Bu doğrultuda bir başka örnek ise Turkcell kararıdır, bu kararın ko-
nusunu GSM hizmetleri ve mobil pazarlama hizmetleri pazarında hâ-
kim durumda olduğu tespit edilen Turkcell’in mobil pazarlama hizmet-
leri alanında müşterilerini sadece kendisinden hizmet almaya zorlayan
davranışları oluşturur. Kurulun, Turkcell’in rakipleri üzerinde yarattığı
münhasırlığın pazarda dışlayıcı bir etki doğurduğuna bu nedenle hâ-
kim durumun münhasırlık yaratılması sonucu kötüye kullanıldığına ve
idari para cezasına karar verdiği görülür
5
.
Bağlama Anlaşmaları
Bağlama anlaşmaları, RKHK’nun 4. maddesinin f bendinde hük-
me bağlanır. Hâkim durumda bulunan teşebbüs, hâkim durumda bu-
lunduğu ürünün satışını bu ürünle nitelik ve ticari olarak ilgili olmayan
bir başka ürünün de satın alınması şartına bağlaması, bağlanan ürün
pazarında faaliyet gösteren teşebbüslerin alıcılar ile iş yapmasını en-
gelleyeceğinden, fiili münhasırlık yaratır. Bu durum hâkim durumun
kötüye kullanılması olarak kabul edilir.
Kılavuz’da da
bağlama
hâkim durum bulunması halinde bir kötü-
ye kullanma olarak nitelendirilir. Hâkim durumda bulunan teşebbüs
hem dağıtıcıları hem de alıcıları arasındaki ilişkide bağlama anlaşma-
ları yapabilir. Genel olarak bir ürününün satışının bir başka ürünün sa-
tışına bağlanması şeklinde karşımıza çıkar. Bu tür anlaşmaların kötüye
kullanma olarak kabul edilmesi için makul nedenlerin bulunmaması
gerekir. İki ürünün birlikte üretilmesi sonucu ortaya çıkan maliyet
avantajları, birlikte dağıtılmasından doğan taşıma avantajları, kalite ve
güvenlik makul sebepler oluşturabilir
6
.
Ürün bağlama sonucunda teşebbüsler saldırgan rakiplerini piyasa
dışına iterek veya yeni teşebbüslere piyasaya giriş engelleri yaratarak
bir teşebbüsün hâkim duruma gelmesini veya bu konumunu koruması-
nı kolaylaştırır.
220
HUKUK POSTASI 2014
5
23.12.2009 tarih ve 09-60/1490-379 sayılı karar.
6
Örnek karar için bkz: Case C-333/94P Tetra Pak International SA v. Commission (1996) ECR
I-5951,(1997) 4 CMLR 662, p.34-38.