Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması
Giriş
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu (“İİK”) ile konkordato kurumu kapsamında getirilen düzenlemelerden sonra, gerek finansal kurumların alacaklarını tahsiline ilişkin zorluklar gerekse ekonomik şartların gerekleri nedeniyle pek çok kredinin yeniden yapılandırması gündeme geldi. Özellikle yüksek tutarlı kredilerin yapılandırılması sırasında finansal sektörde oluşan çeşitli endişelerin giderilmesini teminen, daha önce 2002 ve 2007 yıllarında getirilen finansal sektöre olan borçların yapılandırmasına ilişkin düzenlemelere benzer mahiyette Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelik (“Yeniden Yapılandırma Yönetmeliği” veya “Yönetmelik”), İİK’da öngörülen düzenlemelerin yürürlüğe girmesinden yaklaşık altı ay sonra, 15.08.2018 tarih ve 30510 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Söz konusu Yeniden Yapılandırma Yönetmeliği’nin yürürlüğe girmesinden altı ay sonra ise, Yönetmelik, 21.11.2018 tarihli ve 30602 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelik’te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile tadil edildi. Yönetmelik, daha sonra 12.09.2019 tarih ve 30886 (Mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile yeniden tadil edilerek hükümlerin büyük çoğunluğu tadil edilmiştir. Bununla birlikte, finansal kuruluşların, alacaklarının bir kısmından vazgeçmelerini de içeren yeniden yapılandırma anlaşmalarının özellikle yüksek hacimli kredilere ilişkin endişeleri varlığını sürdürüyordu. Zira, söz konusu yeniden yapılandırma işlemlerinin 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nda (“Bankacılık Kanunu”) açık kanuni bir düzenlemesi bulunmuyordu. Son olarak 19.07.2019 tarihli ve 30836 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7186 Sayılı Kanun’un 17. maddesi ile 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’na eklenen Geçici Madde 32 ile söz konusu yeniden yapılandırma düzenlemelerine açık kanuni altyapı getirilmiş oldu.
Bu çalışma kapsamında, Yönetmelik ve Bankacılık Kanunu ile öngörülen yeniden yapılandırmaya ilişkin düzenlemelerden başlıcaları incelenecektir.
Yeniden Yapılandırma Düzenlemelerinin Kapsam
Yönetmelik kapsamında değerlendirilen yeniden yapılandırma işlemlerinin kapsamının belirlenmesi özellikle aşağıda açıklanacak zimmet suçuna ilişkin düzenleme gerekse vergi istisnaları ve teşviklerden faydalanılması bakımından önem arz eder. Bu bağlamda Bankacılık Kanunu’nun geçici 32. Maddesi uyarınca, Bankacılık Kanunu, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu, 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun ile yatırım ortaklıkları hariç 6362 sayılı Serrmaye Piyasası Kanunu’nun 35. maddesine tabi kuruluşlar dışında kalan Türkiye’de kurulu şirketler yeniden yapılandırmadan faydalanabilecektir.
Yeniden Yapılandırma Yönetmeliği’nde finansal yeniden yapılandırmanın, Bankacılık Kanunu ve Yönetmelik hükümleri ile belirlenen kapsam, usul ve esaslar dâhilinde borçlunun makul bir süre içinde borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanabilmesi amacıyla yapılacağı öngörülür. Bu amaç dışında temdit, taksitlendirme, teminata bağlama, ilave kredi kullandırma ve sair yöntemlerle gerçekleştirilen diğer refinansman işlemlerinin Bankacılık Kanunu’nun geçici 32. maddesi uyarınca Yönetmeliğe göre yapılan çerçeve anlaşmaları ve bunlar uyarınca düzenlenen sözleşmeler kapsamında değerlendirilmeyeceği de düzenlenmiştir.
Bu kapsamda, Yönetmelik'e paralel olarak Bankacılık Kanunu’nun Geçici 32. Maddesinde de finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınacak borçluların mali durumlarının tespit edilmesi ve bu kapsamda borçlarının yeniden yapılandırılması sonucunda borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanacağına kanaat getirilmesi şartı aranır. Bu minvalde, borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanamayacağına kanaat getirilen borçluların finansal yeniden yapılandırma kapsamına alınamayacağı düzenlenir.
