Etkilenen Pazar
Giriş
Rekabet Kurulu (“Kurul”) Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ (“Tebliğ”)[1] ile etkilenen pazar kavramını tanımladı ve işlem taraflarının bildirmekle yükümlü olduğu bilgileri düzenlendi.
29.12.2012 tarihli ve 28512 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan 2012/3 sayılı Tebliğ ile yapılan değişiklik öncesi etkilenen pazar kavramının önemi, Tebliğ’de belirtilen eşikler aşılsa dahi, etkilenen bir pazar olmadığı durumlarda işlem taraflarının Kurul’dan birleşme veya devralma işlemi ile ilgili izin alma yükümlülüğüne tabi olmamasıydı.
Etkilenen pazar ile ilgili yapılan bu düzenlemenin bildirim sayısını azaltmaya ve gereksiz bildirimleri kaldırmaya yönelik olduğu kabul ediliyordu. Bu uygulama teşebbüs temsilcilerine veya yetkililerine etkilenen bir pazar bulunmadığı hallerde bildirim yapmama özgürlüğü tanımıştı. Aynı zamanda bu düzenleme ortak girişimler ile ilgili olarak bir istisna düzenlemiş ve ortak girişimleri uygulamanın dışında tutmuştu. Fakat 2012/3 sayılı Tebliğden “Ortak girişimler hariç olmak üzere, bu maddenin birinci fıkrasında yer alan eşikler aşılsa dahi, her hangi bir etkilenen pazarın bulunmadığı işlemler için Kuruldan izin alınması gerekmez” lafzı çıkarıldı. Yapılan bu yeni düzenleme ile etkilenen pazarlara ilişkin uygulanan istisna kaldırılmış oldu.
Tanımlar
İlgili pazarın tanımlanması rekabet hukuku ve özellikle hâkim durumun kötüye kullanılmasının tespiti ile birleşme ve devralmalar açısından büyük önem taşır. Tebliğ’de düzenlenen etkilenen pazar tanımının ve işlem taraflarına yüklenen yükümlülüklerin daha iyi anlaşılması açısından ilgili ürün ve coğrafi pazar tanımlarına dikkat etmek ve bu pazarları doğru belirlemek gerekir.
Etkilenen Pazar
Tebliğ’in eki olarak düzenlenen Birleşme ve Devralmalar Hakkında Bildirim Formu (“Bildirim Formu”) etkilenen pazar ile ilgili detaylı düzenlemeler içerir. Tebliğ etkilenen pazar tanımı yaparken yatay ve dikey ilişki için iki farklı ölçüt belirler. Madde 5 uyarınca yatay ilişki açısından taraflardan ikisinin veya daha fazlasının aynı ürün pazarında ticari faaliyette bulunduğu ilgili ürün pazarı etkilenen pazardır. Dikey ilişki açısından ise taraflardan en az bir tanesinin diğerinin faaliyet gösterdiği bir ürün pazarının alt veya üst pazarında faaliyette bulunduğu ilgili ürün pazarı etkilenen pazar olarak kabul edilir.
İlgili Ürün Pazarı
Kurul İlgili Pazarların Tanımlanmasına İlişkin Kılavuz’da[2] ilgili ürün ve coğrafi pazar kavramlarını tanımlar ve ilgili pazarlar belirlenirken dikkate alınacak unsurları düzenler.
1997/1 sayılı Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ’in 4. maddesi ilgili ürün ve coğrafi pazarın tanımını düzenler. Bu tanıma göre “ilgili ürün pazarının tespitinde, birleşme veya devralma konusu olan mal veya hizmetlerle, tüketicinin gözünde fiyatı, kullanım amaçları ve nitelikleri bakımından aynı sayılan mal veya hizmetlerden oluşan pazar dikkate alınır; tespit edilen pazarı etkileyebilecek diğer unsurlar da değerlendirilir.[3]”
İlgili pazarın belirlenmesinde göz önüne alınan üç ana unsur vardır. Bunlar talep ikamesi, arz ikamesi ve potansiyel rekabettir. Talep ikamesi, ürünün tüketici tarafından başka bir ürün ile ikame edilebilmesi anlamına gelir. Ürünlerin bir biri ile ikame edilebilmesinde önemli olan, ürünlerin nitelikleri, kullanım amaçları ve fiyatları açısından taşıdıkları benzerliklerdir.
