Anonim Şirketlerin Genel Kurulunda Yenilikler
Anonim şirketlerde Genel Kurul (“GK”) toplantıları, pay sahiplerinin ortaksal haklarını kullanabilecekleri toplantılar olmaları bakımından büyük önem taşır. Pay sahipleri, bilgi alma ve inceleme hakkı başta olmak üzere, birçok temel hakkı GK toplantıları aracılığıyla kullanır.
Bu kapsamda, Yeni Türk Ticaret Kanunu ile (“Yeni TTK”), GK’nın işleyişini kolaylaştıracak ve pay sahiplerinin haklarını daha aktif olarak kullanmalarını sağlayacak yenilikler getirildi. Yeni düzenlemeler ile uygulamada ortaya çıkan sorunları çözme amacının yanı sıra, sistemin daha etkin işlemesini sağlayacak yeni kurumlar öne çıktı.
GK’nın devredilemeyen yetkileri ve tek pay sahipli anonim şirketlerde GK
GK’nın devredilemeyen yetkileri, Yeni TTK m. 408 aracılığıyla, toplu olarak sayıldı. GK, esas sözleşmenin değiştirilmesi, Yönetim Kurulu (“YK”) üyelerinin seçilmesi ve ibrası, şirketin feshi gibi önem taşıyan konuların görüşülmesine ilişkin görev ve yetkilerini devredemez.
Yeni TTK düzenlemeleri çerçevesinde Türk Şirketler Hukuku’na yeni giren kavramlardan biri olan tek pay sahipli anonim şirketlerde, bu pay sahibi GK’nın tüm yetkilerine sahiptir. Ancak, Yeni TTK m. 408/3 uyarınca, tek pay sahibinin GK sıfatıyla alacağı kararların geçerlilik kazanabilmeleri için yazılı olmaları şarttır.
GK’yı toplantıya davet
Yeni TTK ile, GK’yı toplantıya çağırmak konusunda yetkili olanlar, yeniden düzenlendi. Denetçi, Yeni TTK’nın getirdiği denetçilere ilişkin yeni sistemin gereği olarak, GK’yı toplantıya çağırmak konusunda yetkili olanların arasından çıkarıldı. Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) döneminde tartışmalı olan süresi dolmuş YK’nın GK’yı toplantıya çağırıp çağıramayacağı sorunu, Yeni TTK ile çözümlendi. Buna göre, süresi dolmuş YK dahi, GK’yı toplantıya çağırabilir. Ayrıca, tasfiye memurları da, görevleri ile ilgili konularda GK’yı toplantıya çağırabilir.
Yeni TTK, uygulamada azlık tarafından yapılan GK çağrıları bakımından doğan sorunları ortadan kaldırmayı amaçlayan hükümler getirdi. Yeni TTK m. 413/3 uyarınca, azlık tarafından YK’ya yöneltilen çağrı ve gündeme madde konulması isteminin, noter tarafından yapılması öngörüldü. Böylece, çağrı için YK’ya başvurulup başvurulmadığı ve başvuru tarihi bakımından doğabilecek sorunlar önlenmiş oldu.
Yeni TTK tarafından çözüme kavuşturulan bir başka sorun da, YK’nın çağrıyı kabul etmesine rağmen, GK toplantısının yapılmakta gecikilmesi durumu oldu. Uygulamada, GK toplantısı aylar sonra yapıldığından, toplantıdan beklenen yarar elde edilemez hâle gelmekteydi. Bu sebeple, Yeni TTK ile, toplantının kabul tarihinden itibaren kırk beş günde yapılması zorunluluğu getirildi. GK toplantısı kırk beş gün içinde yapılmazsa, toplantıya ilişkin çağrı talep sahiplerince yapılır. Söz konusu hâlde azlığın mahkemeye başvurup karar almasına gerek olmayıp, GK talep sahiplerince toplantıya çağrılır.
Yeni TTK m. 414 uyarınca GK’nın toplantıya çağrılmasına ilişkin ilan, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin yanı sıra, şirketin internet sitesinde de yayımlanır.
