Previous Page  71 / 375 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 71 / 375 Next Page
Page Background

T İ CARET HUKUKU

57

Türk Ticaret Kanunu Tasarısı’nda Birleşme ve Devralmalar

*

Mevcut Türk Ticaret Kanunu (bundan böyle “TTK” olarak anılacak-

tır) birleşme ve devralmalar konusunda fevkalade yetersiz, uygulamaya

ışık tutmayan, hatta neredeyse şirket birleşmelerini zorlaştıran, baltalayan

hükümler içerir. Ancak, Türk Ticaret Kanunu Tasarısında (bundan böyle

“Tasarı” olarak anılacaktır) birleşme ve devralmalar meselesi çok ayrıntılı

olarak düzenlenir.

Tasarı, kaynak olarak temeli veya yola çıkış noktası Avrupa Birli-

ği’ndeki yönergeler olan İsviçre Birleşmeler Kanunu’nu dikkate alır.

Tasarı, özel kanunların birleşme ve devralmaya ilişkin hükümlerini

saklı tutar. Bu, özellikle bankaların birleşmesi ve devralmasında öngörülen

özel düzenleme ve sistem açısından önemlidir.

Tasarı ile yeni gelen pek çok kavram bulunur. Bu yazıda, özellikle bu

yeni kavramlara değinilir.

Birleşme Türleri

Birleşme türleri bakımından Tasarı bir farklılık getirmez. İki tür birleş-

me vardır: devralma şeklinde birleşme ve yeni kuruluş şeklinde birleşme.

Geçerli Birleşmeler

Tasarı, TTK’nın aksine farklı türlerin birleşmesine cevaz verir. Şirket-

lerin birleşmesinde üç ana model olarak, sermaye şirketleri, şahıs şirketleri

ve kooperatiflerin ayrı ayrı, kiminle devreden şirket veya devralan şirket

olarak ve nasıl birleşecekleri düzenlenir. TTK uyarınca, eğer bir şirket tas-

fiye halindeyse veya borca batıksa veya sermaye kaybına uğramışsa bir-

leşmeye izin verilmez. Tasarı uyarınca, belli koşullarla birleşmeye katılan

şirketlerden birinin tasfiye halinde olması veya sermaye kaybına uğramış

ya da borca batık olması halinde dahi birleşme mümkündür. İsviçre Birleş-

meler Kanununda yer alıp Tasarı’da yer almayan hüküm ise şudur: Ticaret

şirketleriyle dernek, vakıf ve şahıs işletmelerinin birleşmesi düzenlenmez.

Bu bilinçli bir tercihtir. Bir yandan bu birleşmelerin sayısal azlığı, diğer

yandan TTK sistemi içinde hepsini düzenlemenin zorluğu bu tercihin ne-

denidir.

*

Nisan 2010 tarihli Makale - Prof. Dr. H. Ercüment Erdem