Rekabet Kurulu’nun Perakende Sektöründeki Topla-Dağıt Karteli Kararı
Giriş
Topla-dağıt (hub and spoke) karteli, 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun (“4054 sayılı Kanun”) kapsamında açıkça tanımlanmayan ve düzenlenmeyen bir ihlal türüdür. Topla-dağıt kartelinin unsurları bakımından yabancı rekabet otoritelerinin, özellikle Birleşik Krallık Rekabet ve Piyasalar Otoritesi’nin (“CMA”) geçmiş kararları yol göstericidir. Türk rekabet hukuku bakımından görece yeni bir ihlal türü olan topla-dağıt karteli, özellikle pandemi dönemini takip eden süreçte Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) çeşitli kararlarına konu olmaya başladı. Topla-dağıt karteli, 2021 yılında Kurul’un Zincir Marketler kararı[1] ile uygulanan toplam 2,7 Milyar TL tutarındaki idari para cezası ile çarpıcı şekilde gündeme geldi ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Böylelikle, Türk rekabet hukukunda bahsi geçen ihlale ilişkin unsurlar ayrıntılı bir şekilde ele alınmaya başladı.
Kurul’un perakende sektörüne ilişkin 15.12.2022 tarihli ve 22-55/863-357 sayılı kararında da zincir marketler ve tedarikçilerin çeşitli uygulamalarının topla-dağıt karteli veya yeniden satış fiyatının tespiti niteliğinde olup olmadığı değerlendirilir. Bu makale kapsamında Kurul’un yakın tarihli kararı ışığında, hızlı tüketim malları (“HTM”) perakendeciliği pazarındaki topla-dağıt karteline ilişkin tespit ve değerlendirmeler ele alınır.
Kararda Yer Alan İhlal Tespiti
Kararda, perakende sektöründe faaliyet gösteren çok sayıda tedarikçi ve zincir marketin taraf olduğu topla-dağıt kartelinin gerçekleştiğini ortaya koyan temel iddialar aşağıdaki şekilde özetlenir:
- Perakendeci teşebbüsler arasında ortak tedarikçiler aracılığıyla dolaylı temaslar yoluyla fiyatların ve/veya fiyat artışlarının koordinasyonunun sağlanması.
- Ortak tedarikçiler aracılığıyla geleceğe yönelik fiyatlar, fiyat artış tarihleri, dönemsel aktiviteler ve kampanyalar gibi rekabete hassas bilgilerin paylaşılması.
- Fiyat indirimine giden veya pazar genelinde fiyatların arttığı dönemde henüz fiyat artışı yapmayan perakendecilerin fiyatlarına tedarikçiler aracılığıyla müdahale edilmesi suretiyle söz konusu fiyatların tüketiciler aleyhine yükseltilmesinin sağlanması.
- Rakip fiyatlarının yükselmemesi halinde ürün özelinde fiyat düşürme (bozma) gibi çeşitli stratejiler yoluyla teşebbüsler arasındaki danışıklılığa uyumun sürekli olarak gözetilmesi.
Bu doğrultuda Kurul, satışa sunulan çok sayıda ürünün perakende satış fiyatının tespiti amacına sahip, topla-dağıt karteli niteliğindeki anlaşmalar veya uyumlu eylemlerle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlal edildiğine kanaat getirir. Kurul, topla-dağıt karteli olarak ifade edilen bu ihlal nedeniyle, soruşturma tarafı perakendeci ve tedarikçilerin birlikte ve eşit derecede sorumlu olduğu yönünde karar verir.
Karar kapsamında, soruşturmaya taraf 12 adet tedarikçi teşebbüs bakımından idari para cezası uygulanmasına karar verilir. Soruşturmaya taraf 5 adet perakendeci teşebbüs bakımından ise kararda ihlal tespiti yer almasına rağmen idari para cezasına hükmedilmesine yer olmadığı kanaatine varılır. Zira, Kurul’un yakın tarihli Zincir Marketler kararında, aynı uygulamalar nedeniyle soruşturma tarafı perakendeci teşebbüsler aleyhine idari para cezası uygulandığından “ne bis in idem” hukuk genel ilkesi uygulama alanı bulur.
Kurul’un Topla-Dağıt Karteline İlişkin Değerlendirmeleri
Kararda yer alan tespit ve değerlendirmeler, topla-dağıt kartelinin unsurları ve ispat standardı bakımından yol gösterici niteliktedir. Kurul, değerlendirmeleri kapsamında topla-dağıt kartelinin atipik niteliğine dikkat çekerek rekabet hukuku uygulamalarına konu olması bakımından görece yeni sayılabilecek bir ihlal türü olduğunu vurgular.
