Anonim Şirketlerde Sermayenin Kaybı
*
Av. Tuna Çolgar
Giriş
Bir anonim şirketin finansal durumunun bozulması halinde şirke-
tin sermayesinin ne duruma geldiği, yani zararların sermayeyi ne ölçü-
de etkilediği önem taşımaktadır. Finansal durumunun bozulması zarar-
ların sermayeyi belirli ölçülerde karşılıksız bırakması, diğer bir deyiş-
le sermaye kaybı veya şirketin aktiflerinin borç ve yükümlülükleri kar-
şılayamaması, yani borca batıklık sonuçlarını doğurabilir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (“TTK veya Kanun”) ano-
nim şirkette sermaye kaybı ve borca batıklık halinde alınacak tedbirle-
ri düzenleyen hükümlerin esas amacı, sermaye şirketlerinde alacaklıla-
rın temel güvencesini oluşturan şirket sermayesinin tam olarak teşek-
külünün ve korunmasının sağlanmasıdır.
Sermayenin ortaklık sona erinceye kadar muhafazasını amaçlayan
en önemli ve en çok tarşılan düzenlemeye, TTK m. 376/1 ve TTK m.
376/2 hükümlerinde rastlanmaktadır. TTK m. 376, şirketin finansal du-
rumunun bozulduğu hallerde alınması gereken tedbirleri düzenler. Söz
konusu hükmün ilk iki fıkrası, sermayenin belirli oranlarda kaybedil-
mesi halinde yönetim kurulunun görevlerini düzenlediğinden sadece
bu iki fıkra sermayenin korunmasına ilişkindir. Üçüncü fıkrada ise şir-
ketin borca batık olması, bir diğer ifadeyle aktiflerin borçları karşıla-
yamama ihtimali düzenlenmiştir.
Gerek sermaye kaybı gerekse borca batıklık halinde yapılacak iş-
lemler yönetim kuruluna vazife olarak yüklenmiştir. Ek olarak, kanun-
da borca batıklık durumunun varlığında mahkemeye bildirimde bulu-
nulması, yönetim kurulunun devredilemez görev ve yetkileri arasında
sayılmıştır.
10
HUKUK POSTASI 2015
*
Eylül 2015 tarihli Makale