Çağrısız GK
Yeni TTK, çağrısız GK bakımından, TTK döneminde tartışmalı olan bir hususu çözüme kavuşturdu. TTK, GK’nın çağrısız olarak toplanması durumunda, geçerli karar alınabilme şartının yüzde yüz katılımın devamına bağlı olup olmadığı konusunda herhangi bir hüküm içermemekteydi. Uygulamada tartışmalı olan bu nokta, Yeni TTK ile çözüme kavuşturuldu. Yeni TTK m. 416 uyarınca, çağrısız GK’nın karar alabilme ehliyeti, sadece toplantının açılışında değil, toplantı süresince de aranır. Dolayısıyla, herhangi bir pay sahibinin toplantıyı terk etmesi, çağrısız GK’nın karar alabilme yeteneğini ortadan kaldırır.
Yeni TTK m. 416/2, gündeme bağlılık ilkesine ilişkin olarak uygulamada tartışmalı olan bir konuyu açıkça düzenledi. İlgili madde uyarınca, çağrısız toplanan GK’da, gündeme oybirliği ile madde eklenebilir. Bu düzenlemenin aksine esas sözleşme hükmü geçersizdir. Aksine esas sözleşme hükmünün geçersiz olmasının sebebi, tüm pay sahiplerinin oy birliği ile almak istedikleri bir kararın esas sözleşme ile önlenmesinin haklı bir sebebinin bulunmamasıdır.
GK toplantıları
GK toplantılarına, pay sahipleri veya temsilcilerinin yanı sıra, Yeni TTK m. 407/2 uyarınca, murahhas azalarla en az bir YK üyesi, denetçi ve işlem denetçisi katılır. Yeni TTK ile, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın (“Bakanlık”) temsilcisi bakımından ikili bir ayrım benimsendi. Yeni TTK m. 333’te belirlenen şirketler bakımından, Bakanlık temsilcisinin GK’ya katılımı zorunludur. Diğer şirketlerde, hangi durumlarda Bakanlık temsilcisinin GK’da bulunacağı ve GK toplantıları için temsilcilerin görevlendirilmelerine ilişkin usul ve esaslar, temsilcilerin nitelik, görev ve yetkileri ayrıca ücret tarifeleri Bakanlık tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Yeni TTK’da, toplantı ve karar yeter sayıları bakımından, alelade kararlara ilişkin herhangi bir değişiklik yer almadı. Ancak, esas sözleşme değişiklikleri bakımından, farklı yeter sayılar benimsendi.
Yeni TTK uyarınca, GK toplantısında hazır bulunanların listesi, YK tarafından hazırlanır. YK tarafından düzenlenecek GK’ya katılabilecekler listesi, YK başkanı tarafından imzalanır ve toplantıdan önce GK’nın yapılacağı yerde bulundurulur. GK’ya katılanların imzaladığı liste, “hazır bulunanlar listesi” adını alır.
TTK’da, GK toplantılarının yönetimi konusunda herhangi bir düzenleme yoktur. Yeni TTK ise, m. 419/2 aracılığıyla, bu boşluğu doldurdu. Yeni TTK uyarınca, GK’nın çalışma usullerine ilişkin iç yönetmelik, YK tarafından hazırlanır ve GK’nın onayından sonra yürürlüğe konur. İç yönetmeliğin asgari unsurları, Bakanlık tarafından belirlenir. Toplantı, bu iç tüzüğe göre yönetilir.
Pay sahibinin GK’da temsili
Yeni TTK’da, GK bünyesinde oluşabilecek güç boşluğunun önlenmesi amacıyla, temsil konusunda yeni bir sistem benimsendi. Temsile ilişkin olarak, Borçlar Hukuku’na ait temsil kurallarının çizdiği çerçeve aşılarak, temsil yetkisinin kitlesel örgütlenmesine yönelik düzenlemeler kanun kapsamına alındı. Bu hususta, Amerika Birleşik Devletleri’nde uygulanmakta olan “proxy” sistemi, kısmen de olsa, Türk Şirketler Hukuku’nda yerini aldı. Yeni sistem, bireysel temsil ve kitlesel temsil açısından farklı hükümler getirdi.
Pay sahibinin GK’da temsili, organın temsilcisi, bağımsız temsilci, kurumsal temsilci ve tevdi eden temsilcisi aracılığıyla sağlanır. Organın temsilcisi, şirketin kendisiyle herhangi bir şekilde ilişkisi bulunan bir kişiyi, pay sahiplerine önermesi durumunda söz konusu olan temsilcidir. Organın temsilcisi, GK toplantısında oy kullanıp ilgili diğer işlemleri yapması için pay sahiplerinin yetkili temsilcisi olarak atanır. Şirket, bu nitelikte bir temsilci tavsiye edecekse, şirketten tamamen bağımsız ve tarafsız bir diğer kişiyi de aynı görev için önerir ve bu iki kişiyi esas sözleşme hükmüne göre ilan edip şirketin internet sitesine koyar. Organın temsilcisi ve bağımsız temsilcinin pay sahibi olması zorunlu değildir.
