T İ CARET HUKUKU
47
-
Yönetim kurulu veya denetçilerde açılan üyeliklere atama yapıla-
maması ve bu nedenle nisap oluşmaması;
-
Nisap yokluğu nedeniyle organın devamlı bir şekilde çalışamaması;
Yönetim kurulu düzenli olarak toplandıktan sonra, toplantıda karar ni-
sabı oluşmaması veya karara bazı üyelerin muhalif kalması “organsızlık”
olarak nitelendirilmez.
Yönetim kurulunun hiç toplanamaması veya toplanıp da karar alama-
masına uygulamada “kilitlenme” denir. Kilitlenme konusunda genellikle
şirket ana sözleşmesinde veya ortaklar sözleşmesinde özel düzenlemeler
bulunur. Emredici hükümlere aykırı olmadıkları sürece, sözleşme özgür-
lüğü ilkesi çerçevesinde tarafların ortak iradelerini yansıtan bu hükümlere
üstünlük tanınır. Kilitlenme konusunda tarafların bir düzenlemesi yoksa,
kilitlenmenin “organsızlık” seviyesine ulaşabilmesi için uzunca bir süre
devam etmesi ve şirketin çalışamaz duruma gelmesi gerekir. Hangi sürenin
“uzunca” sayılacağı somut olayın özellikleri dikkate alınarak belirlenir.
Ortaklar Arası Uyuşmazlıklar Kayyum Atanmasını Gerektirmez
Ortaklar arası uyuşmazlıklar veya farklı ilişkilerden doğan anlaşmaz-
lıklar hiçbir şekilde kayyum tayinini gerektirmez. Ortakların her konuda
aynı fikirde olmaları beklenemez. Kimisi bir yatırımı desteklerken, kimisi
de karşı çıkabilir. Ancak bu tür fikir ayrılıkları kayyum atanmasını haklı
göstermez.
Anonim şirketin temsil ve yönetiminde bir zafiyet olsa dahi durum
böyledir. Örneğin yönetim kurulunun şirketi iyi yönetemediği, temsil ede-
mediği, ortaklığı zarara uğrattığı veya şirketin beklenen kârlılığa ulaşama-
dığı iddialarında da kayyum tayin edilemez. Şirketin yönetim ve temsili
yönetim kuruluna aittir. Ortaklar bu yönetim ve temsilden mutlu olmadık-
larında TTK gerekli çareleri öngörür. Yönetim kurulu üyeleri azledilerek
yerlerine yenileri seçilebilir ve koşulları varsa yönetim kurulu üyelerinin
sorumluluğuna gidilebilir. Ancak “yönetim beceriksizliği” kayyum atan-
ması için haklı neden oluşturmaz.
Yönetimin devamlılığını sağlayamayan ortakların şirketin feshi veya
denetim kurullarının işletilerek şirketin çıkarlarına en uygun yönetim bi-
çiminin temini yerine, kamusal müdahale ile şirketin kayyum tarafından
idare edilmesini istemeleri doğru değildir.