lın zarar görmesine sebep olması halinde imalatçı/üretici doğan zararı,
kusuru aranmaksızın tazmin etmekle yükümlüdür.
Yönetmeliğin 6. maddesi uyarınca ayıplı malın neden olduğu za-
rarlardan dolayı birden fazla kimsenin sorumlu olması halinde Ka-
nun’da da belirtildiği gibi müteselsil sorumluluk söz konusu olacaktır.
Ancak zararın, tüketicinin veya tüketicinin sorumlu olduğu üçüncü bir
kişinin kusurundan kaynaklanması halinde tüm hal ve şartlar göz önü-
ne alınarak, imalatçının/üreticinin sorumluluğunun azaltılabileceği ve-
ya kaldırılabileceği ayrıca hüküm altına alınmıştır.
“Sorumsuzluk Kaydı” başlıklı 8. maddede; sözleşme metninde ve-
ya müstakil herhangi bir belgede tüketicinin Yönetmelikte yer alan
haklarını kullanmaktan feragat ettiğine dair veya imalatçı/üreticinin
Yönetmelikten kaynaklanan yükümlülüklerini sınırlayan veya ortadan
kaldıran kayıtların geçersiz sayılacağı belirtilmiştir.
Sonuç
4077 sayılı Kanun’un 4. maddesi ve ilgili Yönetmelikte ayıplı mal
tanımı yapılmıştır. Tüketicinin ayıplı malın teslimi tarihinden itibaren
otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirme yükümlülüğü vardır. Kanun
Tüketici’nin bu durumda kullanabileceği seçimlik hakları saymıştır.
Bu hakların yanı sıra tüketicinin ayıplı malın neden olduğu ölüm
ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda za-
rara neden olan hallerde tazminat isteme hakkı da mevcuttur. Ayıplı
mala karşı sorumlu olanlar kanunla belirlenmiş olup müteselsil sorum-
luluk söz konusudur.
290
HUKUK POSTASI 2012