Previous Page  284 / 440 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 284 / 440 Next Page
Page Background

HUKUK POSTASI 2011

270

ile kalan kısım talep edileceğinden, bu kısım için faiz de ancak ıslah tari-

hinden itibaren talep edilebilecektir.

Sonuç olarak kısmi dava, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürür-

lüğe girmesiyle birlikte ekonomik cazibesini yitirip sadece talep konusu-

nun bölünebilir olduğu ve talep konusunun miktarının taraflar arasında

tartışmasız veya açıkça belirli olmadığı durumlarda açılabilecektir.

Topluluk Davası

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile hukukumuza topluluk

davası düzenlemesi girmektedir.

Kanun’un 113. Maddesi şöyledir:

“Dernekler ve diğer tüzel kişiler, statüleri çerçevesinde, üyeleri-

nin veya mensuplarının yahut temsil ettikleri kesimin menfaat-

lerini korumak için, kendi adlarına, ilgililerin haklarının tespiti

veya hukuka aykırı durumun giderilmesi yahut ilgililerin gele-

cekteki haklarının ihlal edilmesinin önüne geçilmesi için dava

açabilir.”

Bu madde uyarınca, birçok kişiyi ilgilendiren ortak menfaatlerin söz

konusu olduğu hallerde, bu menfaatlerin zarara uğraması halinde menfaat

sahibi olan kişilerin tek tek dava açmasının usul ekonomisine aykırılığı

giderilerek, topluluk davası açılması mümkün olacaktır.

Açılan topluluk davası ile davanın sonucundan sadece davayı açan

tüzel kişi değil, o topluluğa dâhil olan, o menfaate veya hakka sahip olan

herkes yararlanacaktır. Topluluk davası sonucunda elde edilen hükmün

daha sonra münferiden açılacak davalarda kullanılması mümkün olacak-

tır.

Sonuç olarak, topluluk davası ile toplumsal yararın ve hakların ko-

runmasına da hizmet edilecektir.

Kaynak:

Pekcanıtez, Özekes, Atalay; HMK Hükümlerine Göre Medeni

Usul Hukuku, 2011.