HUKUK POS TAS I 2 0 1 0
240
edilmesi güç olma ihtimalidir. Ancak yürütmenin durdurulması kararı ve-
rilebilmesi için, bu ihtimal yeterli değildir. İşlemin, açıkça hukuka aykırı
olması da gerekmektedir. Hukuka aykırılık durumu değerlendirilirken bu
durum dar yorumlanmamakta; sadece mevzuat değil, eşitlik, adalet, hak
ve nesafet kuralları da bütün olarak ele alınmaktadır. Mahkemeler, önüne
gelen dava dilekçesi ve eklerinden, esasa girmeden yapılacak basit bir in-
celeme ile hukuka aykırılık ihtimali olup olmadığını değerlendirmek du-
rumundadır.
Bir diğer şart olarak; yürütmenin durdurulması kararı verilebilme-
si için, İdari Yargılama Usulü Kanunu (bundan böyle “İYUK” olarak
anılacaktır)’nun 27. maddesi ve Anayasamızın 125. Maddesinin 5. fıkrası
uyarınca; “gerekçe” gösterilmesi zorunludur. Kanunen aranan telâfisi güç
veya imkânsız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı
olması şartlarının bulunup bulunmadığının gerekçe ile ortaya konması ge-
rekmektedir. Gerekçesiz kararlar, geçerlilik arz etmemektedir.
İYUK’un 27. Maddesinin 5. Fıkrası, yürütmenin durdurulması ka-
rarlarının, “teminat” karşılığında verileceğini düzenlemiştir. Teminatın
amacı, yürütmenin durdurulması kararı verilen dava sonucunda davaya
konu işlemin iptal edilmemesi neticesinde idarenin oluşabilecek zararla-
rını karşılamaktır. Teminat olarak, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu
ile Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da belirtilmiş olan
para, bankalar tarafından verilen teminat mektupları, hazine tahvil ve bo-
noları, hükümetçe belirlenecek milli esham ve tahvilatlar ve ilgililer ve
ilgililer lehine üçüncü şahıslar tarafından gösterilen ve alacaklı idarece
haciz varakalarına müsteniden haczedilen menkul ve gayrimenkul mallar
kabul edilir. Yürütmenin durdurulması kararını alan idare veya adli yar-
dımdan faydalanan bir kişi ise teminat aranmaz.
Son olarak; “yürütmenin durdurulması talebi istenemeyecek halle-
rin bulunmaması” gerekmektedir. Bu hallere örnek olarak; Anayasa m.
125/6 uyarınca yargı denetimi dışında tutulan, dava edilemediğinden
yürütmenin durdurulmasının söz konusu olmayacağı işlemler -mesela,
Cumhurbaşkanı’nın tek başına yaptığı işlemler, Yüksek Askeri Şura Ka-
rarları, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu Kararları, Sıkıyönetim komu-
tanlarının işlemleri, Sayıştay Kararları, uyarma ve kınama cezaları, olağa-
nüstü hal valisinin, 285 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında
tanınan yetkilerini kullanırken yaptığı işlemler- söylenebilir.