Bu doğrultuda Kurul, öncelikle topla-dağıt kartelinin tanımına ilişkin açıklamalara yer verir. Kurul, topla-dağıt kartelinde merkez (hub) konumundaki teşebbüs aracılığıyla toplanan bilgilerin uçlara (spoke) dağıtılarak alt veya üst pazardaki teşebbüsler arasında iş birliğinin sağlandığı ifade eder. Kurul’un değerlendirmesi ışığında, topla-dağıt kartelinde teşebbüsler arasında bilgiler iki şekilde değiştirilir ve bu yollarla ortak anlayışa varılır. Bunların ilkinde üst pazarda yer alan ortak bir sağlayıcı (hub) üzerinden alt pazardaki perakendeciler (spoke) ortak bir anlayışa varırken, ikincisinde ise bu kez alt pazarda yer alan ortak bir perakendeci (hub) üzerinden üst pazarda yer alan sağlayıcılar (spoke) ortak bir anlayışa varır. İhlalden söz edilebilmesi için belirleyici olan, dikey ilişki içinde bulunulan teşebbüs aracılığıyla sağlanan bilgi akışının, rakiplerin takip edecekleri fiyatlandırma stratejileri gibi rekabete hassas bilgilerin öğrenilmesi yoluyla kendilerinin karşı karşıya olduğu stratejik belirsizliklerin ortadan kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlamasıdır. Aynı seviyedeki rakipler arasında doğrudan paylaşılması halinde bir rekabet ihlaline sebebiyet verecek nitelikteki bilgilerin, örneğin, geleceğe yönelik fiyatların ve fiyat geçiş tarihlerin ortak tedarikçiler veya alıcılar aracılığıyla paylaşıldığı hallerde, bu koşul sağlanır. Öte yandan Kurul, teşebbüslerin, rakiplerinin fiyatlarını kamuya açık kaynaklardan temin ve takip etmelerini ve bu fiyatlara göre pozisyon almalarını makul ve meşru bir piyasa davranışı olarak değerlendirdiğini açıkça ifade eder.
Kurul, topla-dağıt kartellerinin dikey özellikler sergilemekle beraber özünde yatay iş birliği anlaşmaları olduğunu belirtir. Ayrıca, Dünya genelinde topla-dağıt karteli tespiti içeren otorite ve mahkeme kararlarının genellikle mevcut dosyaya benzer şekilde HTM perakendeciliği sektörüne ilişkin olduğunu vurgulayarak son yıllarda bu tür dosyaların sayısında artış gözlendiğine dikkat çeker. Bu noktada, Kurul’un yakın tarihli Zincir Marketler kararının da topla-dağıt tipi karteller bakımından önemli bir dönüm noktası niteliğinde olduğu belirtilir.
Kurul, 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin aynı seviyede faaliyet gösteren rakip teşebbüsler arasındaki rekabeti sınırlayıcı anlaşmaları (yatay anlaşmalar) kapsadığı gibi, rakip olmayan, başka bir ifadeyle ticaretin farklı seviyelerinde yer alan teşebbüsler arasındaki anlaşmaları da (dikey anlaşmalar) kapsadığı konusuna açıklık getirir.
Kurul, karar kapsamında delilleri teşebbüsler özelinde ayrı ayrı değerlendirir. Genel itibariyle, Kurul’un topla-dağıt karteline yönelik delil değerlendirmesi kapsamında, iletişim delilleri ile ekonomik delilleri bir arada ele aldığı görülür. Kurul, teşebbüsler arasında gerçekleşen yazışmalara konu olan ürünler bakımından, belirli tarih aralıklarındaki fiyat hareketlerini ayrıntılı olarak inceler. Böylelikle, belirli ürünlere ilişkin olarak fiyat geçişlerinin aynı veya yakın tarihlerde meydana gelip gelmediğini ve fiyatların, ilgili taraflar arasında gerçekleşen e-posta veya WhatsApp yazışmaları ile paralel şekilde aynı seviyeye yükseltilip yükseltilmediğini değerlendirir. Bu değerlendire sonucunda, yazışmalarda ifadesini bulan fiyat hareketlerinin gerçekleştiğinin ortaya konulması halinde koordinasyonun gerçekleştiğine kanaat getirir.
