hiplerinin haklarının ihlal edilmesinin engellenmesi olduğu belirtilir.
Pay sahiplerinin mali haklarının ihlali de anonim şirketin haklı sebep-
lerle feshine yol açan sebepler arasında sayılabilir.
Anonim şirketlerde pay sahiplerinin haklarının ve menfaatlerinin
dengede tutulması bakımından, pay sahiplerinin bilgi alma ve incele-
me hakları önemli yer tutar. Bilgi alma ve inceleme hakkı olmaksızın
pay sahiplerinin ortaklıktaki menfaatlerinin korunması ve ortaklığın
gidişatı hakkında bilgi almaları mümkün olmaz. Pay sahiplerinin bilgi
alma hakkının sistematik reddi, örneğin şirket belgeleri ve kayıtlarını
inceleme hakkının etkin bir şekilde kullanılamaması, şirket hesapları-
nın daha ayrıntılı olarak kontrol edilmesi yönündeki taleplerin redde-
dilmesi gibi hususların da haklı sebep oluşturduğu söylenebilir.
Bilindiği üzere sermaye şirketi olan anonim şirketlerde, pay sahip-
lerinin kişisel ilişkileri şahıs ortaklıkları kadar önemli değildir. Ancak
buna rağmen, özellikle payları birçok ortak arasında dağılmış durum-
da olmayan, kapalı anonim şirketler bakımından pay sahipleri arasın-
daki kişisel ilişkilerin şirket işleyişinde önemli rol oynayabileceği göz
ününde bulundurulmalıdır. Bu nedenle hakimin önüne gelen olayın
özelliklerine göre, istisnai olarak ya da diğer haklı sebeplerle birlikte,
kişisel sebepleri de ortaklığın haklı sebeplerle feshine ve en azından
davacı pay sahiplerinin ortaklıktan çıkarılmasına karar verirken dikka-
te alabileceği düşünülebilir.
İstem ve Mahkemenin Hükmedebileceği Çözümler
TTK m. 531 uyarınca davacı, mahkemeden anonim şirketin haklı
sebeple feshini isteyebilir. Ancak haklı sebeplerin bulunması halinde
dahi mahkeme şirketin feshine karar vermek zorunda değildir. Anonim
şirketin haklı sebeplerle feshinin, istisnai bir çözüm yolu olması ve şir-
ketin tüzel kişiliğine son vermesi nedenleriyle, son çare olarak uygulan-
ması gerektiği tartışmasızdır. Bunun için mahkeme öncelikle haklı ne-
denleri ortadan kaldıracak diğer çözüm yollarına başvurmalı, eğer bun-
lardan sonuç alınamayacaksa veya böyle çözümler yoksa ancak son ça-
re olarak ortaklığın feshine karar vermelidir. Bu yaklaşım usul ekono-
misi açısından ve şirketin devamlılığı bakımından da daha yerinde olur.
TTK m. 531 uyarınca mahkeme davacı pay sahiplerine, paylarının
karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenip davacı pay
TİCARET HUKUKU
55