tışmalıdır. Günümüzde ise uluslararası tahkimde gizliliğin tartışmaya
açılması, hatta tamamen önemsenmemesi ve böyle bir yükümlülüğün
bulunmadığının kabul edilmesi yönünde bir eğilim bulunmaktadır.
Özellikle de kamu kurumlarının taraf olduğu uyuşmazlıklarda, tahkim
kapsamında sunulan ve normal şartlar altında söz konusu kurumun ka-
muya açıklamış olması ve kamusal bilgi niteliğini kazanması gereken
bilgiler
2
, tahkimin zımnen gizliliği kapsamında korunmaz. Tahkimde
görülen bu eğilim yersiz değildir. Zira tahkimde gizlilik söz konusu ol-
duğunda, tarafların gizlilikteki menfaati ile kamunun şeffaflıktaki
menfaati arasında bir çatışma ortaya çıkar.
Tarafların, tahkim önünde görülen bir uyuşmazlığın bulunmasının,
tahkim sürecinde sunulan herhangi bir bilginin veya tahkimin sonuçla-
rının gizliliğinde önemli menfaati bulunabilir. Tahkimde gizlilik, taraf-
ların ticari sırlarının korunmasına ve itibarlarının zarar görmesine en-
gel olmaya hizmet eder. Bu bağlamda kolaylıkla tahkimin, tarafların
iradesine tabi olduğu ileri sürülebilir. Uyuşmazlığın da esasen tarafla-
rı ilgilendirdiği, dolayısıyla tarafların menfaatinin münhasıran dikkate
alınması gereken menfaati oluşturduğu savunulabilir.
Buna karşın her ne kadar bir uyuşmazlık, temelde öncelikle taraf-
larını ilgilendirse de, içtihada, tahkim kararlarına erişim, tahkimin ge-
lişimi ve tahkime katılan hakem, vekil ve tarafların yetişmesi ve eğiti-
mi için çok büyük önem taşır. Keza, şeffaflık ile tutarsızlıkların önüne
geçilebilir ve tahkimin öngörülebilir olması sağlanabilir
3
. Hakem ka-
rarları ile içtihadın oluşması halinde bundan hem taraflar hem de tah-
kime katılan uzmanlar (hakemler, taraf vekilleri de dâhil olmak üzere)
faydalanır. Nitekim hâlihazırda uygulanan tahkim kurallarından bazı-
ları, hakem kararlarının açıklanması sürecini düzenler. İçtihadın ve
tahkimin gelişiminden öte bir takım başkaca kamusal menfaatler de
söz konusu olabilir. Özellikle de bir kamu kurumunun tahkim yargıla-
masında görülen bir uyuşmazlığa taraf olması halinde şeffaflık önem
kazanır. Yukarıda bahsi geçen örnekte, bilginin kamuya açıklanmasın-
TAHKİM
181
menin gizlilik yükümlülüğünün sınırının çizilmesi gerektiği hükmüne vardığı
Ali Shipping
Corporation v “Shipyard Trogir”
kararı ve tarafların gizlilik yükümlülüklerinin kabul edildiği
John Froster Emmott v Michael Wilson & Partners Limited
kararı.
2
Redfern and Hunter on International Arbitration, para. 2.152 ila para. 2.157.
3
Bkz.
Stefano Azzali,
Confidentiality vs. Transparency In Commercial Arbitration: A False
Contradiction To Overcome,
http://blogs.law.nyu.edu/transnational/2012/12/confidentiality-vs-transparency-in-commercial-arbitration-a-false/ (erişim tarihi 27 Nisan 2015).