Yeni TTK tarafından benimsenen bir başka temsilci de, kurumsal temsilci oldu. Kurumsal temsilci, bir bildirge ile yapacaklarını, seçilmesi için oy kullanacağı YK üyelerini ve denetçiyi açıklayan, pay sahiplerini ilgilendiren konularda önerilerini ilân eden ve bildirgesi ile benzer görüşleri benimsemiş olan pay sahiplerinin kendisine vekâlet vermelerini isteyen kişidir. Bildirge, kurumsal temsilcinin uymak zorunda olduğu kuralları içerir. GK’da oy kullanılırken bildirgede yer alan hususların dışına çıkılamaz. Yeni TTK m. 428/2 uyarınca YK, pay sahiplerini, önerdikleri kurumsal temsilcilerin kimliklerini ve iletişim bilgilerini şirkete bildirmeye çağırır. Ayrıca, YK’nın yapacağı çağrıda, kurumsal temsilciliğe istekli olanların da şirkete başvurabilecekleri belirtilir.
Son olarak, tevdi eden temsilcisi, hisse senetlerinin saklanmak için tevdi edildiği durumlarda söz konusu olur. Tevdi olunan ile tevdi eden arasındaki tevdi ilişkisi dolayısıyla temsilci olan kişiye tevdi eden temsilcisi denir. Kural olarak, anılan kurumlar hiçbir şekilde zilyetliklerinde bulunan pay senetleri için oy kullanamazlar. Ancak, tevdi eden ile tevdi edilen arasındaki ilişkinin niteliği ve amacı gereği veya alınan özel veya genel bir yetkiye dayanılarak, hisse senetlerinden doğan katılma ve oy hakları tevdi olunan kişi tarafından kullanılabilir. Tevdi olunana verilecek bu yetki, genel bir yetki olabileceği gibi, her GK’dan önce de verilebilir.
Sonuç
GK da, diğer birçok kurum gibi, Yeni TTK kapsamında esaslı değişikliklere uğradı. Bu temel değişikliklerin nedeni, öncelikle doktrin ve içtihatlar tarafından eleştirilen ve eksikliği görülen düzenlemelerin kanun kapsamına alınması gereğidir. Ayrıca, pay sahiplerinin haklarını kullanabilecekleri en temel platform olan GK’nın etkinleştirilmesi çabası da önemli oldu. Bu doğrultuda, güç boşluğunun önlenmesine ve pay sahiplerinin GK’da temsiline ilişkin düzenlemelerin genişletilmesi dikkat çekicidir. Yeni TTK’nın GK’ya ilişkin hükümlerinin, Yeni TTK’daki pay sahipleri haklarının korunması ve geliştirilmesi yönündeki temel anlayışı yansıttığı kuşkusuzdur.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç piyasası, 2000’li yılları sürekli yükselen, 2010’lu yılları ise yine yüksek ve stabil seyreden satış adetleriyle geride bıraktı. Bu dönemde pazarın büyümesinde, alım gücünün yüksekliği kadar, krediye kolay ulaşım ve ürün çeşitliliği de etkiliydi. Üretimin de benzer şekilde artmasıyla birlikte...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) m. 638 ila TTK m. 640 arasında limited şirketlere özel düzenlenen çıkma ve çıkarılma kurumları ile anonim şirket yapısından farklı olarak limited şirket ortaklarına şirketten çıkma ve şirkete de ortağı çıkarma hakkı tanımaktadır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Aşağıda yetkinin devri başta olmak üzere, anonim şirketlerde temsil yetkisi...
Adi ortaklıklar Türk Hukuku’nda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK” veya “Kanun”) 620 ve 645. maddeleri arasında düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi Kanun’da, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanır...
Birleşme ve devralma süreçleri; şirketlerin benliklerini ve hukuki statülerini en ciddi şekilde etkileyen hukuki süreçlerin başında gelir. Hukuki, vergisel, finansal ve operasyonel incelemelerin yürütülmesinin ardından taraflar işlemin gerçekleştirilmesi konusunda bir mutabakata vardığı takdirde müzakere süreci başlar...