Önlemler
Bankacılık Kanunu’nun geçici 32. Maddesi kapsamında finansal yeniden yapılandırmalarda;
- kredilerin vadelerini uzatmak,
- kredileri yenilemek,
- ilave kredi vermek,
- anapara, faiz, temerrüt faizi, gecikme cezaları ve kâr payları ile kredi ilişkisinden doğan diğer her türlü alacağı indirmek veya bunlardan kısmen veya tamamen vazgeçmek,
- teminat azaltmak,
- anapara, faiz veya kâr payı alacaklarını; kısmen veya tamamen iştirake çevirmek,
- özel amaçlı şirketler ile yatırım fonlarına aynî, nakdî ya da tahsil şartına bağlı bir bedel karşılığı devir veya temlik etmek,
- borçlu ya da üçüncü kişilere ait aynî değerler karşılığında kısmen veya tamamen tasfiye etmek, satmak,
- bilanço dışına çıkarmak, veya
- protokoller yapmak
gibi gerekli görülen tedbirler alınabilir. Bu kapsamda, uygulamada yeniden yapılandırmalar kapsamında müzakere edilen pek çok yöntem maddede sayılmıştır. Bunlara ek olarak, söz konusu tedbirler sınırlı sayıda olmayıp başkaca yöntemler izlenmesi de yasaklanmamıştır.
Yeniden Yapılandırmanı Nitelendirmesi
Geçici Madde 32’ye yapılan düzenleme ile ayrıca madde kapsamında gerçekleştirilen yeniden yapılandırma işlemlerinin Bankacılık Kanunu madde 160’da düzenlenen zimmet suçunu oluşturmayacağı öngörülmüştür. Bankacılık Kanunu Geçici Madde 32 kapsamında, Yönetmelik hükümlerine ek olarak taraflardan birinin talep etmesi durumunda, kredi teminatlarının ya da alacaklı kuruluşlar tarafından iştirak olarak edinilecek borçluların varlık ve yükümlülüklerinin gerçeğe uygun değerine ilişkin değerlemenin Sermaye Piyasası Kurulunca değerleme yapmaya yetkilendirilmiş kuruluşlar tarafından yapılacağı düzenlenmiştir. Böylelikle, değerlemenin kimin tarafından gerçekleştirileceğine ilişkin olarak gündeme gelen belirsizlik ortadan kaldırıldı.
Sonuç
Ekonomik gerekliliklerin sonuçlarına ek olarak İİK ile konkordato kurumu kapsamında getirilen düzenlemeler ile finansal kurumların alacaklarını tahsil imkanlarının ciddi ölçüde kısıtlanmasının sonucu olarak, finansal sektöre olan borçların yeniden yapılandırmasına ilişkin hukuki altyapı oluşturuldu. Bankacılık Kanunu’na eklenen Geçici Madde 32 hükümlerinin maddenin yayımı tarihinden itibaren iki yıl süreyle uygulanacağı öngörülür ve bu sürenin uzatılmasına ilişkin yetki de Cumhurbaşkanına hüküm ile tanınır. Söz konusu düzenlemelerin yürürlüğe girmesi finansal kuruluşların uygulamada karşılaştıkları endişelere çözüm getirmiştir.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç piyasası, 2000’li yılları sürekli yükselen, 2010’lu yılları ise yine yüksek ve stabil seyreden satış adetleriyle geride bıraktı. Bu dönemde pazarın büyümesinde, alım gücünün yüksekliği kadar, krediye kolay ulaşım ve ürün çeşitliliği de etkiliydi. Üretimin de benzer şekilde artmasıyla birlikte...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) m. 638 ila TTK m. 640 arasında limited şirketlere özel düzenlenen çıkma ve çıkarılma kurumları ile anonim şirket yapısından farklı olarak limited şirket ortaklarına şirketten çıkma ve şirkete de ortağı çıkarma hakkı tanımaktadır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Aşağıda yetkinin devri başta olmak üzere, anonim şirketlerde temsil yetkisi...
Adi ortaklıklar Türk Hukuku’nda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK” veya “Kanun”) 620 ve 645. maddeleri arasında düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi Kanun’da, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanır...
