Previous Page  212 / 440 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 212 / 440 Next Page
Page Background

HUKUK POSTASI 2011

198

olduğu ortaya çıkmışsa, kefil alacaklıya yazılı bir bildirimde bulunarak,

borç doğmadığı sürece

her zaman kefalet sözleşmesinden dönebilir. An-

cak bu durumda, kefil, alacaklının kefalete güvenmesi sebebiyle uğradığı

zararı gidermekle yükümlü olacaktır.

Uygulama Alanı

Yukarıda açıklanan hükümlerin yanı sıra, kefalete ilişkin düzenle-

melerin sözleşme hukuku bakımından en önemli yansıması YBK 603.

madde düzenlemesinin sonucu olacaktır.

“Uygulama Alanı” başlıklı maddede “kefaletin şekline, kefil olma

ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin hükümler, gerçek kişilerce, kişisel gü-

vence verilmesine ilişkin olarak başka ad altında yapılan diğer sözleşme-

lere de uygulanır.” denilmektedir.

Söz konusu düzenleme gereğince, YBK’nın kefaletin şekline, kefil

olma ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin yukarıda belirtilen ve emredici

düzenlemeler içeren hükümleri,

gerçek kişiler tarafından verilen

garanti,

borca katılma, kredi emri (YBK m.516 vd.) için de geçerli olacaktır.

Garanti Sözleşmeleri

Garanti sözleşmeleri, garanti verenin temel ilişkideki borçtan bağım-

sız olarak, borçlunun edimine ilişkin sorumluluk üstlendiği sözleşmeler-

dir.

Garanti sözleşmesi, Borçlar Kanunu’nun (“BK”) 110. maddesi uya-

rınca, üçüncü kişinin fiilini taahhüt olarak nitelendirilmektedir. Bu taah-

hüt, garantöre, temel ilişkideki borçtan bağımsız olarak borçlunun edimi

için sorumlu olmayı yükümlülüğü getirmekte

6

5

ve asıl edimin yerine geti-

rilmemesi halinde sözleşmenin diğer tarafın (alacaklı) bu sebep uğradığı

zarar ziyan tazminini gerektirmektedir.

BK uyarınca, garanti sözleşmesi belirli bir süre için de belirsiz süreli

olarak da oluşturulabilir. Garanti sözleşmenin belirli süresi olması ve ala-

caklının bu süre içinde ifa için garantöre başvurmaması halinde, alacaklı

ödeme için garanti sözleşmesine dayanamaz. Garanti sözleşmenin süresiz

5 

Tandoğan

, a.g.e, s.804.