı tanımaktadır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Aşağıda yetkinin devri başta olmak üzere, anonim şirketlerde temsil yetkisi...
Adi ortaklıklar Türk Hukuku’nda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK” veya “Kanun”) 620 ve 645. maddeleri arasında düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi Kanun’da, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanır...
Birleşme ve devralma süreçleri; şirketlerin benliklerini ve hukuki statülerini en ciddi şekilde etkileyen hukuki süreçlerin başında gelir. Hukuki, vergisel, finansal ve operasyonel incelemelerin yürütülmesinin ardından taraflar işlemin gerçekleştirilmesi konusunda bir mutabakata vardığı takdirde müzakere süreci başlar...
Franchising, pazar erişimini ve marka bilinirliğini dünya çapında genişletmek için kullanılan popüler bir iş modelidir. Tek marka satma koşulu içeren mağaza sözleşmeleri (mono-brand store agreements) şeklindeki dağıtım sözleşmelerine kıyasla daha az yaygın olmasına rağmen franchising, lüks markaların dağıtım...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (“HGK”) 2019/149 E. 2022/894 K. sayılı 14.06.2022 tarihli kararında tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisini, kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlıkta kefil ile borç alan şirket arasındaki ilişki bağlamında değerlendirdi. HGK, tüzel kişilik perdesinin aralanması...
Avrupa Birliği yabancı yatırımcılar için önemli bir yatırım merkezi olmaya devam ediyor. Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı Avrupa Birliği’ne gelen doğrudan yabancı yatırımların izlenmesine ilişkin İkinci Yıllık Rapor’da yer alan verilere göre Avrupa Birliği 2021 yılında 117 Milyar Euro değerinde yabancı doğrudan...
Pay devrinin, bir sermaye şirketinin paylarına ilişkin hukuki işlemler arasında ilk akla gelen, uygulamada da en sık karşılaşılan işlem olduğu söylenebilir. Bununla beraber bir sermaye şirketinin payı, devir dışında işlemlere de konu olabilir. Bunlara ilişkin örnekler, uygulamada en sık görüldüğü ve öğreti tarafından...
Hızla büyüyen ve gelişen e-ticaret sektöründeki oyuncuların davranışlarını düzenlemek amacıyla 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun (E-ticaret Kanunu veya Kanun) kısa süre önce köklü bir değişime uğramıştı. 1 Ocak 2023 itibariyle yürürlüğe giren yeni düzenlemeler ile e-ticaret...
11 Haziran 2021'de Alman Federal Meclisi, yalnızca Alman şirketlerini değil, aynı zamanda bu şirketlerin yabancı ülkelerdeki (Türk kuruluşları dahil) tedarikçilerini de etkileyen Alman Tedarik Zinciri Uyum Yasası’nı (Lieferkettensorgfaltsgesetz) ("Yasa") onayladı. 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe giren...
İsviçre Federal Konseyi, 21 Aralık 2007 tarihinde şirketler hukukuna ilişkin değişiklikleri de içeren İsviçre Borçlar Kanunu revizyon taslağını onayladı. Federal Konsey 28 Kasım 2014 tarihinde taslak revizyonu görüşe açtı. Kapsamlı tartışmalar ve uzun bir yasalaşma sürecinin ardından, İsviçre Borçlar Kanunu'nda...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun beşinci kitabı olan deniz ticaretine ilişkin hükümler altında dördüncü kısmı altında deniz ticareti sözleşmeleri düzenlenir. Bu bölümde düzenlenen sözleşme tipleri içerisinde uluslararası deniz taşımacılığı pratiğinde en sık kullanılan, üçüncü bölümde m.1138 vd. maddelerinde...
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (“SerPK”) ile geniş şekilde düzenlemeye gidilen en önemli konulardan biri de örtülü kazanç aktarımı yasağıdır. Mülga 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15nci maddesinden daha geniş bir düzenleme getiren SerPK madde 21 ile düzenleyici kamu otoritesi olan...
Gelişmekte olan ticari faaliyetler ve özellikle inşaat, enerji ve madencilik alanlarında yapılmakta olan geniş çaplı yatırımlar neticesinde şirketler, güçlerini birleştirerek bu yatırımlara iştirak etmek ve gerek uzmanlıklarını, gerekse finansman imkânlarını birlikte kullanarak daha güçlü bir şekilde projelerde yer almak...