Arz ikamesinde ise inceleme konusu ürün ile çok az bir maliyetle ve riskle üretilebilen ve kolaylıkla pazarlanabilen ürünler ilgili ürün pazarında kabul edilir. İlgili Pazarların Tanımlanmasına İlişkin Kılavuz’da kâğıt üretimindeki arz ikamesi farklı kalitedeki kâğıtların üretiminin az bir maliyet ve riskle yapılabilmesi sonucu örnek olarak gösterilir.
İlgili Coğrafi Pazar
Etkilenen pazarlar açısından coğrafi pazarların tanımlanması ve gerekçelerinin belirtilmesi gerekir. Bu sebeple ilgili coğrafi pazar tanımının da doğru yapılması önem taşır. 1997/1 sayılı Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ’de ilgili coğrafi pazar ise “teşebbüslerin mal ve hizmetlerinin arz ve talebi konusunda faaliyet gösterdikleri, rekabet koşullarının yeterli derecede homojen ve özellikle rekabet koşulları komşu bölgelerden hissedilir derecede farklı olduğu için bu bölgelerden kolayca ayrılabilen bölgeler” olarak tanımlanır.
Etkilenen Pazar Açısından Bildirim Yükümlülükleri
Bildirim Formu birleşme ve devralmalar kapsamında etkilenen pazarlar ile ilgili farklı başlıklar altında çok ayrıntılı bir bilgi sağlama yükümlülüğü düzenler. Etkilenen pazar kapsamında öncelikle etkilenen pazarın tanımlaması, bilgi verilmesi ve gerekçe sunulması gerekir. İşlem tarafları etkilenen pazarda son üç yıl içerisinde birleşme ve devralma gerçekleştirdiyseler, bu konuda bilgi vermekle yükümlüdürler.
Tebliğ’in Eki Bildirim Formu madde 5.3 uyarınca, Türkiye ve ilgili coğrafi pazarlar açısında her bir etkilenen pazar için son üç yıl gözetilerek; pazarın toplam büyüklüğü, işlemin taraflarının satış değeri, miktarı ile pazar payları, yüzde beşten fazla pazar payına sahip rakiplerin unvanı ile pazar payları ve iletişim bilgilerinin sunulması gerekir.
Bu bilgilerin yanı sıra etkilenen pazarlar kapsamında, ithalat koşulları, son üç yıl gözetilerek ithalat miktarları, etkilenen pazarlarda mal veya hizmet temin eden en büyük beş sağlayıcı ile tarafların etkilenen pazardaki en büyük beş müşterisinin bilgilerinin verilmesi gerekir.
Etkilenen pazarlardaki arz yapısına dair de bilgilerin verilmesi gerekir, verilecek bu bilgiler dağıtım kanalları ile son üç yıldaki toplam kapasite, rakipler ve ilgili teşebbüslerin kapasitelerini genişletme planlarını da (şayet biliniyorsa) içerecek şekilde yapılır.
Bildirim Formunda arz yapısına ek olarak talep yapısı hakkında da bilgi istenir. Talep yapısının kapsamında talebin büyüme oranı, müşteri tercihleri, müşteri dağılımı, dağıtım anlaşmaları gibi birçok bilginin sunulması gerekir. Teşebbüs birlikleri de madde 6 kapsamında bilgi verilmesi gereken bir husustur.
Pazara giriş engelleri, potansiyel rekabet, son beş yılda pazara giriş yapan teşebbüsler hakkında veya giriş yapacağı bilinen teşebbüsler ile ilgili bilgilerin Bildirim Formu kapsamında sunulması gerekir.
Tebliğ’den de anlaşılacağı üzere teşebbüslere çok detaylı bilgi verme yükümlülüğü getirildi. Bu detayda ve kapsamda bilgilerin bazı durumlarda teşebbüsler tarafından kısa bir süre içerisinde toplanmasında zorluklar yaşanabilmektedir. Tebliğ madde 11 uyarınca eksik bilgiler olması halinde bildirimin yapılmamış sayılması ve bildirimin bilgilerin tamamlandığı tarihte yapılmış sayılacak olması, bilgilerin eksiksiz verilmesinin önemini gösterir.
