Türk Rekabet Hukuku Çerçevesinde
Distribütörlük Sözleşmeleri
*
Av. Naciye Yılmaz
Giriş
4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“Rekabet
Kanunu”) 4. maddesi “
belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğru-
dan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama
amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte
olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birlik-
lerinin bu tür karar ve eylemleri
” yasaklar. Teşebbüslerin dikey anlaş-
malar yoluyla, ilgili pazardaki rekabeti engellemesi ya da kısıtlaması
sonucunu doğurabilecek işbirlikleri içine girmeleri mümkündür.
2003/3 ve 2007/2 sayılı Rekabet Kurulu Tebliğleri ile Değişik 2002/2
sayılı Dikey Anlaşmalara İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği’nin (“2002/2
sayılı Tebliğ”) 2. maddesi “dikey anlaşma” tanımına yer vermektedir.
2002/2 sayılı Tebliğ’e göre dikey anlaşma; “
üretim veya dağıtım zinci-
rinin farklı seviyelerinde faaliyet gösteren iki ya da daha fazla teşeb-
büs arasında belirli bir mal veya hizmetin alımı, satımı veya yeniden
satımı amacıyla yapılan anlaşma
” olarak ifade edilir. Bu kapsamda,
dağıtım ve tedarik anlaşmalarının dikey anlaşma kapsamına girdiği ka-
bul edilmektedir. Bu Hukuk Postası Makalesi’nde Türk Rekabet Huku-
ku kapsamında distribütörlük sözleşmelerinde sıklıkla rastlanan dü-
zenlemelerin bir kısmı ele alınır.
Münhasırlık
Genel itibariyle münhasırlık, bir kişi ya da teşebbüse, sınırları ta-
nımlanmış bir bölgede ya da bir müşteri grubu için ticari faaliyette bu-
lunma imtiyazı tanınmasıdır. Distribütörlük sözleşmeleri açısından ise
münhasırlık, distribütörün üreticiye karşı üstlenmiş olduğu yükümlü-
98
HUKUK POSTASI 2015
*
Nisan 2015 tarihli Makale