Previous Page  26 / 489 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 26 / 489 Next Page
Page Background

le yetkili olmayan yönetim kurulu üyelerini veya şirkete hizmet akdi ile

bağlı olanları, sınırlı yetkiye sahip ticari vekil veya diğer tacir yardım-

cıları olarak atayabilecektir. Yönetim kurulunun bu tasarrufu ve atanan

kişilerin görev ve yetkileri, 367nci maddeye göre hazırlanacak iç yöner-

gede açıkça yansıtılacaktır. TTK’nın 371nci maddesine yapılan bu ek-

leme ile şirketin temsili bakımından yetki sınırlaması düzenlemesi ge-

tirmek isteyen, fakat bu sınırlamayı imza sirkülerine yansıtamayan şir-

ketler için yeni bir imkân tanınmaktadır. Şirketin temsilinde yetki sınır-

laması veya sınıflaması yapmak isteyen şirketler, bu tasarruflarını tescil

ve ilan edilen bir iç yönerge ile hayata geçirebileceklerdir. Kanun koyu-

cu, bu şekilde düzenlenmiş olan iç yönergenin tescil ve ilanı zorunlu tu-

tularak iç yönergeye bir ispat aracı niteliği kazandırmaktadır.

Bu noktada sicil kayıtlarının olumlu fonksiyonundan bahsetmek

gerekir. TTK 371nci maddeye yukarıda belirtilen 7nci fıkranın eklen-

mesi ile temsilin konu yönünden veya parasal limitlerle sınırlamasının

ve atanacak yetkililerin iç yönergede açıkça düzenlenerek tescil ve ilan

edilmesi, şirketin üçüncü kişilerle gerçekleştireceği işlemlerle bağlı ol-

ması veya işlemi gerçekleştiren temsilcisine rücu hakkı açısından

önem taşımaktadır. Kanaatimizce, bu yeni düzenleme ile yönetim ku-

rulu kararı ve yönetim kurulu kararına istinaden tescil ve ilan edilen iç

yönerge ile temsile yetkili olmayan yönetim kurulu üyeleri veya şirke-

te hizmet akdi ile bağlı olanlar arasından atanmış olan sınırlı yetkiye

sahip ticari vekil veya diğer tacir yardımcılarının şirket adına üçüncü

kişilerle yapacakları işlemlerde, işlemin tarafları, sicil kayıtlarının

olumlu fonksiyonu dolayısıyla iç yönergeyle getirilen sınırlamalar ile

bağlı olacaklardır. Fakat yine de herhangi bir uyuşmazlığın doğmasını

engellemek için şirketin yetki dağılımı ve sınırlamalarının yer aldığı

yönetim kurulu kararı ve iç yönergenin ilan edildiği ticaret sicil gaze-

tesinin, gerçekleştirilen işlemler sırasında karşı tarafla paylaşılması ve

sicil kayıtlarının olumlu fonksiyonu yanında, müspet vukuf ilkelerin-

den de yararlanılması tavsiye edilmektedir.

TTK 371inci maddeye eklenen 7nci fıkra ile “şirket temsilcileri”

ve “temsile yetkili olmayan yönetim kurulu üyeleri veya şirkete hizmet

akdi ile bağlı olanlar” ayrımına gidilmesinin nedeni TTK’nın gerekçe-

sinde karşımıza çıkmaktadır. TTK’nın 367nci maddesinin gerekçesin-

de açıklandığı üzere TTK yönetim hakkı ile temsili yetkisini birbirin-

den ayırmıştır. Bu durumda yönetim kurulu içerisinde üyeler yürütme

10

HUKUK POSTASI 2014