Birleşme ve devralma süreçleri; şirketlerin benliklerini ve hukuki statülerini en ciddi şekilde etkileyen hukuki süreçlerin başında gelir. Hukuki, vergisel, finansal ve operasyonel incelemelerin yürütülmesinin ardından taraflar işlemin gerçekleştirilmesi konusunda bir mutabakata vardığı takdirde müzakere süreci başlar...
Franchising, pazar erişimini ve marka bilinirliğini dünya çapında genişletmek için kullanılan popüler bir iş modelidir. Tek marka satma koşulu içeren mağaza sözleşmeleri (mono-brand store agreements) şeklindeki dağıtım sözleşmelerine kıyasla daha az yaygın olmasına rağmen franchising, lüks markaların dağıtım...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (“HGK”) 2019/149 E. 2022/894 K. sayılı 14.06.2022 tarihli kararında tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisini, kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlıkta kefil ile borç alan şirket arasındaki ilişki bağlamında değerlendirdi. HGK, tüzel kişilik perdesinin aralanması...
Avrupa Birliği yabancı yatırımcılar için önemli bir yatırım merkezi olmaya devam ediyor. Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı Avrupa Birliği’ne gelen doğrudan yabancı yatırımların izlenmesine ilişkin İkinci Yıllık Rapor’da yer alan verilere göre Avrupa Birliği 2021 yılında 117 Milyar Euro değerinde yabancı doğrudan...
Pay devrinin, bir sermaye şirketinin paylarına ilişkin hukuki işlemler arasında ilk akla gelen, uygulamada da en sık karşılaşılan işlem olduğu söylenebilir. Bununla beraber bir sermaye şirketinin payı, devir dışında işlemlere de konu olabilir. Bunlara ilişkin örnekler, uygulamada en sık görüldüğü ve öğreti tarafından...
Hızla büyüyen ve gelişen e-ticaret sektöründeki oyuncuların davranışlarını düzenlemek amacıyla 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun (E-ticaret Kanunu veya Kanun) kısa süre önce köklü bir değişime uğramıştı. 1 Ocak 2023 itibariyle yürürlüğe giren yeni düzenlemeler ile e-ticaret...
11 Haziran 2021'de Alman Federal Meclisi, yalnızca Alman şirketlerini değil, aynı zamanda bu şirketlerin yabancı ülkelerdeki (Türk kuruluşları dahil) tedarikçilerini de etkileyen Alman Tedarik Zinciri Uyum Yasası’nı (Lieferkettensorgfaltsgesetz) ("Yasa") onayladı. 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe giren...
İsviçre Federal Konseyi, 21 Aralık 2007 tarihinde şirketler hukukuna ilişkin değişiklikleri de içeren İsviçre Borçlar Kanunu revizyon taslağını onayladı. Federal Konsey 28 Kasım 2014 tarihinde taslak revizyonu görüşe açtı. Kapsamlı tartışmalar ve uzun bir yasalaşma sürecinin ardından, İsviçre Borçlar Kanunu'nda...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun beşinci kitabı olan deniz ticaretine ilişkin hükümler altında dördüncü kısmı altında deniz ticareti sözleşmeleri düzenlenir. Bu bölümde düzenlenen sözleşme tipleri içerisinde uluslararası deniz taşımacılığı pratiğinde en sık kullanılan, üçüncü bölümde m.1138 vd. maddelerinde...
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (“SerPK”) ile geniş şekilde düzenlemeye gidilen en önemli konulardan biri de örtülü kazanç aktarımı yasağıdır. Mülga 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15nci maddesinden daha geniş bir düzenleme getiren SerPK madde 21 ile düzenleyici kamu otoritesi olan...
Gelişmekte olan ticari faaliyetler ve özellikle inşaat, enerji ve madencilik alanlarında yapılmakta olan geniş çaplı yatırımlar neticesinde şirketler, güçlerini birleştirerek bu yatırımlara iştirak etmek ve gerek uzmanlıklarını, gerekse finansman imkânlarını birlikte kullanarak daha güçlü bir şekilde projelerde yer almak...
Türk Ticaret Kanunu (“TTK veya Kanun”) 159’uncu ve devam maddelerinde bölünme hükümlerine yer vererek, şirketlere farklı yapılanma modellerini uygulama ve yeni hukuki oluşumları hayata geçirme imkanı tanımaktadır. Şirketler bölünme yöntemini kullanarak belirli bir malvarlığı unsurunu veya unsurlarını...
