Avrupa Birliği Komisyonu’nun E-Ticaret Sektör Araştırmasına İlişkin Ön Raporu
Giriş
Avrupa Birliği Komisyonu (“Komisyon”) 6 Mayıs 2015 tarihinde tüketim malları ile dijital içeriğin Avrupa Birliği’nde (“AB”) elektronik ticaretine (“e-ticaret”) ilişkin sektör araştırması başlattı. Bu araştırma Komisyon’un Dijital Tek Pazar Stratejisinin bir parçası olarak ve dijital ekonomiye güç sağlamak amacıyla oluşturuldu. Araştırmanın amacı gelişen e-ticaret ve piyasa uygulamaları sonucunda oluşan yeni piyasa trendleri ile olası rekabet sınırlamalarını anlamaktır.
15 Eylül 2016 tarihinde Komisyon E-Ticaret Sektör Araştırmasına İlişkin Ön Raporunu yayınladı (“Rapor”)[1]. Rapor’ da AB’nin dünyadaki en büyük e-ticaret pazarı olduğu belirtilir; bu nedenle Komisyon’un ön bulguları sektöre ilişkin duyduğu endişeler hakkında fikir verdiği gibi pazardaki oyunculara da ipuçları sağlayacak niteliktedir.
Rapor temelde iki ana konuyu içerir; tüketici mallarının e-ticareti ve dijital içerik. Bu hukuk postası makalesi Komisyon’un dağıtım stratejilerini etkileyeceği ve rekabet endişeleri oluşturabileceği belirtilen ön bulgularını ele alır.
Malların E-ticareti
Komisyon giyim, elektronik, ev eşyaları, bilgisayar oyunları, yazılım, medya, sağlık ve kozmetik vb. alanlarda faaliyet gösteren perakendeci, üretici ve online ödeme hizmet sağlayıcıları gibi piyasadaki birçok oyuncudan ön araştırmayı gerçekleştirmek ve Rapor ’unu oluşturmak için bilgi topladı.
Fiyat Şeffaflığı
Ön araştırma kapsamında, Komisyon’un ön bulguları online fiyat şeffaflığının, oyuncuları ve tüketicileri en çok etkileyen unsurlardan biri olduğuna işaret eder. Fiyat şeffaflığının hem negatif hem de pozitif birden çok etkisi vardır. Tüketici davranışlarını doğrudan etkilediği ifade edilir. Tüketiciler kısa bir süre içinde ürünleri ve fiyatlarını online olarak kararlaştırarak en iyi seçeneği bulabilirler; dolayısıyla bu yönüyle tüketiciye avantaj sağlar niteliktedir. Fakat aynı zamanda bedavacılığa da yol açabilir.
Bedavacılık
Rapor’da bedavacılığın hem perakendeciler hem de üreticiler için endişe yarattığına değinilmiştir. Tüketiciler online ve fiziki işletmelerin sağladıkları farklı hizmetlerden yararlandıktan sonra bu işletmeler arasında değiş tokuş yapabilirler. Bir tüketici fiyat araştırması yapmadan online olarak fiyatları karşılaştırarak en iyi seçeneği bulduktan sonra ürünü fiziki işletmeden satın alabilir. Bu tür davranışlar üretici ve perakendecileri münhasırlık sağlamaya ve seçici dağıtım sistemleri oluşturmaya teşvik eder.
Fiyat Rekabeti
Tüketicilere fayda sağlayan fiyatları kolayca karşılaştırabilme imkânı aynı zamanda fiyat rekabeti de yarattığından kalite, marka, yenilik gibi unsurlar üzerinde olumsuz etkiler gösterebilir. Marka ve kalite üreticilerin en çok endişe duydukları konuların başında gelir ve marka içi rekabet açısından önemli unsurlardır.
Fiyat şeffaflığı aynı zamanda şirketler tarafından yakından incelenir. Rapor’da bir çok perakendecinin online fiyatları takip ettiği ve üçte ikilik bir oranın ise bu takibi bir yazılım programı aracılığıyla yaptığı belirtilir. Perakendeciler bu şekilde elde ettikleri fiyatları kendi fiyatlarını rakiplerine göre ayarlamakta kullanır.
