Previous Page  209 / 375 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 209 / 375 Next Page
Page Background

İ Ş HUKUKU

195

İş Hukukunda İbra Sözleşmeleri

*

İbra, alacak ve borcu doğrudan doğruya ve kesin olarak ortadan kaldır-

maktadır. Tam ibrada borcun tamamı, kısmi ibrada ise borcun ibra edilen

kısmı sona ermektedir. Bunun sonucu olarak da, borçlu borcundan kısmen

ya da tamamen kurtulmaktadır.

İbra sözleşmesi, İş Kanunu ve Borçlar Kanunu’nda düzenlenmediği

halde özellikle iş hukuku uygulamasında önemli bir yere sahiptir. İbra söz-

leşmesi, gerek öğretide ve gerekse Yargıtay uygulamasında borcu sona er-

diren hallerden birisi olarak kabul edilmektedir.

Yargıtayca ibranın tam bir tanımı yapılmaksızın daha çok hakkı orta-

dan kaldıran bir belge olduğu üzerinde durulmuştur. Uygulamada ibrana-

me, ibra belgesi, ibra senedi, ibra sözleşmesi gibi çeşitli adlarla düzenlen-

mekte, ancak içerik olarak bazen bir başka sözleşme, feragat, sulh sözleş-

mesi, menfi borç ikrarı veya bir ödeme makbuzu niteliğini taşımaktadır.

İş hukuku açısından gerçek bir ihtiyaca cevap verdiği tartışmasız olan

ibra sözleşmesinin kanunlarda düzenlenmeyişi önemli bir eksikliktir. Bu

eksiklik zorunlu olarak içtihatlarla doldurulmaya çalışılmıştır.

İş hukuku uygulamasında ibranın yaygın olarak başvurulan bir yol ol-

duğu söylenebilir. Daha çok ibraname olarak adlandırılmakta ve işçinin

tek taraflı olarak imzalayıp işverene verdiği bir belge şeklinde düzenlen-

mektedir.

Yargıtay’ın tutarlı görüşüne göre, işçi, emeği karşılığında aldığı ücret

ve diğer parasal hakları ile kendisinin ve ailesinin geçimini temin etmek-

tedir. Bu açıdan bakıldığında bir işçinin nedensiz yere işvereni ibra etmesi

hayatın olağan akışına uygun düşmemektedir. İş hukukunda ibra sözleş-

meleri dar yorumlanmalı ve borcun asıl sona erme nedeni ifa olarak ele

alınmalıdır. Borcun tatmin edilemeyen sona erme şekillerinden biri olan

ibra sözleşmelerine iş hukuku açısından sınırlı biçimde değer verilmelidir.

İbra sözleşmesinin etki alanı geçmişteki bir döneme aittir. Diğer bir

deyişle, bu belgeler hukuki nitelikleri yönünden geçmişe yönelmişlerdir.

Gelecekteki bir hak ibra sözleşmesinin konusuna girmemektedir. Buna

göre ilerde ortaya çıkacak olan bir alacakla ilgili olarak şimdiden bir ibra

sözleşmesi düzenlenmesi olanaksızdır.

*

 Kasım 2010 tarihli Makale