Tüzel Kişilerin Tabiyeti
*
Av. Süleyman Sevinç
Giriş
Türk hukukunda, tüzel kişilerin tabiyetine ilişkin kesin bir tanım
yapılmamış veya kriterler düzenlenmemiştir. Fakat, 6102 sayılı Türk
Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) ilgili hükümlerinden faydalanarak bir
sonuca varmak mümkündür.
Anonim şirketlere ilişkin TTK m. 421, esas sözleşmenin değiştiril-
mesi için gereken oyçoğunluğu hususunu,
“Kanunda veya esas sözleş-
mede aksine hüküm bulunmadığı taktirde, esas sözleşmeyi değiştiren
kararlar, şirket sermayesinin en az yarısının temsil edildiği genel ku-
rulda, toplantıda mevcut bulunmayan oyların çoğunluğu ile alınır.”
şeklinde ele alır. Aynı maddede, şirketin merkezinin yurtdışına taşın-
masına ilişkin kararların da sermayenin tümünü oluşturan payların sa-
hiplerinin veya temsilcilerinin oybirliği ile alındığı belirtilmektedir.
Söz konusu madde gösterir ki; Türk hukukunda dolaylı olarak ‘şirke-
tin tabiyeti’ kavramı düzenlenmektedir.
Açık bir tanım mevcut olmasa da, TTK m. 40’ta belirtildiği üzere
şirket merkezinin bulunduğu yer, yerli ve yabancı şirketler arasındaki
ayırt edici özelliği ortaya koymaktadır. TTK m. 40 uyarınca;
“Merke-
zi Türkiye’de bulunan ticari işletmelerin şubeleri de bulundukları ye-
rin ticaret siciline tescil ve ilan olunur.”
, bununla birlikte
“Merkezle-
ri Türkiye dışında bulunan ticari işletmelerin Türkiye’deki şubeleri,
kendi ülkelerinin kanunlarının ticaret ünvanına ilişkin hükümleri saklı
kalmak şartıyla, yerli ticari işletmeler gibi tescil olunur.”
Bankacılık Kanunu ile Düzenlenen Tüzel Kişilerin Tabiyeti
01.11.2005 tarihli ve 25983 sayılı Mükerrer Resmi Gazetede ya-
yınlanan 5411 sayılı Bankacılık Kanunu, Türkiye’de kurulan şirketler
ile yurtdışında kurulan şirketlerin farklılık gösteren özelliklerini belirt-
mektedir. Bankacılık Kanunu’nun 6. maddesi kuruluş veya Türkiye’de
338
HUKUK POSTASI 2012
*
Ekim 2012 tarihli Makale