Previous Page  239 / 375 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 239 / 375 Next Page
Page Background

USUL HUKUKU

225

Kısmi Dava

*

Usul Hukuku’nda

kısmi dava

; davacının dava açarken, davaya ilişkin

taleplerinin bir bölümünü dava konusu etmesi; diğer bölümüne ait dava ve

talep hakkını ise bazı nedenlerden ötürü saklı tutmak suretiyle, geleceğe

bırakması anlamına gelmektedir. Böylelikle, davacı kısmi dava hakkı ile

saklı tuttuğu fazlaya ilişkin haklarını, yeni bir dava açmaksızın, aynı dava

içerisinde “ıslah” yoluyla talep edebilecektir.

Kısmi davanın amacı, dava masraflarından tasarruf edilmesidir. Da-

vacı, bütün davanın harç ve masraflarını baştan yüklenmek istemeyebilir.

Davacı, açtığı bu kısmi dava ile yargılamanın gidişatını görmeyi ve talep

sonucuna da buna göre şekil vermeyi amaçlar. Bu şekilde davacı, davayı

açarken yüksek miktarda harç ödemekten kurtulmakta ve davanın akıbe-

tinden büyük oranda emin olduktan sonra harcı tamamlamaktadır. Uygu-

lamada genellikle davacılar, açtıkları kısmi davadaki gelişmelere göre (ör.

Bilirkişi incelemesi yapıldıktan sonra bilirkişi raporunda beliren sonuç ve

kanaate göre) ıslah yolu ile müddeabihi arttırmayı tercih etmektedirler.

Kısmi dava açma imkânı, 04.11.2000 tarihli Resmi Gazetede ya-

yınlanan, Anayasa Mahkemesinin 20.7.1999 tarih 1999/1 E. 1999/33 K.

sayılı kararı ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun (bundan böyle

“HUMK” olarak anılacaktır) 87. maddesinin son cümlesindeki “müddei

ıslah suretiyle müddeabihi tezyit edemez” hükmünün iptali ile mümkün

olmuştur.

Daha öncesinde dava masraflarından tasarruf etmek isteyen davacı,

talebinin bir kısmını dava ettikten sonra, fazlaya ilişkin hakları için yeni

bir dava açmak ve bu davanın ilk açtığı dava ile birleştirilmesini talep et-

mek zorunda kalıyordu. Anayasa Mahkemesi, bu durumun davacıya ıslah

ile müddeabihin artırılmasına imkân vermemesi, davacıyı ikinci bir dava

açmaya zorlaması ve usul ekonomisi ile gerek “Hukuk Devleti” ve “Hak

arama hürriyeti” ilkelerine aykırılık teşkil etmesi gerekse temel hak ve

*

 Mayıs 2010 tarihli Makale