İspat standardı konusunda ise Kurul, kartele ilişkin sunulan delillerin her birinin diğerlerinden izole bir şekilde ispat standardını sağlamasının aranmadığını, delillerin bir bütün olarak değerlendirildiğinde açık, inandırıcı ve tutarlı olmaları gerektiğini ifade eder. Bunun yanında, teşebbüslerin ihlalin mevcut olmadığını ispat edebilmeleri için delil seti içerisinde yer alan birbirinden muhtelif tekil delillere yönelik makul açıklama getirmelerinin yeterli olmadığını belirterek delillerin bütünü üzerinden ulaşılan sonucun aksinin ortaya konulması gerektiği yönündeki beklentisini vurgular. Ayrıca, perakendeci teşebbüsler arasında tedarikçiler aracılığıyla kurulan koordinasyona işaret eden delillerde yer verilen ayrıntı seviyesi artıkça, delilin güvenilirliğinin de artacağını belirtir.
Sonuç itibarıyla Kurul, yapmış olduğu tespit ve değerlendirmeler neticesinde 12 adet tedarikçi teşebbüs aleyhine toplam 878 Milyon TL tutarında idari para cezası uygulanmasına karar verir.
Sonuç
Topla-dağıt karteli için karşılaştırmalı hukukta rekabet otoriteleri tarafından ortaya konulan unsurların Rekabet Kurumu tarafından da son dönemde yayımlanan çeşitli kararlar kapsamında ele alınmaya başlandığı görülür. Özellikle HTM perakendeciliği pazarında faaliyet gösteren perakendeci ve tedarikçi teşebbüslerin uygulamaları Kurul’un merceği altındadır. Topla-dağıt kartelinin varlığına kanaat getirilmesi için içtihat yoluyla belirlenen unsurların yeterli düzeyde ispat standardı ölçüsünde ortaya konulması gerekir. Şüphesiz, yapılan değerlendirme kapsamında, ilgili pazarın ve iletişimin kendine özgü koşulları da göz ardı edilmemelidir. Zira, her bilgi değişimi topla-dağıt karteli niteliğinde değildir. Önümüzdeki süreçte, topla-dağıt kartelinin Kurul’un başkaca sektörleri ilgilendiren kararlarına da konu olmaya devam etmesi beklenir.
- Kurul’un 28.10.2021 tarihli, 21-53/747-360 sayılı kararı Zincir Marketler kararı.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Türkiye'deki startup ekosistemi son yıllarda önemli bir büyüme göstermektedir. 2023'ün son çeyreğinde 81 girişim, toplamda yaklaşık 60 milyon dolar yatırım aldı. 2022-2023 üçüncü çeyrek dönemleri karşılaştırıldığında ise yatırım sayıları benzer seviyelerde kalsa da yatırım miktarları düşüş gösterdi...
Rekabet Kurulu (“Kurul”), Sunny Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş. (“Sunny”) hakkında verdiği kararla yeniden satış fiyatının tespitine yönelik kararlar dizisine bir yenisini daha ekledi. Kurul kararda Sunny’nin sağlayıcısı olduğu tüketici elektroniği ve küçük ev aletlerine yönelik yeniden satıcıların satış fiyatlarına müdahale...
Rekabet Kurumu’nun (“Kurum”) son dönemlerde hızlı tüketim malları, işgücü ve emek piyasası, ilaç ve çimento gibi son derece çeşitli sektörleri mercek altına aldığı görülmektedir. Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) Ekim ayında yayınlanan gerekçeli kararları incelendiğinde ise kozmetik sektöründe de yeniden satış...
Jules Verne, “Yeryüzünde her şeyin ömrü sınırlıdır, ilelebet var olacak bir şey insan elinden çıkamaz” der. Belki de değişim hepimizin hayatında değişmeyen tek kavram. İnsanlık iki büyük dünya savaşına ve sayısız kriz dönemine rağmen son yüzyılda büyük bir değişim ve dönüşüm içinde. Artık daha hızlı arabalar ve...
Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği’nin (“FIFA”) 16 Aralık 2022 tarihinde gerçekleştirilen toplantısında, FIFA Konseyi tarafından FIFA Futbol Menajerliği Talimatı (“Talimat”) onaylanmıştır. Bu Talimat’ta futbol menajerlerinin hak kazandıkları ücrete üst sınır getirilmesi, lisans koşullarına sınav zorunluluğunun...
Yeniden satış fiyatının belirlenmesi ihlali, son zamanlarda revize edilen AB Dikey Grup Muafiyet Yönetmeliği (VBER) kapsamında hala açık ve ağır (hardcore) bir kısıtlama olarak kabul edilmekte olup, bu da söz konusu ihlal türünün diğer bazı dikey anlaşma türlerinin aksine TFEU (Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Anlaşma)...