FIDIC (Fédération Internationale Des Ingénieurs-Counseils) kısaltılmış adıyla anılan Müşavir ve Mühendisler Uluslararası Federasyonu, 1913 yılında kurulmuş bir meslek örgütüdür. Üyeleri çeşitli ülkelerden usulüne uygun olarak seçilmiş müşavir-mühendis birlikleri olup Örgüt’e üyelik her ülkeden tek bir meslek birliği...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Anılan kuralların amacı, milletlerarası ticareti güvenli bir şekilde kolaylaştırmak ve hızlandırmaktadır...
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 31 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe giren Limanlar Yönetmeliği (“Yönetmelik”) her bir liman için ayrı ayrı çıkarılmakta olan tüzük, yönetmelik ve talimatları tek bir Yönetmelikte bütünleştirmektedir. Bu yönde...
Kural olarak sözleşmeden doğan hak ve borçlar sadece sözleşmenin tarafı olan alacaklı ve borçlu arasında hukukî sonuç doğurur. Bu prensip hukukumuzda “sözleşmelerin nispiliği” olarak adlandırılır. Genel olarak, sözleşmenin tarafları dışındaki üçüncü kişiye bir edimin yerine getirilmesinin üstlenildiği...
Dijitalleşen dünyada büyüyen ve gelişen e-ticaretin kuralları değişiyor. Önceleri dijital pazarın odak noktası olarak gösterilen e-ticaret, çok geçmeden dijital ekonominin itici gücü olarak ifade edilmeye başladı. Ancak e-ticaretin büyüme hızı ve kısa süre içinde geçirdiği dönüşüm dikkate alındığında...
Bir şirketin feshi, tescil ile kazanılan tüzel kişiliğin ortadan kalkmasına yol açarak, şirketin sona erme sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkan infisahın, özellikli bir görünümüdür. Hâkimin inşai hükmüyle bir şirketin feshine ve bunun doğal sonucu olarak sona ermesine yol açan bu özel dava türü...
Kontrol veya yönetimin bir ailenin üyelerine ait olduğu şirketler, aile şirketi olarak kabul edilir. Aile üyeleri, şirket kontrolünü sağlayan payları elinde tutabildiği gibi yönetim yetkisini de elinde bulundurur. Aile şirketleri, aile üyeleri için fırsat, güvence ve gelir demektir...
Türkiye 7 Aralık 1993 tarihli 3939 sayılı Kanun ile Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi’ne (“CMR”) katılmayı uygun buldu ve CMR Türkiye’de 31 Ekim 1995 tarihinde yürürlüğe girdi. CMR’nin 1/1 maddesi uyarınca, tarafların tabiiyeti ve ikamet yerinden bağımsız olarak...
Türk hukukunda adi ortaklıklar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca (nihai olarak kazanç elde etme amacına) ulaşmak üzere...
Anonim şirketlerde örtülü kazanç aktarımı, geniş anlamda şirket malvarlığının ilişkili taraflara aktarılmasını konu alan ve birçok farklı görünümü barındıran bir kavram olarak karşımıza çıkar. Sermaye piyasaları hukukunda kanun seviyesinde ve...
Çoğunlukla start-up yatırımlarında karşımıza çıkan sermaye iştirak sözleşmeleri, bir yatırımcının bir şirkette sermaye artırımı ile çıkarılacak yeni payları taahhüt ederek sermaye artırımına katılması ve pay sahibi olmasına ilişkin hüküm ve koşulları düzenler...
Belirli koşulları taşıdığı takdirde ıslak imza ile aynı hukuki sonuçları doğuran elektronik imza, pek çok hukuk sisteminde kendine yer edinmiş ve ticari hayatın hız kazanmasını sağlamıştır. Farklı hukuk sistemlerinde çeşitli türleri ve uygulamaları bulunsa da elektronik imzanın...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar dizisidir. Incoterms kurallarının amacı milletlerarası ticaretin güvenli ve hızlı bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunmak ve bunu kolaylaştırmaktır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Bu ayki hukuk postası makalesi, yetkinin devri başta olmak üzere...