Seçici Dağıtım
Üreticilerin perakendecilere belirli kalite kriterleri öngördüğü ve yetkisiz perakendecilere satışların yasak olduğu seçici dağıtım sisteminin uygulanmasına ilişkin artan bir trend olduğu belirtilir. E-ticaretin gelişmesinin bir sonucu olarak üreticilerin, bu sistemi dağıtım kalitesini ve fiyatı kontrol etmek için uyguladıkları ifade edilir.
Rapor Komisyon’un özellikle seçici dağıtım anlaşmalarında yer alan bazı sınırlayıcı hükümleri incelemesinin gerekli olabileceği sonucuna varır.
Dikey Kısıtlamalar
E-ticaretin gelişmesi aynı zamanda üreticilerin uyguladıkları dikey kısıtlamaları da artırdı. Bu sınırlamalar fiyata ilişin sınırlamalar olabileceği gibi online veya sınır ötesi satışlara ilişkin de olabilir.
Sınır ötesi satışlarla ilgili olarak uygulanan sınırlamalar kapsamındaki ön bulgular perakendecilerin diğer ülkelere satışı engellemek amacıyla “geo-blocking” adı verilen coğrafi kısıtlamalara başvurduğuna işaret eder. Perakendecilerin neredeyse %12’si en az bir ürünleri için bu tür coğrafi sınırlamalara başvurduğunu belirtmiştir. Bu tür sınırlamalar sözlü iletişim dâhil olmak üzere birçok farklı yöntemle uygulanır.
Dijital İçerik ve E-ticaret
Lisanslar ve bu lisanların uygunluğu dijital içerik pazarlarında önem taşır. Lisans anlaşmaları teknolojik, bölgesel ve zamansal kapsamdaki hakların çerçevesini belirlemekte kullanılır. Münhasırlığın yaygın bir şekilde kullanıldığı görülür. Rapor özellikle münhasırlığın süresinin uzatılmasını öngören hükümler içeren uzun süreli münhasırlık anlaşmalarının pazarı kapayabileceğini belirtir.
Ön bulgular yeni online iş model ve hizmetlerinin gelişmesinin veya daha küçük ölçekli işletmelerin farklı pazarlara doğru büyümesinin güncel lisans uygulamaları sebebiyle mümkün olup olmadığını sorgular.
Rapor lisans anlaşmalarına ilişkin sınırlamaların ürün ve ilgili pazar göz önünde tutularak ayrı ayrı incelenmesi gerektiğine işaret eder.
Sonuç
Nihai rapor 2017’nin ilk çeyreğinde yayınlanacaktır, raporun yayınlamasından önce paydaşlar Rapor’ a ilişkin görüşlerini sunabilirler. Fiyatlandırma, online satış kısıtlamaları, bölgesel kısıtlamalar, seçici dağıtım sistemleri ve rekabet karşıtı uygulamalar ile ilgili Komisyon’un, AB rekabet hukuku kurallarını incelemesinin gerekli olabileceği ifade edilir.
[1] http://ec.europa.eu/competition/antitrust/sector_inquiry_preliminary_report_en.pdf.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç piyasası, 2000’li yılları sürekli yükselen, 2010’lu yılları ise yine yüksek ve stabil seyreden satış adetleriyle geride bıraktı. Bu dönemde pazarın büyümesinde, alım gücünün yüksekliği kadar, krediye kolay ulaşım ve ürün çeşitliliği de etkiliydi. Üretimin de benzer şekilde artmasıyla birlikte...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) m. 638 ila TTK m. 640 arasında limited şirketlere özel düzenlenen çıkma ve çıkarılma kurumları ile anonim şirket yapısından farklı olarak limited şirket ortaklarına şirketten çıkma ve şirkete de ortağı çıkarma hakkı tanımaktadır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Aşağıda yetkinin devri başta olmak üzere, anonim şirketlerde temsil yetkisi...
Adi ortaklıklar Türk Hukuku’nda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK” veya “Kanun”) 620 ve 645. maddeleri arasında düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi Kanun’da, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanır...