Rekabet hukukunda, özellikle birleşme ve devralma işlemleri bakımından teşebbüs kavramının doğru şekilde belirlenmesi son derece önemlidir. Ekonomik bütünlük kavramı, teşebbüslerin hangi ekonomik birimleri kapsadığını ortaya koyma amacı taşır. Ekonomik bütünlük ve aile bağları arasındaki ilişki ise özellikle...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) yerinde incelemenin engellenmesi nedeniyle sıklıkla idari para cezası verdiği, yerinde incelemelere ilişkin hem Rekabet Kurumu’nun (“Kurum”) hem de teşebbüslerin hukuki ve teknik tedbirler aldığı bugünlerde çarpıcı bir gelişme yaşandı. Anayasa Mahkemesi...
Bilişim teknolojilerinin günümüzde hızla gelişmesi ve internet kullanımının giderek artması sonucu ürün ve hizmetlerin tanıtımı ve tüketiciyle buluşmasında çevrimiçi reklamcılık önemli bir kaynak haline gelmiştir. Kullanıcı geçmişi, beğenileri gibi kullanıcıların internet üzerinde bıraktığı dijital ayak izleri aracılığıyla...
Seçici dağıtım sistemleri, sağlayıcıların anlaşma konusu malları veya hizmetleri sadece belirlenmiş kriterlere dayanarak seçtiği dağıtıcılara doğrudan veya dolaylı olarak satmayı taahhüt ettiği, bu dağıtıcıların da söz konusu malları veya hizmetleri yetkilendirilmemiş dağıtıcılara satmamayı...
Hiç şüphesiz COVID 19 pandemisinden beri Rekabet Kurumu’nun en yoğun çalıştığı sektörlerin başında hızlı tüketim malları geliyor. Bu dönemin en önemli gelişmelerinden biri perakendeciler hakkında başlayan soruşturmaların habercisi olan Hızlı Tüketim Malları Perakendeciliği (“HTM”) konusunda başlayan...
Anayasa Mahkemesi’nin (“AYM” veya “Mahkeme”) 2020/67 E. 2022/139 K. sayılı 09.11.2022 tarihli kararında (“Karar”) ile 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un (“7246 sayılı Kanun”) bazı maddelerinin iptal edilmesi talep edilmiştir. Bu maddeler, 4054 sayılı...
Türk rekabet hukukunda, belirli birleşme ve devralma işlemlerinin hukuki geçerlilik kazanabilmesi için Rekabet Kurulu’ndan (“Kurul”) izin alınması zorunludur. 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“4054 sayılı Kanun”) 7. maddesi uyarınca Kurul, izne tabi birleşme ve devralma işlemlerini belirleme...
Rekabet Kurulu (Kurul) geçtiğimiz yıllarda banka ve finansal kuruluşlar hakkında yürüttüğü bir önaraştırma kapsamında, kendilerinden talep edilen bilgileri zamanında veya hiç sağlamadıkları gerekçesiyle bazı bankalar hakkında idari para cezası uygulanmasına karar vermişti. Kurul tarafından idari para cezasına...
Dünyaca ünlü bir ticaret şirketi olan Amazon, dünyanın en büyük çevrimiçi alışveriş platformunu işletir. Amazon, arka planda ticari kararları çoğunlukla ilgili pazar verilerinden beslenen otomatik sistemler tarafından yönlendirilen veri odaklı bir şirkettir. Bununla birlikte, Amazon’un bir platform olarak ikili bir rolü...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) yerinde inceleme yetkisi, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“4054 sayılı Kanun”) ihlal edilip edilmediğinin ortaya çıkarılmasında kullanılan en önemli araçların başında gelir. Bu yetkinin etkin bir şekilde kullanılması, incelemelerden verimli sonuçlar elde edilebilmesi...
Harese, ilginç bir Arapça kelime. Develerin çölde çok sevdiği bir diken vardır. Deve dikeni büyük bir hırsla yer. Öyle ki yedikçe ağzı kanar, ama yemeyi bırakmaz. Dikenin tadına, kendi kanının tuzlu tadı karışır. Bu karışık tat onu adeta çılgına çevirir. Kanadıkça yer. Sonunda kan kaybından...
Türkiye’nin önde gelen televizyon içerik sağlayıcısı Krea İçerik Hizmetleri ve Prodüksiyon A.Ş. (“Digiturk”), sıklıkla Rekabet Kurumuna (“Kurum”) yapılan şikayetlere konu olur ve incelendiğinde Rekabet Kurulunun (“Kurul”) neredeyse her yıl Digiturk hakkında karar aldığı görülür. Söz konusu kararlara...
