HUKUK POS TAS I 2 0 1 0
226
özgürlükleri sınırlaması gerekçeleriyle HUMK’da yer alan düzenlemeyi
iptal etti.
Böylelikle, kısmi dava açma hakkını kazanan davacının ıslah ile müd-
deabihi arttırabilmesi yolu açılmıştır.
Kısmi davada görev, HUMK 4. maddesine göre, kısmi davadaki dava
değerine göre değil de, tam davanın dava değerine göre saptanmaktadır.
Böylece, davanın bölünmesi yolu ile görevli mahkemenin değiştirilmesine
olanak verilmemektedir. Aynı şekilde kanun yoluna başvurulup başvurul-
mayacağı da tam davanın değerine göre belirlenmektedir.
Davacının açmış olduğu kısmi davada, daha sonra sunduğu ıslah di-
lekçesi şöyle bir durum ortaya çıkaracaktır: İleri sürülen talep, ıslah yolu
ile talep sonucunun arttırılması şeklinde olsa da yeni bir dava niteliğinde
sayılmalı ve HUMK 195. madde ve devamı maddelerinin uygulanması ge-
rektiği kabul edilmelidir. Bu nedenle davalının ıslah dilekçesine karşı da
cevaplarını sunması söz konusu olacaktır.
Kısmi dava her zaman mümkün olmamaktadır. Mesela, Yargıtay ma-
nevi tazminat davalarında kısmi davayı kabul etmemektedir. Zira “hâkimin
takdir yetkisi bölünemez” gerekçesiyle, manevi tazminatın da bölüneme-
yeceğine işaret edilmiştir. Yine Yargıtay, bir kararında temerrüt faizi için
de kısmi dava olamayacağını kabul etmiştir. Yargıtay, şartların değişmesi,
öngörülmeyen olayların ortaya çıkması hallerinde açılan uyarlama davala-
rında da kısmi davayı kabul etmemiş, “hâkimin sözleşmeye müdahale ede-
rek takdir edebileceği bir şey için hakların saklı tutulmasının” söz konusu
olmayacağını içtihat etmiştir.
Yargı kararlarında ve öğretide kısmi davada dava edilmeyen alacak
kesimi için, fazlaya ait hakkın saklı tutulmuş olmasının zamanaşımını kes-
meyeceği ittifakla kabul edilmektedir. Kısmi dava açılması halinde zama-
naşımı alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktarı için kesilir.
Kısmi davanın bir başka yararı da, dava sonunda ortaya çıkmaktadır.
Kısmi davada davacı, davanın aleyhe gelişmesi ve bunun üzerine dava-
sının tamamen veya kısmen reddi halinde karşı taraf vekiline, dava ettiği
tutar üzerinden yasal vekâlet ücreti ödeyecektir. Böylece tam davanın de-
ğeri üzerinden hesaplanacak olan vekâlet ücreti ve harç külfetine de kat-
lanmayacaktır.