Bilgilerin eksiksiz verilmesi zorunluluğuna istisna olarak Bildirim Formu madde 1(b) uyarınca etkilenen pazarda yatay ilişkiler için işlem taraflarının toplam payları yüzde yirmiden, dikey ilişkiler için ise taraflardan birinin pazar payı yüzde yirmi beşten az ise bu etkilenen pazar için ithalat, dağıtım, sağlayıcı, pazara giriş koşulları, potansiyel rekabet ile etkinlik kazanımları gibi madde 6, 7 ve 8’de düzenlenen bilgilerin sağlanması gerekmez. Bildirim Formu madde 1(b) bu yönde bir istisna düzenler. Ancak Rekabet Kurumu rekabet koşullarının tam olarak incelenmesine karar vererek Bildirim Formunun tamamının da doldurulmasına karar verebilir.
AB Uygulaması
Birleşme kontrol usulü ve birleşmelere uygulanan kurallar kapsamında Birleşme ve Devralmalar Bildirim Formu (“Form Co”)[4] etkilenen pazarlar ile ilgili bilgi sunma yükümlülüğünü düzenler. Form Co’nun 6 ile 8. bölümlerinde düzenlenen bu yükümlülükler Türkiye uygulaması ile paralellik gösterir.
Etkilenen pazar tanımı dikey ve yatay ilişkiler açısından ayrılmıştır. Yatay ilişkilerde tarafların toplam Pazar paylarının yüzde 15 veya daha fazla olması gerekirken dikey ilişkilerde bir teşebbüsün veya tarafların beraber pazar paylarının yüzde 25’ten fazla olması şartı aranır. Bildirimde bulunan tarafların öncelikle etkilenen pazarı belirlemeleri ve tanımlamaları gerekir. Etkilenen pazar belirlendikten sonra bu kapsamda sunulacak bilgiler pazarın büyüklüğü, tarafların son üç yıl için pazar payları, dağıtım ve tedarik yapısı, giriş engelleri gibi bilgileri içerir[5].
Sonuç
Tebliğ ile düzenlenen etkilenen pazar kavramının doğru tanımlanması ve belirlenmesi birleşme ve devralmalar açısından büyük önem taşır. Birleşme veya devralma işlemine taraf olan teşebbüsler Kurul’dan izin alırken etkilenen pazarı tanımlamak, bu tanımlamayı yaparken ilgili ürün pazarı ile coğrafi pazarı da belirlemekle yükümlüdürler. Pazar hakkında verilecek genel bilgileri takiben teşebbüsler satışlara, rakiplere, sağlayıcılara, dağıtım ağına, ithalat koşullarına, müşterilere ilişkin arz ve talep yapısı da dâhil olmak üzere birçok detaylı bilgiyi sunar. Tebliğ’de yapılan değişiklik ile etkilenen pazarlara ilişkin istisnanın kaldırılması sonucu Tebliğ’de öngörülen eşikler aşıldığı takdirde söz konusu bilgilerin birleşme veya devralma kapsamında sunulması gerekir.
Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın bu makale kullanılamaz, çoğaltılamaz, kopyalanamaz, yayımlanamaz, dağıtılamaz veya başka bir suretle yayılamaz. Kaynak gösterilmeksizin veya Erdem & Erdem’in yazılı izni alınmaksızın oluşturulan içerikler takip edilmekte olup, hak ihlalinin tespiti halinde yasal yollara başvurulacaktır.
Diğer İçerikler
Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği’nin (“FIFA”) 16 Aralık 2022 tarihinde gerçekleştirilen toplantısında, FIFA Konseyi tarafından FIFA Futbol Menajerliği Talimatı (“Talimat”) onaylanmıştır. Bu Talimat’ta futbol menajerlerinin hak kazandıkları ücrete üst sınır getirilmesi, lisans koşullarına sınav zorunluluğunun...
Yeniden satış fiyatının belirlenmesi ihlali, son zamanlarda revize edilen AB Dikey Grup Muafiyet Yönetmeliği (VBER) kapsamında hala açık ve ağır (hardcore) bir kısıtlama olarak kabul edilmekte olup, bu da söz konusu ihlal türünün diğer bazı dikey anlaşma türlerinin aksine TFEU (Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Anlaşma)...
