210 / 440
HUKUK POSTASI 2011
196
şartları bakımından olduğu gibi, eşin rızası yalnızca sözleşmenin imza
aşamasında değil, sonradan yapılan ve kefaletin sonuçlarını ağırlaştıran
her türlü değişiklik için de gerekmektedir.
YBK’nın düzenlemesine göre, mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı
var ise veya yasal olarak ayrı yaşama hakkının doğmuş ise, diğer eşin
rızasının alınmasına gerek bulunmamaktadır. Bu haller dışında, eşin rıza-
sının alınması gerekmektedir.
Sorumluluğun Kapsamı
YBK’nın 589. maddesi uyarınca, “
kefil, her durumda kefalet söz-
leşmesinde belirtilen azamî miktara kadar sorumludur
”. Burada açıkça
düzenlenmiş olmasına rağmen, bu hüküm uygulamada kabul gören bir
hüküm olması sebebiyle kural bakımından önemli bir değişiklik oluştur-
mamaktadır.
Kefalet sözleşmeleri bakımından kefilin sorumluluğu konusunda
YBK ile getirilen önemli bir diğer değişiklik 589. maddede yer alan “
söz-
leşmede açıkça kararlaştırılmamışsa kefil, borçlunun sadece kefalet söz-
leşmesinin kurulmasından sonraki borçlarından sorumludur
” düzenle-
mesidir. Buna göre, kefil, kefalet sözleşmesinin imzaladığı tarihten önce
mevcut olan borçlardan dolayı sorumlu olmayacaktır.
YBK ile getirilen diğer bir önemli hüküm ise, işbu madde ile getirilen
kefilin, asıl borç ilişkisinin hükümsüz hâle gelmesinin sebep olduğu za-
rardan ve ceza koşulundan sorumlu olacağına ilişkin anlaşmaların kesin
hükümsüzlüğüne ilişkin düzenlemedir.
Müteselsil Kefalette İfada Gecikmiş Olma
Müteselsil kefalet bakımından, BK 487. maddesinde yer alan asıl
borçluya başvurmadan ve mevcut rehinleri paraya çevirmeden müteselsil
kefile başvurabilme imkânı doktrinde kefalet sözleşmelerinin talilik özel-
liğini zedelediği şeklinde eleştirilmektedir.
4
3
3
Özen, Burak
; Kefalet Sözleşmesi, İstanbul, 2008, s.230; Tandoğan, Haluk; Borçlar Hukuku
– Özel Borç İlişkileri, Vedat Kitapçılık İstanbul 2010, 5inci Tıpkıbasım, s.770.