Türk Ticaret Kanunu (“TTK veya Kanun”) 159’uncu ve devam maddelerinde bölünme hükümlerine yer vererek, şirketlere farklı yapılanma modellerini uygulama ve yeni hukuki oluşumları hayata geçirme imkanı tanımaktadır. Şirketler bölünme yöntemini kullanarak belirli bir malvarlığı unsurunu veya unsurlarını...
FIDIC (Fédération Internationale Des Ingénieurs-Counseils) kısaltılmış adıyla anılan Müşavir ve Mühendisler Uluslararası Federasyonu, 1913 yılında kurulmuş bir meslek örgütüdür. Üyeleri çeşitli ülkelerden usulüne uygun olarak seçilmiş müşavir-mühendis birlikleri olup Örgüt’e üyelik her ülkeden tek bir meslek birliği...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Anılan kuralların amacı, milletlerarası ticareti güvenli bir şekilde kolaylaştırmak ve hızlandırmaktadır...
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 31 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe giren Limanlar Yönetmeliği (“Yönetmelik”) her bir liman için ayrı ayrı çıkarılmakta olan tüzük, yönetmelik ve talimatları tek bir Yönetmelikte bütünleştirmektedir. Bu yönde...
Kural olarak sözleşmeden doğan hak ve borçlar sadece sözleşmenin tarafı olan alacaklı ve borçlu arasında hukukî sonuç doğurur. Bu prensip hukukumuzda “sözleşmelerin nispiliği” olarak adlandırılır. Genel olarak, sözleşmenin tarafları dışındaki üçüncü kişiye bir edimin yerine getirilmesinin üstlenildiği...
Dijitalleşen dünyada büyüyen ve gelişen e-ticaretin kuralları değişiyor. Önceleri dijital pazarın odak noktası olarak gösterilen e-ticaret, çok geçmeden dijital ekonominin itici gücü olarak ifade edilmeye başladı. Ancak e-ticaretin büyüme hızı ve kısa süre içinde geçirdiği dönüşüm dikkate alındığında...
Bir şirketin feshi, tescil ile kazanılan tüzel kişiliğin ortadan kalkmasına yol açarak, şirketin sona erme sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkan infisahın, özellikli bir görünümüdür. Hâkimin inşai hükmüyle bir şirketin feshine ve bunun doğal sonucu olarak sona ermesine yol açan bu özel dava türü...
Kontrol veya yönetimin bir ailenin üyelerine ait olduğu şirketler, aile şirketi olarak kabul edilir. Aile üyeleri, şirket kontrolünü sağlayan payları elinde tutabildiği gibi yönetim yetkisini de elinde bulundurur. Aile şirketleri, aile üyeleri için fırsat, güvence ve gelir demektir...
Türkiye 7 Aralık 1993 tarihli 3939 sayılı Kanun ile Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi’ne (“CMR”) katılmayı uygun buldu ve CMR Türkiye’de 31 Ekim 1995 tarihinde yürürlüğe girdi. CMR’nin 1/1 maddesi uyarınca, tarafların tabiiyeti ve ikamet yerinden bağımsız olarak...
Türk hukukunda adi ortaklıklar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca (nihai olarak kazanç elde etme amacına) ulaşmak üzere...
Anonim şirketlerde örtülü kazanç aktarımı, geniş anlamda şirket malvarlığının ilişkili taraflara aktarılmasını konu alan ve birçok farklı görünümü barındıran bir kavram olarak karşımıza çıkar. Sermaye piyasaları hukukunda kanun seviyesinde ve...
Çoğunlukla start-up yatırımlarında karşımıza çıkan sermaye iştirak sözleşmeleri, bir yatırımcının bir şirkette sermaye artırımı ile çıkarılacak yeni payları taahhüt ederek sermaye artırımına katılması ve pay sahibi olmasına ilişkin hüküm ve koşulları düzenler...
Belirli koşulları taşıdığı takdirde ıslak imza ile aynı hukuki sonuçları doğuran elektronik imza, pek çok hukuk sisteminde kendine yer edinmiş ve ticari hayatın hız kazanmasını sağlamıştır. Farklı hukuk sistemlerinde çeşitli türleri ve uygulamaları bulunsa da elektronik imzanın...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar dizisidir. Incoterms kurallarının amacı milletlerarası ticaretin güvenli ve hızlı bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunmak ve bunu kolaylaştırmaktır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Bu ayki hukuk postası makalesi, yetkinin devri başta olmak üzere...