HUKUK POS TAS I 2 0 1 0
158
Uzan ailesinin kontrolünde olan Çukurova Elektrik Anonim Şirketi
(CEAS) ve Kepez Elektrik Türk Anonim Şirketi’ndeki çoğunluk
hisselerine dayanarak Antlaşma uyarınca şirketlerin kamulaştırıl-
masına karşı dava açtı. Dava 19.4.2006’da ICSID’de tescil edildi.
Dava değeri 10 milyar ABD Dolarıdır. Türkiye, bu iki şirketteki his-
selere 2003’te el koymuştu. El koyma, Davacıya göre politik ve Da-
valıya göre finansal sebeplerle gerçekleşti. Türkiye, Libananco’nun
Uzanlarla bağlantısı olduğunu ve uyuşmazlığın doğduğu anda
Libenanco’nun yatırımcı sıfatı olmadığını savunuyor. Hakemler,
en son Mart 2010’da Türkiye’nin yetki itirazlarını dinlemek üzere
toplandı. Dava halen devam ediyor.
2.
Alapli Elektrik B.V. v. Republic of Turkey.
Hollandalı bir firmanın
Türkiye’ye karşı hiç inşa edilmemiş olan bir enerji santraline ilişkin
olarak Antlaşma ve Hollanda – Türkiye İkili Yatırım Antlaşması
uyarınca açtığı bir davadır. Dava değeri 100 milyon ABD Dolarıdır.
Hakem Heyeti, Mart 2009’da atandı. İddia, elektrik üretimi imtiyaz
sözleşmesinden kaynaklanır. Son olarak, 19 Mayıs 2010’da hakem
heyeti usule ilişkin takvimi belirdiği kararını verdi. Hakem yargı-
laması sürüyor.
3.
Cementownia “Nowa Huta” S.A. (Poland) v. Republic of Turkey
.
Cementownia, Türk yetkilileri Türkiye’nin en büyük hidroelektrik
şirketlerinden olan Çukurova Elektrik Anonim Şirketi (CEAS) ve
Kepez Elektrik Türk Anonim Şirketi’nin (Kepez) malvarlığına el
koyması ve bunların imtiyaz sözleşmelerini feshetmesinden son-
ra dava açan bir diğer yabancı yatırımcı şirkettir. Dava değeri 4
milyar ABD Dolarıdır. Türk hükümeti bu şirketlerin Uzan ailesi-
ne ait olduğunu ileri sürerken, Cementownia şirketlerin hisseleri-
ni Türkiye’nin bu şirketlere el koymasından az önce devraldığını
iddia ediyor. Bu davaya ilişkin Eylül 2009’da verdiği kararında
Hakem Heyeti, Davacının CEAS ve Kepez’e hissedar olduğunu
ve Antlaşma anlamında yatırımcı sayıldığını ortaya koyan yeterli
ve ikna edici delil sunamadığına karar verdi. Hakem Heyeti, Da-
vacının, yatırımcı niteliğine haiz olmadığını bildiği halde tahkime
başvurmakla kasten ve kötü niyetle tahkim yargılamasını suiisti-
mal ettiğini vurguladı. Ayrıca, Hakem Heyeti, Davacının tahkim
yargılamasını geciktirecek işlemler yaparak tahkim masraflarının
artmasına sebebiyet vermek suretiyle tahkim yargılamasını yanlış