T İ CARET HUKUKU
65
Faturaya Konan Vade Farkı Kaydı
*
Günlük ticari yaşamda, bir mal satımı veya hizmet karşılığında verilen
belge olarak karşımıza çıkan fatura, gerek taraflar arasındaki ticari ilişki-
nin, gerekse mal veya hizmet bedelinin ortaya konması açısından önemli
bir belge olarak karşımıza çıkmaktadır.
Türk Ticaret Kanunu (bundan böyle “TTK” olarak anılacaktır)’nda fa-
turanın tanımı yapılmamış olmakla birlikte, Vergi Usul Kanunu m.229’da
fatura tanımı yer almaktadır. Buna göre,
“Fatura satılan emtia veya yapı-
lan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emti-
ayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika”
şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere fatura, taraflar
arasında daha önceden kararlaştırılmış bir sözleşmenin yerine getirilmesi-
ne ilişkin bir belge niteliğindedir. Dolayısıyla öncelikle taraflar arasında
kurulmuş geçerli bir sözleşme ilişkisinin varlığı gerekmektedir.
Her ne kadar TTK’da faturanın tanımına ilişkin bir düzenleme yer al-
masa dahi,
“Fatura ve Teyit Mektubu”
başlığı ile yer alan m.23’de bir mal
satın alan veya hizmet gördüren kişinin, bu malı satan veya hizmeti ifa
eden tacirden fatura isteyebileceği ve bu faturada bedelin ödendiğinin yer
almasını isteyebileceği düzenlenmiştir.
Aynı maddenin devamında ise,
“Bir faturayı alan kimse aldığı tarih-
ten itibaren sekiz gün içinde münderecatı hakkındaki bir itirazda bulun-
mamışsa münderecatını kabul etmiş sayılır.”
ifadesi yer almaktadır. Bu
madde, faturanın taraflar arasında bir ispat vasıtası olduğunu ve itiraz edil-
memekle içeriğinde yer alan hususların faturayı düzenleyen lehine, fatura
verilen kişinin ise aleyhine bir karine teşkil ettiğini ortaya koymaktadır.
Bu maddenin uygulamasında en sık rastlanan durum ise, faturaya konan
vade farkının geçerli olup olmayacağı yönündedir. Bu konuya ilişkin ola-
rak Yargıtay Daireleri arasında oluşan görüş ayrılığını gidermek amacıyla
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu tarafından 27.06.2003 tarih,
2001/1 E. ve 2003/1 sayılı kararla içtihadı birleştirme yoluna gidilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararı
Yargıtay Hukuk Daireleri arasında, yazılı bir sözleşme ile vade farkı
istenebileceğinin düzenlenmesi, ya da bu doğrultuda oluşmuş bir teamülün
*
Haziran 2010 tarihli Makale