alacakların fatura veya fatura yerine geçen belgeler ile tevsik edilebilir
bir alacak olması ve (ii) alacağın doğduğu anda bu durumun fatura ve-
ya fatura yerine geçen belgeler ile tevsik edildiğinin faktoring şirketi
veya banka tarafından takip edilmesi gerekir.
Aynı hükmün ikinci fıkrası, mal veya hizmet satışına bağlı olarak
doğacak alacağın devredilebilmesi için gerekli birtakım şartlar öngö-
rür. Bu şartlar aşağıdaki gibidir.
(i) Faktoring şirketleri ve bankaların, müşterileri ile aralarında
doğacak alacağın devrine yönelik bir sözleşme yapmaları ve
bu sözleşmede işin tanımının, alacağın niteliğinin, azami fak-
toring limiti ile ödeme şartlarının açıkça belirtilmiş olması
gerekir.
(ii) Sözleşmedeki doğacak alacağa ilişkin belirtilen hususların,
müşteri ile borçlu arasında imzalanan sözleşme, sipariş for-
mu, proforma fatura veya akreditif belgeleri ile varsa bunlara
ilave olarak doğacak bir alacak olacağını gösteren diğer bel-
gelerle tevsik edilmesi gerekir.
(iii) Borçlu ve müşteri arasında mal veya hizmet satışından kay-
naklanan bir ticari ilişki bulunduğunu ve devre konu alacak-
ların da bu ticari ilişki çerçevesinde doğacağını ispat eden
tüm belgelerin doğruluğunun ve tutarlılığının değerlendiril-
mesi ve belgelendirilmesi gerekir.
(iv) Alacağın doğmasını müteakip düzenlenecek fatura veya fatu-
ra yerine geçen belgelerin kuruluş tarafından müşteriden te-
min edilerek işlem dosyasına eklenmesi gerekir.
Belgelerin Saklanması
Yönetmeliğin 10. maddesi uyarınca, Türkiye’de kurulu faktoring
şirketleri ve bankalar, gerçekleştirdikleri faktoring işlemleri ile ilgili ve
yürüttükleri istihbarat çalışmaları ve incelemeler sonucu elde edilen
bilgi ve belgeleri ilgili kurumun tabi olduğu mevzuatta öngörülen sü-
relerden az olmamak kaydıyla en az beş yıl süreyle saklamakla yüküm-
lüdürler. Bu hükümde öngörülen beş yıllık saklama yükümlülüğü, fak-
toring işlemi yapan bankalar için bir yenilik değildir. Zira 5411 sayılı
Bankacılık Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca, Türkiye’de faaliyet gös-
84
HUKUK POSTASI 2015