Tadil Kanunu’nun bu değişikliğe ilişkin gerekçesi yasağın kaldırıl-
madığını belirtir. Değişiklik ile artık pay sahiplerinin acil kaynak ihti-
yaçlarının şirket varlıkları ile karşılanması mümkün hale gelir.
Tadil Kanunu, şirkete borçlanma yasağının ihlaline ilişkin yaptırı-
mı düzenleyen maddeyi de değiştirir. Buna göre, artık bu yasağa aykı-
rı olarak şirkete borçlanan pay sahibi bir yaptırım ile karşı karşıya de-
ğildir, bu yasağa aykırı olarak pay sahiplerine borç verenler ise üç yüz
günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır.
Her ne kadar, Tadil Kanunu’nun yasağı yumuşatan değişikliği ge-
tiren maddeye ilişkin gerekçesinde bu imkânın yalnızca pay sahipleri
ve yöneticilerin acil kaynak ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olduğu
belirtilse de, yapılan düzenlemenin bu amacı aştığı düşüncesindeyiz.
Zira madde uyarınca vadesi gelen sermaye taahhüdünü ödemiş olan
pay sahibi, kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayan şirkete, acil kaynak
ihtiyacı olsun olmasın borçlanabilir. Bununla beraber Tadil Kanu-
nu’nun gerekçesinde şirket varlıklarını uzun süreli ve yüksek oranda
kullanan pay sahipleri ve yöneticilerin bulunması halinde durumun
“şirketin içinin boşaltılması” teşkil edebileceğini ve Türk Ceza Kanu-
nu’nun güveni kötüye kullanma veya hileli iflas suçlarının işlenmiş sa-
yılabileceği belirtilir.
Yönetim Kurulu Üyelerinin Şirkete Borçlanma Yasağı
Yeni TTK, yönetim kurulu üyelerinin şirketle işlem yapma yasağı-
nı düzenleyen 395. maddesi ile aynı zamanda ilk defa şirkete borçlan-
ma yasağını öngörür. Kanunlaşan metin uyarınca yönetim kurulu üye-
lerinin şirkete nakit veya ayın olarak borçlanması yasaklanmıştır. Tadil
Kanunu ise, pay sahibinin şirkete borçlanma yasağına ilişkin değişik-
liğe paralel olarak, yasağın kapsamını daraltır. Aşağıda öncelikle deği-
şiklik öncesinde yönetim kurulu üyelerinin şirkete karşı borçlanma ya-
sağı incelenecek; ardından Tadil Kanunu ile getirilen değişiklik değer-
lendirilecektir.
Yeni TTK ile Getirilen Düzen
Yeni TTK, pay sahibinin şirkete borçlanma yasağının yansıması
olan bir düzenleme ile yönetim kurulu üyesi; yönetim kurulu üyesinin
alt ve üst soyu, eşi veya üçüncü dereceye kadar (üçüncü derece dâhil)
72
HUKUK POSTASI 2012