

T İ CARET HUKUKU
71
Yeni Yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden önce edilen taşınmazların
ve sınırlı aynî hakların şirket ana sözleşmesinde belirtilen faaliyet konuları
çerçevesinde kullanılıp kullanılmadığı Yeni Yönetmelik uyarınca değer-
lendirilir.
Sonuç
Eski Yönetmeliğin eleştirilen pek çok yönünün yapılan değişikliklerle
düzeltildiği görülüyor. Öncelikle, yabancı yatırımcı kavramının tanımı ve-
rilerek, doğabilecek karışıklıklar önlendi. Taşınmaz mal ediniminin şirket
ana sözleşmesinde belirtilen faaliyet konularına uygunluğunun denetlen-
mesi sisteminden vazgeçildi, şirketten bu yönde alınan taahhüt yeterli gö-
rüldü. Başvurunun herhangi bir basamağında inceleme yapması öngörülen
kurumlara bir süre sınırı getirildi ve böylece işlemlerin keyfi uzamasının
önüne geçildi. Ayrıca başvuru sırasında istenecek belgelerin sınırlı ola-
rak sayılmasıyla farklı uygulamalar önlendi. Bu yeni hükümlerin, farklı
Valiliklerin uygulamasında bir yeknesaklık sağlanması kaydıyla, yabancı
yatımcıların taşınmaz mal ve sınırlı aynî hak kazanımlarını önemli ölçü-
de kolaylaştıracağını ve hızlandıracağını düşünüyorum. Ancak, konunun
önemi ve özellikle tasfiyeye ilişkin hüküm ve sonuçları dikkate alındığında
Kanunla düzenlenmesi daha uygun ve hukuk güvenliği açısından daha ye-
rinde olurdu. Sonuç olarak Anayasa Mahkemesinin DYYK m. 3/d’yi iptal
kararı üzerine doğan bir boşluğun kanun yapma tekniği açından Yönetme-
likle değil yine bir kanun hükmüyle doldurulması gerekirdi.