Birleşme ve devralma süreçleri; şirketlerin benliklerini ve hukuki statülerini en ciddi şekilde etkileyen hukuki süreçlerin başında gelir. Hukuki, vergisel, finansal ve operasyonel incelemelerin yürütülmesinin ardından taraflar işlemin gerçekleştirilmesi konusunda bir mutabakata vardığı takdirde müzakere süreci başlar...
Franchising, pazar erişimini ve marka bilinirliğini dünya çapında genişletmek için kullanılan popüler bir iş modelidir. Tek marka satma koşulu içeren mağaza sözleşmeleri (mono-brand store agreements) şeklindeki dağıtım sözleşmelerine kıyasla daha az yaygın olmasına rağmen franchising, lüks markaların dağıtım...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (“HGK”) 2019/149 E. 2022/894 K. sayılı 14.06.2022 tarihli kararında tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisini, kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlıkta kefil ile borç alan şirket arasındaki ilişki bağlamında değerlendirdi. HGK, tüzel kişilik perdesinin aralanması...
Avrupa Birliği yabancı yatırımcılar için önemli bir yatırım merkezi olmaya devam ediyor. Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı Avrupa Birliği’ne gelen doğrudan yabancı yatırımların izlenmesine ilişkin İkinci Yıllık Rapor’da yer alan verilere göre Avrupa Birliği 2021 yılında 117 Milyar Euro değerinde yabancı doğrudan...
Pay devrinin, bir sermaye şirketinin paylarına ilişkin hukuki işlemler arasında ilk akla gelen, uygulamada da en sık karşılaşılan işlem olduğu söylenebilir. Bununla beraber bir sermaye şirketinin payı, devir dışında işlemlere de konu olabilir. Bunlara ilişkin örnekler, uygulamada en sık görüldüğü ve öğreti tarafından...
Hızla büyüyen ve gelişen e-ticaret sektöründeki oyuncuların davranışlarını düzenlemek amacıyla 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun (E-ticaret Kanunu veya Kanun) kısa süre önce köklü bir değişime uğramıştı. 1 Ocak 2023 itibariyle yürürlüğe giren yeni düzenlemeler ile e-ticaret...
11 Haziran 2021'de Alman Federal Meclisi, yalnızca Alman şirketlerini değil, aynı zamanda bu şirketlerin yabancı ülkelerdeki (Türk kuruluşları dahil) tedarikçilerini de etkileyen Alman Tedarik Zinciri Uyum Yasası’nı (Lieferkettensorgfaltsgesetz) ("Yasa") onayladı. 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe giren...
İsviçre Federal Konseyi, 21 Aralık 2007 tarihinde şirketler hukukuna ilişkin değişiklikleri de içeren İsviçre Borçlar Kanunu revizyon taslağını onayladı. Federal Konsey 28 Kasım 2014 tarihinde taslak revizyonu görüşe açtı. Kapsamlı tartışmalar ve uzun bir yasalaşma sürecinin ardından, İsviçre Borçlar Kanunu'nda...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun beşinci kitabı olan deniz ticaretine ilişkin hükümler altında dördüncü kısmı altında deniz ticareti sözleşmeleri düzenlenir. Bu bölümde düzenlenen sözleşme tipleri içerisinde uluslararası deniz taşımacılığı pratiğinde en sık kullanılan, üçüncü bölümde m.1138 vd. maddelerinde...
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (“SerPK”) ile geniş şekilde düzenlemeye gidilen en önemli konulardan biri de örtülü kazanç aktarımı yasağıdır. Mülga 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15nci maddesinden daha geniş bir düzenleme getiren SerPK madde 21 ile düzenleyici kamu otoritesi olan...
Gelişmekte olan ticari faaliyetler ve özellikle inşaat, enerji ve madencilik alanlarında yapılmakta olan geniş çaplı yatırımlar neticesinde şirketler, güçlerini birleştirerek bu yatırımlara iştirak etmek ve gerek uzmanlıklarını, gerekse finansman imkânlarını birlikte kullanarak daha güçlü bir şekilde projelerde yer almak...
Türk Ticaret Kanunu (“TTK veya Kanun”) 159’uncu ve devam maddelerinde bölünme hükümlerine yer vererek, şirketlere farklı yapılanma modellerini uygulama ve yeni hukuki oluşumları hayata geçirme imkanı tanımaktadır. Şirketler bölünme yöntemini kullanarak belirli bir malvarlığı unsurunu veya unsurlarını...
