HUKUK POSTASI 2011
52
temini düzenlemesidir. ŞBSA, tahvil veya benzeri borçlanma araçlarının
alacaklılarının şirketin pay sahiplerine dönüşmelerini amaçlayan ve bu
yolla şirkete sermaye sağlayan bir sermaye artırımı şeklidir. ŞBSA’da,
sermaye, ortakların yeni sermaye taahhüdü yoluyla değil, değiştirme ve
alım hakkı sahiplerinin bu haklarını kullanmalarıyla gerçekleşir. Böylece,
söz konusu artırım şekli, sermayenin belirli olması ilkesine istisna oluş-
turur.
Yeni TTK m. 463/1 uyarınca, ŞBSA’nın gerçekleştirilebilmesi için,
esas sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunması ve GK’nın da yine bu
yönde bir karar alması gerekir. Esas sözleşmede yer alması gereken hü-
küm, yapılacak tüm ŞBSA’ları kapsayacak genişlikte değil, belirli bir
ŞBSA’ya ilişkin olmalıdır. ŞBSA’ya dayanak oluşturacak esas sözleşme
maddesi, ŞBSA’nın itibari değeri, payların sayısı ve türleri, değiştirme
veya alım hakkından yararlanabilecek gruplar gibi ayrıntıları içerir. De-
ğiştirme ve alım haklarını kullanabilecek kişiler, şirket alacaklıları veya
çalışanlarıdır.
Yeni TTK’da düzenlenen değiştirme veya alım hakkı, yenilik do-
ğurucu bir haktır. Bunun anlamı, hak sahiplerinin tek taraflı iradeleriy-
le ve irade beyanının şirkete ulaşması ile değiştirme veya alım haklarını
kullanabilmeleridir. Sermaye, yenilik doğurucu hakkın kullanılması ile
sermaye borcunun takas veya ödeme yoluyla yerine getirildiği anda ken-
diliğinden artar.
Yeni TTK, istisnai nitelikte olan bu sermaye artırımı yolu için bir sı-
nır öngörür. Yeni TTK m. 464 uyarınca, şartlı olarak artırılan sermayenin
toplam itibarî değeri sermayenin yarısını aşamaz.
ŞBSA kurumunun işletilmesinde Yeni TTK, mevcut pay sahipleri
ve değiştirme veya alım hakkı sahiplerini koruyucu hükümler öngörür.
Yeni TTK m. 466 uyarınca, değiştirme veya alım hakkını içeren senetler
ihraç edildiğinde, bunlar ilk önce mevcut pay sahiplerine önerilir. Böy-
lece, şirketin mevcut pay sahiplerinin hak kaybına uğraması engellenir.
Öte yandan, Yeni TTK m. 467 uyarınca, nama yazılı payları iktisap etme
hakkını elde etmiş olan alacaklılar veya çalışanların, bu payların devri-
nin sınırlandırılmış olduğu gerekçesiyle, söz konusu hakları kullanmala-
rı engellenemez. Ancak bu konu, esas sözleşmede ve izahnamede saklı
tutulabilir.