Previous Page  61 / 375 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 61 / 375 Next Page
Page Background

T İ CARET HUKUKU

47

-

Yönetim kurulu veya denetçilerde açılan üyeliklere atama yapıla-

maması ve bu nedenle nisap oluşmaması;

-

Nisap yokluğu nedeniyle organın devamlı bir şekilde çalışamaması;

Yönetim kurulu düzenli olarak toplandıktan sonra, toplantıda karar ni-

sabı oluşmaması veya karara bazı üyelerin muhalif kalması “organsızlık”

olarak nitelendirilmez.

Yönetim kurulunun hiç toplanamaması veya toplanıp da karar alama-

masına uygulamada “kilitlenme” denir. Kilitlenme konusunda genellikle

şirket ana sözleşmesinde veya ortaklar sözleşmesinde özel düzenlemeler

bulunur. Emredici hükümlere aykırı olmadıkları sürece, sözleşme özgür-

lüğü ilkesi çerçevesinde tarafların ortak iradelerini yansıtan bu hükümlere

üstünlük tanınır. Kilitlenme konusunda tarafların bir düzenlemesi yoksa,

kilitlenmenin “organsızlık” seviyesine ulaşabilmesi için uzunca bir süre

devam etmesi ve şirketin çalışamaz duruma gelmesi gerekir. Hangi sürenin

“uzunca” sayılacağı somut olayın özellikleri dikkate alınarak belirlenir.

Ortaklar Arası Uyuşmazlıklar Kayyum Atanmasını Gerektirmez

Ortaklar arası uyuşmazlıklar veya farklı ilişkilerden doğan anlaşmaz-

lıklar hiçbir şekilde kayyum tayinini gerektirmez. Ortakların her konuda

aynı fikirde olmaları beklenemez. Kimisi bir yatırımı desteklerken, kimisi

de karşı çıkabilir. Ancak bu tür fikir ayrılıkları kayyum atanmasını haklı

göstermez.

Anonim şirketin temsil ve yönetiminde bir zafiyet olsa dahi durum

böyledir. Örneğin yönetim kurulunun şirketi iyi yönetemediği, temsil ede-

mediği, ortaklığı zarara uğrattığı veya şirketin beklenen kârlılığa ulaşama-

dığı iddialarında da kayyum tayin edilemez. Şirketin yönetim ve temsili

yönetim kuruluna aittir. Ortaklar bu yönetim ve temsilden mutlu olmadık-

larında TTK gerekli çareleri öngörür. Yönetim kurulu üyeleri azledilerek

yerlerine yenileri seçilebilir ve koşulları varsa yönetim kurulu üyelerinin

sorumluluğuna gidilebilir. Ancak “yönetim beceriksizliği” kayyum atan-

ması için haklı neden oluşturmaz.

Yönetimin devamlılığını sağlayamayan ortakların şirketin feshi veya

denetim kurullarının işletilerek şirketin çıkarlarına en uygun yönetim bi-

çiminin temini yerine, kamusal müdahale ile şirketin kayyum tarafından

idare edilmesini istemeleri doğru değildir.