Rekabet hukukunda, özellikle birleşme ve devralma işlemleri bakımından teşebbüs kavramının doğru şekilde belirlenmesi son derece önemlidir. Ekonomik bütünlük kavramı, teşebbüslerin hangi ekonomik birimleri kapsadığını ortaya koyma amacı taşır. Ekonomik bütünlük ve aile bağları arasındaki ilişki ise özellikle...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) yerinde incelemenin engellenmesi nedeniyle sıklıkla idari para cezası verdiği, yerinde incelemelere ilişkin hem Rekabet Kurumu’nun (“Kurum”) hem de teşebbüslerin hukuki ve teknik tedbirler aldığı bugünlerde çarpıcı bir gelişme yaşandı. Anayasa Mahkemesi...
Bilişim teknolojilerinin günümüzde hızla gelişmesi ve internet kullanımının giderek artması sonucu ürün ve hizmetlerin tanıtımı ve tüketiciyle buluşmasında çevrimiçi reklamcılık önemli bir kaynak haline gelmiştir. Kullanıcı geçmişi, beğenileri gibi kullanıcıların internet üzerinde bıraktığı dijital ayak izleri aracılığıyla...
Seçici dağıtım sistemleri, sağlayıcıların anlaşma konusu malları veya hizmetleri sadece belirlenmiş kriterlere dayanarak seçtiği dağıtıcılara doğrudan veya dolaylı olarak satmayı taahhüt ettiği, bu dağıtıcıların da söz konusu malları veya hizmetleri yetkilendirilmemiş dağıtıcılara satmamayı...
Hiç şüphesiz COVID 19 pandemisinden beri Rekabet Kurumu’nun en yoğun çalıştığı sektörlerin başında hızlı tüketim malları geliyor. Bu dönemin en önemli gelişmelerinden biri perakendeciler hakkında başlayan soruşturmaların habercisi olan Hızlı Tüketim Malları Perakendeciliği (“HTM”) konusunda başlayan...
Anayasa Mahkemesi’nin (“AYM” veya “Mahkeme”) 2020/67 E. 2022/139 K. sayılı 09.11.2022 tarihli kararında (“Karar”) ile 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un (“7246 sayılı Kanun”) bazı maddelerinin iptal edilmesi talep edilmiştir. Bu maddeler, 4054 sayılı...
Türk rekabet hukukunda, belirli birleşme ve devralma işlemlerinin hukuki geçerlilik kazanabilmesi için Rekabet Kurulu’ndan (“Kurul”) izin alınması zorunludur. 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“4054 sayılı Kanun”) 7. maddesi uyarınca Kurul, izne tabi birleşme ve devralma işlemlerini belirleme...
Rekabet Kurulu (Kurul) geçtiğimiz yıllarda banka ve finansal kuruluşlar hakkında yürüttüğü bir önaraştırma kapsamında, kendilerinden talep edilen bilgileri zamanında veya hiç sağlamadıkları gerekçesiyle bazı bankalar hakkında idari para cezası uygulanmasına karar vermişti. Kurul tarafından idari para cezasına...
Dünyaca ünlü bir ticaret şirketi olan Amazon, dünyanın en büyük çevrimiçi alışveriş platformunu işletir. Amazon, arka planda ticari kararları çoğunlukla ilgili pazar verilerinden beslenen otomatik sistemler tarafından yönlendirilen veri odaklı bir şirkettir. Bununla birlikte, Amazon’un bir platform olarak ikili bir rolü...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) yerinde inceleme yetkisi, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“4054 sayılı Kanun”) ihlal edilip edilmediğinin ortaya çıkarılmasında kullanılan en önemli araçların başında gelir. Bu yetkinin etkin bir şekilde kullanılması, incelemelerden verimli sonuçlar elde edilebilmesi...
Harese, ilginç bir Arapça kelime. Develerin çölde çok sevdiği bir diken vardır. Deve dikeni büyük bir hırsla yer. Öyle ki yedikçe ağzı kanar, ama yemeyi bırakmaz. Dikenin tadına, kendi kanının tuzlu tadı karışır. Bu karışık tat onu adeta çılgına çevirir. Kanadıkça yer. Sonunda kan kaybından...
Türkiye’nin önde gelen televizyon içerik sağlayıcısı Krea İçerik Hizmetleri ve Prodüksiyon A.Ş. (“Digiturk”), sıklıkla Rekabet Kurumuna (“Kurum”) yapılan şikayetlere konu olur ve incelendiğinde Rekabet Kurulunun (“Kurul”) neredeyse her yıl Digiturk hakkında karar aldığı görülür. Söz konusu kararlara...