Franchising, pazar erişimini ve marka bilinirliğini dünya çapında genişletmek için kullanılan popüler bir iş modelidir. Tek marka satma koşulu içeren mağaza sözleşmeleri (mono-brand store agreements) şeklindeki dağıtım sözleşmelerine kıyasla daha az yaygın olmasına rağmen franchising, lüks markaların dağıtım...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (“HGK”) 2019/149 E. 2022/894 K. sayılı 14.06.2022 tarihli kararında tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisini, kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlıkta kefil ile borç alan şirket arasındaki ilişki bağlamında değerlendirdi. HGK, tüzel kişilik perdesinin aralanması...
Avrupa Birliği yabancı yatırımcılar için önemli bir yatırım merkezi olmaya devam ediyor. Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı Avrupa Birliği’ne gelen doğrudan yabancı yatırımların izlenmesine ilişkin İkinci Yıllık Rapor’da yer alan verilere göre Avrupa Birliği 2021 yılında 117 Milyar Euro değerinde yabancı doğrudan...
Pay devrinin, bir sermaye şirketinin paylarına ilişkin hukuki işlemler arasında ilk akla gelen, uygulamada da en sık karşılaşılan işlem olduğu söylenebilir. Bununla beraber bir sermaye şirketinin payı, devir dışında işlemlere de konu olabilir. Bunlara ilişkin örnekler, uygulamada en sık görüldüğü ve öğreti tarafından...
Hızla büyüyen ve gelişen e-ticaret sektöründeki oyuncuların davranışlarını düzenlemek amacıyla 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun (E-ticaret Kanunu veya Kanun) kısa süre önce köklü bir değişime uğramıştı. 1 Ocak 2023 itibariyle yürürlüğe giren yeni düzenlemeler ile e-ticaret...
11 Haziran 2021'de Alman Federal Meclisi, yalnızca Alman şirketlerini değil, aynı zamanda bu şirketlerin yabancı ülkelerdeki (Türk kuruluşları dahil) tedarikçilerini de etkileyen Alman Tedarik Zinciri Uyum Yasası’nı (Lieferkettensorgfaltsgesetz) ("Yasa") onayladı. 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe giren...
İsviçre Federal Konseyi, 21 Aralık 2007 tarihinde şirketler hukukuna ilişkin değişiklikleri de içeren İsviçre Borçlar Kanunu revizyon taslağını onayladı. Federal Konsey 28 Kasım 2014 tarihinde taslak revizyonu görüşe açtı. Kapsamlı tartışmalar ve uzun bir yasalaşma sürecinin ardından, İsviçre Borçlar Kanunu'nda...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun beşinci kitabı olan deniz ticaretine ilişkin hükümler altında dördüncü kısmı altında deniz ticareti sözleşmeleri düzenlenir. Bu bölümde düzenlenen sözleşme tipleri içerisinde uluslararası deniz taşımacılığı pratiğinde en sık kullanılan, üçüncü bölümde m.1138 vd. maddelerinde...
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (“SerPK”) ile geniş şekilde düzenlemeye gidilen en önemli konulardan biri de örtülü kazanç aktarımı yasağıdır. Mülga 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 15nci maddesinden daha geniş bir düzenleme getiren SerPK madde 21 ile düzenleyici kamu otoritesi olan...
Gelişmekte olan ticari faaliyetler ve özellikle inşaat, enerji ve madencilik alanlarında yapılmakta olan geniş çaplı yatırımlar neticesinde şirketler, güçlerini birleştirerek bu yatırımlara iştirak etmek ve gerek uzmanlıklarını, gerekse finansman imkânlarını birlikte kullanarak daha güçlü bir şekilde projelerde yer almak...
Türk Ticaret Kanunu (“TTK veya Kanun”) 159’uncu ve devam maddelerinde bölünme hükümlerine yer vererek, şirketlere farklı yapılanma modellerini uygulama ve yeni hukuki oluşumları hayata geçirme imkanı tanımaktadır. Şirketler bölünme yöntemini kullanarak belirli bir malvarlığı unsurunu veya unsurlarını...
