BORÇLAR HUKUKU
223
vaadi sözleşmesi de aynı şekilde yapılır. Ancak devir vaadi sözleşmesinin
borç doğurması için kalan tarafın izin vermesi gerekmez
5
.
Üç taraflı sözleşmelerde herhangi bir tartışmaya yol açmayan TBK
m. 205 hükmünün, iki taraflı anlaşma ve kalan tarafın onayı halinde na-
sıl uygulanacağı tartışma konusudur. Zira TBK m. 205/2, devreden ve
devralan arasındaki sözleşmenin devir sözleşmesi hükümlerine tabi oldu-
ğunu düzenler. Kalan tarafın onayı bakımından bir boşluk vardır. Kalan
tarafın onayının da devredilen sözleşmenin şekline tabi olmasının kabul
edilmesi halinde pratikte zorluklar çıkabilir. Örneğin tapuda resmi şekle
tabi bir sözleşmenin devreden ve devralan arasındaki sözleşme ile dev-
redilmesi halinde, onay veren kalan tarafın ayrıca tapuda işlem yapması
gerekebilecektir. Ancak böyle bir işlem Tapu Sicil Tüzüğü’nde tanımlı
değildir. Nitekim doktrinde de bu onayın hukuksal sonuca yönelik bir
irade açıklaması olduğu, bu nedenle geçerlilik şekline tabi olmadığı, an-
cak senetle ispat kuralının göz önünde bulundurulması gerektiği kabul
edilmektedir
6
.
Devir Sözleşmesinin Hükümleri
Devir sözleşmesi ile devralan taraf, tüm hak ve yükümlülükleri ile
devredenin yerine geçer. Ancak bu taraf değişikliği haricinde sözleşme-
nin tüm hükümleri değişmeden kalır. Yeni taraf, halefinin tüm hakları-
nı devralır, tüm borçlarını yüklenir ve yenilik doğuran haklarını (edimi
seçme, vade tayini, dönme gibi) haizdir. Bu kapsamda, devreden tarafın,
devirden önce sözleşmeyi ihlal etmesi halinde tazminat borcu doğduysa,
devralan bu borcu da üstlenmiştir
7
.
Doktrinde sözleşmenin devrinin sebepten soyut bir işlem olduğu ka-
bul edilmektedir. Bu görüş uyarınca, doğrudan devir sözleşmesini etkile-
yen bir geçersizlik veya sakatlık olmadıkça, devir sözleşmesinin akdedil-
mesinin altında yatan hukuki sebebin hükümsüz olması devri otomatik
olarak geçersiz kılamaz. Ancak bizatihi devir sözleşmesinde bir hüküm-
5
Bununla beraber, devir vaadi sözleşmesine taraf olan müstakbel devredenin kalan tarafın
onay vermeyeceğini öngörememekte kusuru olması halinde borca aykırılığın söz konusu ola-
cağı kabul edilmektedir.
Oğuzman/Öz
, s. 601.
6
Oğuzman/Öz
, s. 600;
Kılıçoğlu
, s. 811.
7
Oğuzman/Öz
, s. 603.