Fransız Rekabet Otoritesi (Autorité de la Concurrence), çevrimiçi reklamcılık sektörüne ilişkin olarak Criteo SA’nın (“Criteo”) şikayeti üzerine başlatılan rekabet hukuku incelemesi çerçevesinde, Fransa pazarındaki rekabetçi endişeleri ortadan kaldırmak amacıyla Meta Platforms Inc., Meta Platforms Ireland Ltd...
Yerinde İncelemelerde Dijital Verilerin İncelenmesine İlişkin Kılavuz (“Kılavuz”) ile Rekabet Kurulu’na (“Kurul”) tanınan teşebbüse ait dijital ortamlarda inceleme yetkisinin kapsamı genişletilirken, günümüzde teşebbüs çalışanları tarafından dijital verilerin silinmesi gerekçesiyle teşebbüse...
Türk rekabet hukuku bakımından görece yeni bir ihlal türü olan hub and spoke karteli, bir pazarda yatay düzeydeki faaliyetleri ile tedarikçi veya perakendeci seviyesinde rakip olan iki bağımsız teşebbüsün, üretim veya dağıtım zincirinin farklı bir seviyesinde faaliyet gösteren bir başka teşebbüs aracılığıyla...
Uzlaşma mekanizması, Türk rekabet hukuku uygulamasına henüz yeni girmiştir. İlgili mekanizma 16.06.2020 tarihinde 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da (“Kanun”) yapılan değişiklikle yürürlüğe konmuş olup, yalnızca iki yıldan az bir süredir uygulamadadır...
E-pazaryeri platformları, ekonomiden aldıkları pay ve büyüme hızlarındaki artış nedeniyle dünya üzerindeki birçok rekabet otoritesinin olduğu gibi Rekabet Kurumu’nun (“Kurum”) da merceği altındadır. Kurum’un e-pazaryeri platformları hakkındaki inceleme sürecinin ilk adımı...
4 Mart 2022 tarihli ve 31768 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ’de Değişiklik Yapılması Hakkında Tebliğ (“Değişiklik Tebliği”) ile Rekabet Kurulu’ndan (“Kurul”) izin alınması gereken işlemlere ilişkin...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) BSH Ev Aletleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. (“BSH”) tarafından yetkili bayilerinin çevrimiçi pazaryerleri üzerinden satış yapmasının yasaklanması uygulamasına menfi tespit veya muafiyet tanınması talebini değerlendirdiği gerekçeli kararı yayınlandı...
Bir Mezopotamya efsanesi olan Şahmaran’ın Tarsus’ta geçtiği varsayılır. Efsaneye göre yılanların şahı, ölümsüz ve bilge “Şahmaran”dır. Şahmaran, yılanları ile birlikte mağarasında yaşayan güzel bir kadın olarak anlatılır. Yerin yedi kat altında yaşar, gövdesi yılan, başı...
COVID-19 salgını sürecinde, perakende gıda ve temizlik ürünleri ticareti ile iştigal eden zincir marketler ile üretici ve toptancı seviyesindeki tedarikçi teşebbüslerin fiyatlama davranışlarındaki rekabetçi endişeler nedeniyle Rekabet Kurumu...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) son dönemde yayınlanan kararlarına bakıldığında, yerinde incelemenin engellenmesi veya zorlaştırılmasına ilişkin verilen kararların sayısında geçmişe kıyasla önemli bir artış olduğu gözlemlenir. Bu durum, Kurul kararlarına da yansıdığı üzere...
Avrupa Komisyonu, 2019 yılından bu yana Credit Suisse, UBS, Barclays, RBS ve HSBC’nin döviz spot ticaret (spot trading - Forex) piyasasındaki danışıklı davranışlarını soruşturuyordu. Komisyon, 02.12.2021 tarihli son basın açıklaması ile soruşturmanın sonuçlandığını duyurdu...
Son yıllarda rekabet hukuku alanındaki değişim tam anlamıyla baş döndürücü. Özellikle dijitalleşme rekabet hukuku kurallarının adeta yeniden yazılmasını gerektiriyor. Rekabet hukuku e-ticaret ve dijital platformlar konusundaki tüm arayışların merkezinde...
Rekabet Hukukunda İhtiyati Tedbir: Türk Rekabet Kurulu’nun Perakendeciler, WhatsApp ve Trendyol Kararları