nin son beş yıllık faaliyeti sonucu elde ettiği net karın ortalamasını al-
maktır. Eğer sözleşme beş yıldan az devam etmişse, bu takdirde tüm
faaliyet döneminin ortalaması dikkate alınmalıdır.
TTK özel olarak acentenin (incelediğimiz durumda, münhasır dist-
ribütör) sözleşmeyi feshetmesi veya üretici şirketin haklı bir sebebe da-
yanarak sözleşmeyi feshetmesi halinde, acentenin denkleştirme iste-
minde bulunmaya hak kazanamayacağını belirtir. Denkleştirme iste-
minden önceden feragat TTK uyarınca kabul edilmemektedir ve tazmi-
nat talebinin sözleşmenin sona ermesinden itibaren bir yıl içinde ileri
sürülmesi gerekmektedir.
Denkleştirme tazminatının koşullarının oluştuğunu kanıtlama yü-
kü distribütördedir. Distribütör yeterli delil getiremediği takdirde
denkleştirme tazminatı talep etme hakkını kaybeder.
Denkleştirme tazminatının dışında distribütörün, TTK’nın 121.
Maddesinin hükümlerine dayanarak, distribütörlük sözleşmesinin hak-
lı bir sebep olmadan veya üç aylık ihbar süresine uymaksızın feshi so-
nucu meydana gelen fiili zararı tazmin edilmelidir.
Türk Rekabet Hukuku Uyarınca Distribütörlük
4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“Rekabet
Kanunu”) 4. Maddesi teşebbüsler arası kısıtlayıcı anlaşmaların, teşeb-
büs birliklerinin bu tür kararlarının ve uyumlu eylemlerin esaslarını
saptamaktadır. İlgili madde “Belirli bir mal veya hizmet piyasasında
doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtla-
ma amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nite-
likte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs
birliklerinin bu tür karar ve eylemleri hukuka aykırı ve yasaktır” de-
mektedir.
Rekabet Kanunu’nun 4. Maddesi hem yatay hem dikey anlaşmala-
ra uygulanır. Dikey anlaşmalar üretim zincirinin farklı seviyelerinde
faaliyet gösteren teşebbüsler arasındaki tarafların ürünlerinin veya hiz-
metlerinin alım, satım ve yeniden satımıyla ilgili anlaşmalar olarak ta-
nımlanır. Bu sebeple Türk rekabet hukuku tahtında distribütörlük söz-
leşmeleri dikey anlaşma olarak nitelendirilir ve Madde 4’te bulunan
yasak, distribütörlük sözleşmelerine sözleşme amacı veya sonucu ola-
rak rekabetin kısıtlanması öngördüğü ölçüde uygulanabilir.
BORÇLAR HUKUKU
277