FIDIC (Fédération Internationale Des Ingénieurs-Counseils) kısaltılmış adıyla anılan Müşavir ve Mühendisler Uluslararası Federasyonu, 1913 yılında kurulmuş bir meslek örgütüdür. Üyeleri çeşitli ülkelerden usulüne uygun olarak seçilmiş müşavir-mühendis birlikleri olup Örgüt’e üyelik her ülkeden tek bir meslek birliği...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Anılan kuralların amacı, milletlerarası ticareti güvenli bir şekilde kolaylaştırmak ve hızlandırmaktadır...
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 31 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe giren Limanlar Yönetmeliği (“Yönetmelik”) her bir liman için ayrı ayrı çıkarılmakta olan tüzük, yönetmelik ve talimatları tek bir Yönetmelikte bütünleştirmektedir. Bu yönde...
Kural olarak sözleşmeden doğan hak ve borçlar sadece sözleşmenin tarafı olan alacaklı ve borçlu arasında hukukî sonuç doğurur. Bu prensip hukukumuzda “sözleşmelerin nispiliği” olarak adlandırılır. Genel olarak, sözleşmenin tarafları dışındaki üçüncü kişiye bir edimin yerine getirilmesinin üstlenildiği...
Dijitalleşen dünyada büyüyen ve gelişen e-ticaretin kuralları değişiyor. Önceleri dijital pazarın odak noktası olarak gösterilen e-ticaret, çok geçmeden dijital ekonominin itici gücü olarak ifade edilmeye başladı. Ancak e-ticaretin büyüme hızı ve kısa süre içinde geçirdiği dönüşüm dikkate alındığında...
Bir şirketin feshi, tescil ile kazanılan tüzel kişiliğin ortadan kalkmasına yol açarak, şirketin sona erme sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkan infisahın, özellikli bir görünümüdür. Hâkimin inşai hükmüyle bir şirketin feshine ve bunun doğal sonucu olarak sona ermesine yol açan bu özel dava türü...
Kontrol veya yönetimin bir ailenin üyelerine ait olduğu şirketler, aile şirketi olarak kabul edilir. Aile üyeleri, şirket kontrolünü sağlayan payları elinde tutabildiği gibi yönetim yetkisini de elinde bulundurur. Aile şirketleri, aile üyeleri için fırsat, güvence ve gelir demektir...
Türkiye 7 Aralık 1993 tarihli 3939 sayılı Kanun ile Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi’ne (“CMR”) katılmayı uygun buldu ve CMR Türkiye’de 31 Ekim 1995 tarihinde yürürlüğe girdi. CMR’nin 1/1 maddesi uyarınca, tarafların tabiiyeti ve ikamet yerinden bağımsız olarak...
Türk hukukunda adi ortaklıklar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca (nihai olarak kazanç elde etme amacına) ulaşmak üzere...
Anonim şirketlerde örtülü kazanç aktarımı, geniş anlamda şirket malvarlığının ilişkili taraflara aktarılmasını konu alan ve birçok farklı görünümü barındıran bir kavram olarak karşımıza çıkar. Sermaye piyasaları hukukunda kanun seviyesinde ve...
Çoğunlukla start-up yatırımlarında karşımıza çıkan sermaye iştirak sözleşmeleri, bir yatırımcının bir şirkette sermaye artırımı ile çıkarılacak yeni payları taahhüt ederek sermaye artırımına katılması ve pay sahibi olmasına ilişkin hüküm ve koşulları düzenler...
Belirli koşulları taşıdığı takdirde ıslak imza ile aynı hukuki sonuçları doğuran elektronik imza, pek çok hukuk sisteminde kendine yer edinmiş ve ticari hayatın hız kazanmasını sağlamıştır. Farklı hukuk sistemlerinde çeşitli türleri ve uygulamaları bulunsa da elektronik imzanın...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar dizisidir. Incoterms kurallarının amacı milletlerarası ticaretin güvenli ve hızlı bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunmak ve bunu kolaylaştırmaktır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Bu ayki hukuk postası makalesi, yetkinin devri başta olmak üzere...