c) Özelleştirme Yüksek Kurulu kararları.
d) 12/3/1982 tarihli ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu uyarın-
ca yapılan satış,tahsis ve kiralama işlemleri.
e) 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca,idari
yaptırım kararları hariç çevresel etki değerlendirmesi sonucu
alınan kararlar.
f) 16/5/2012 tarihli ve 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların
Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca alınan Bakanlar
Kurulu kararları.
Aynı maddenin ikinci fıkrası, ivedi yargılama usulünün nasıl uygu-
lanacağını düzenlemektedir. Buna göre; dava açma süresi altmış yeri-
ne otuz gün, savunma süresi de otuz gün yerine on beş gün olarak dü-
zenlenmiştir. Aynı maddede, bu davaların dosyanın tekemmülünden
itibaren en geç bir ay içinde karara bağlanacağı, karara karşı on beş
gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği, temyize on beş gün içeri-
sinde cevap verilebileceği ve temyiz incelemesinin iki ay içerisinde ta-
mamlanacağı kurala bağlanmıştır.
Görüleceği üzere ivedi yargılama usulü, normal yargılama usulüne
göre yargılama sürecini hızlandıracak önemli değişiklikler içermekte-
dir. Buna göre, taraflar açısından, dava açma süresi, cevap verme süre-
si, temyiz süresi; mahkemeler açısından ise, inceleme süreleri kısal-
maktadır. Ayrıca yürütmenin durdurulması talebine ilişkin verilecek
kararlara itiraz yolu ile temyiz incelemesi sonrasında karar düzeltme
yolu kapatılmıştır.
Ayrıca ivedi yargılama usulünde istinaf yoluna başvurulamayaca-
ğı, yine 6545 sayılı kanun ile getirilen bir yenilik olan istinaf ile ilgili
maddede açıkça belirtilmiştir.
İstinaf ve Diğer Kanun Yollarındaki Değişiklikler
İstinaf bilindiği üzere bir kanun yoludur ve ilk derece mahkemesi
kararının bir üst mahkemeye taşınması olup, temyiz incelemesinden
bir önceki aşamadır.
Mevcut Hukukumuza 2004 yılında Hukuk Muhakemeleri Kanu-
nu’nda yapılan değişiklik ile dahil edilen istinaf kurumu, 6545 sayılı
272
HUKUK POSTASI 2014