FIDIC (Fédération Internationale Des Ingénieurs-Counseils) kısaltılmış adıyla anılan Müşavir ve Mühendisler Uluslararası Federasyonu, 1913 yılında kurulmuş bir meslek örgütüdür. Üyeleri çeşitli ülkelerden usulüne uygun olarak seçilmiş müşavir-mühendis birlikleri olup Örgüt’e üyelik her ülkeden tek bir meslek birliği...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Anılan kuralların amacı, milletlerarası ticareti güvenli bir şekilde kolaylaştırmak ve hızlandırmaktadır...
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 31 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazete ’de yayınlanarak yürürlüğe giren Limanlar Yönetmeliği (“Yönetmelik”) her bir liman için ayrı ayrı çıkarılmakta olan tüzük, yönetmelik ve talimatları tek bir Yönetmelikte bütünleştirmektedir. Bu yönde...
Kural olarak sözleşmeden doğan hak ve borçlar sadece sözleşmenin tarafı olan alacaklı ve borçlu arasında hukukî sonuç doğurur. Bu prensip hukukumuzda “sözleşmelerin nispiliği” olarak adlandırılır. Genel olarak, sözleşmenin tarafları dışındaki üçüncü kişiye bir edimin yerine getirilmesinin üstlenildiği...
Dijitalleşen dünyada büyüyen ve gelişen e-ticaretin kuralları değişiyor. Önceleri dijital pazarın odak noktası olarak gösterilen e-ticaret, çok geçmeden dijital ekonominin itici gücü olarak ifade edilmeye başladı. Ancak e-ticaretin büyüme hızı ve kısa süre içinde geçirdiği dönüşüm dikkate alındığında...
Bir şirketin feshi, tescil ile kazanılan tüzel kişiliğin ortadan kalkmasına yol açarak, şirketin sona erme sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkan infisahın, özellikli bir görünümüdür. Hâkimin inşai hükmüyle bir şirketin feshine ve bunun doğal sonucu olarak sona ermesine yol açan bu özel dava türü...
Kontrol veya yönetimin bir ailenin üyelerine ait olduğu şirketler, aile şirketi olarak kabul edilir. Aile üyeleri, şirket kontrolünü sağlayan payları elinde tutabildiği gibi yönetim yetkisini de elinde bulundurur. Aile şirketleri, aile üyeleri için fırsat, güvence ve gelir demektir...
Türkiye 7 Aralık 1993 tarihli 3939 sayılı Kanun ile Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi’ne (“CMR”) katılmayı uygun buldu ve CMR Türkiye’de 31 Ekim 1995 tarihinde yürürlüğe girdi. CMR’nin 1/1 maddesi uyarınca, tarafların tabiiyeti ve ikamet yerinden bağımsız olarak...
Türk hukukunda adi ortaklıklar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 620 ve devamı maddelerinde düzenlenir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca (nihai olarak kazanç elde etme amacına) ulaşmak üzere...
Anonim şirketlerde örtülü kazanç aktarımı, geniş anlamda şirket malvarlığının ilişkili taraflara aktarılmasını konu alan ve birçok farklı görünümü barındıran bir kavram olarak karşımıza çıkar. Sermaye piyasaları hukukunda kanun seviyesinde ve...
Çoğunlukla start-up yatırımlarında karşımıza çıkan sermaye iştirak sözleşmeleri, bir yatırımcının bir şirkette sermaye artırımı ile çıkarılacak yeni payları taahhüt ederek sermaye artırımına katılması ve pay sahibi olmasına ilişkin hüküm ve koşulları düzenler...
Belirli koşulları taşıdığı takdirde ıslak imza ile aynı hukuki sonuçları doğuran elektronik imza, pek çok hukuk sisteminde kendine yer edinmiş ve ticari hayatın hız kazanmasını sağlamıştır. Farklı hukuk sistemlerinde çeşitli türleri ve uygulamaları bulunsa da elektronik imzanın...
INCOTERMS, milletlerarası ticarette sıklıkla kullanılan ticari terimleri açıklamak için Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bir kurallar dizisidir. Incoterms kurallarının amacı milletlerarası ticaretin güvenli ve hızlı bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunmak ve bunu kolaylaştırmaktır...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), anonim şirketleri yönetim kurulunun idare ve temsil edeceği kuralını korur. TTK, temsil yetkisinin nasıl kullanılacağını, temsile yetkili kişilerin tescil ve ilanını, temsil yetkisinin devrini ve sınırlarını düzenler. Bu ayki hukuk postası makalesi, yetkinin devri başta olmak üzere...