Fransız Rekabet Otoritesi (Autorité de la Concurrence), çevrimiçi reklamcılık sektörüne ilişkin olarak Criteo SA’nın (“Criteo”) şikayeti üzerine başlatılan rekabet hukuku incelemesi çerçevesinde, Fransa pazarındaki rekabetçi endişeleri ortadan kaldırmak amacıyla Meta Platforms Inc., Meta Platforms Ireland Ltd...
Yerinde İncelemelerde Dijital Verilerin İncelenmesine İlişkin Kılavuz (“Kılavuz”) ile Rekabet Kurulu’na (“Kurul”) tanınan teşebbüse ait dijital ortamlarda inceleme yetkisinin kapsamı genişletilirken, günümüzde teşebbüs çalışanları tarafından dijital verilerin silinmesi gerekçesiyle teşebbüse...
Türk rekabet hukuku bakımından görece yeni bir ihlal türü olan hub and spoke karteli, bir pazarda yatay düzeydeki faaliyetleri ile tedarikçi veya perakendeci seviyesinde rakip olan iki bağımsız teşebbüsün, üretim veya dağıtım zincirinin farklı bir seviyesinde faaliyet gösteren bir başka teşebbüs aracılığıyla...
Uzlaşma mekanizması, Türk rekabet hukuku uygulamasına henüz yeni girmiştir. İlgili mekanizma 16.06.2020 tarihinde 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da (“Kanun”) yapılan değişiklikle yürürlüğe konmuş olup, yalnızca iki yıldan az bir süredir uygulamadadır...
E-pazaryeri platformları, ekonomiden aldıkları pay ve büyüme hızlarındaki artış nedeniyle dünya üzerindeki birçok rekabet otoritesinin olduğu gibi Rekabet Kurumu’nun (“Kurum”) da merceği altındadır. Kurum’un e-pazaryeri platformları hakkındaki inceleme sürecinin ilk adımı...
4 Mart 2022 tarihli ve 31768 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ’de Değişiklik Yapılması Hakkında Tebliğ (“Değişiklik Tebliği”) ile Rekabet Kurulu’ndan (“Kurul”) izin alınması gereken işlemlere ilişkin...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) BSH Ev Aletleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. (“BSH”) tarafından yetkili bayilerinin çevrimiçi pazaryerleri üzerinden satış yapmasının yasaklanması uygulamasına menfi tespit veya muafiyet tanınması talebini değerlendirdiği gerekçeli kararı yayınlandı...
Bir Mezopotamya efsanesi olan Şahmaran’ın Tarsus’ta geçtiği varsayılır. Efsaneye göre yılanların şahı, ölümsüz ve bilge “Şahmaran”dır. Şahmaran, yılanları ile birlikte mağarasında yaşayan güzel bir kadın olarak anlatılır. Yerin yedi kat altında yaşar, gövdesi yılan, başı...
COVID-19 salgını sürecinde, perakende gıda ve temizlik ürünleri ticareti ile iştigal eden zincir marketler ile üretici ve toptancı seviyesindeki tedarikçi teşebbüslerin fiyatlama davranışlarındaki rekabetçi endişeler nedeniyle Rekabet Kurumu...
Rekabet Kurulu’nun (“Kurul”) son dönemde yayınlanan kararlarına bakıldığında, yerinde incelemenin engellenmesi veya zorlaştırılmasına ilişkin verilen kararların sayısında geçmişe kıyasla önemli bir artış olduğu gözlemlenir. Bu durum, Kurul kararlarına da yansıdığı üzere...
Avrupa Komisyonu, 2019 yılından bu yana Credit Suisse, UBS, Barclays, RBS ve HSBC’nin döviz spot ticaret (spot trading - Forex) piyasasındaki danışıklı davranışlarını soruşturuyordu. Komisyon, 02.12.2021 tarihli son basın açıklaması ile soruşturmanın sonuçlandığını duyurdu...
Son yıllarda rekabet hukuku alanındaki değişim tam anlamıyla baş döndürücü. Özellikle dijitalleşme rekabet hukuku kurallarının adeta yeniden yazılmasını gerektiriyor. Rekabet hukuku e-ticaret ve dijital platformlar konusundaki tüm arayışların merkezinde...
Rekabet Hukukunda İhtiyati Tedbir: Türk Rekabet Kurulu’nun Perakendeciler, WhatsApp ve Trendyol Kararları