Hukuk-Postasi-2016

50 HUKUK POSTASI 2016 Davalı A.Ç. vekili, müvekkilinin devir sözleşmesinin tarafı olma- dığını ve diğer davalı ile ticari bir ortaklığı olmadığını, diğer davalı S.K.K. vekili ise, müvekkilinin diğer davalı ile beraber iş faaliyetinin olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mah- kemesinin davanın reddine ilişkin kararı, davacılar vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi tarafından, taraflar arasında dü- zenlenen hisse devrine ilişkin protokolde davacı şirketin ruhsat süresi boyunca aynı alanda faaliyette bulunmayacağını taahhüt ettiği, buna göre ruhsat süresinin belirlenerek, bu süre içinde davalının bu işle işti- gal etmemesinin ekonomik özgürlüğünü kısıtlayıp kısıtlamadığının ve çalışma özgürlüğünü ihlal edip etmediğinin değerlendirilmesi gerekti- ği gerekçesiyle bozulmuş, ilk derece mahkemesi tarafından bozma ila- mına uyularak yapılan yargılama sonucunda davalı S.K.K.’nun, ruhsat süresinin 15 yıl olduğu, bu sürenin makul bir süre olmadığı, ekonomik özgürlüğü kısıtlayıcı nitelikte, dürüstlük kurallarına, iyiniyet ve ahlak kurallarına aykırı olduğu yine bu nedenle cezai şartın geçersiz oldu- ğu, diğer davalı A.Ç.’nin ise taraflar arasında yapılan protokole taraf olmadığı, eyleminin de haksız rekabet teşkil etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekilinin temyiz ettiği karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesi tarafından oy çokluğu ile onanmıştır. Karşı Oy Yazıları Bahsi geçen kararda iki adet karşı oy yazısı bulunmaktadır. Birin- ci karşı oy yazısında özetle, kararda bahsi geçen ruhsat süresinin 15 yıl olmakla birlikte hisse devrine ilişkin protokolün akdedildiği tarih göz önüne alındığında rekabet yasağının 12 yılı kapsadığı bu nedenle 15 yıl üzerinden yapılan değerlendirmenin yerinde olmadığı belirtilir. Bunu takiben somut olaydaki pay devir sözleşmesindeki rekabet yasağına ve cezai şarta ilişkin hükümlerin, ticari işletmenin devrindeki rekabet yasağına ilişkin kurallara benzer şekilde değerlendirilebileceği; ticari işletmenin devrinde en önemli unsurlardan olan müşteri çevresinin de alıcıya devredildiği ve devir sözleşmesinde düzenlenmese bile, dev- redene Medeni Kanun (“MK”) 2. maddesinden kaynaklanan devret- tiğini iletme ile rekabet etmeme borcu yüklediği; hisseleri devredilen şirketin müşteri çevresinin önemli olduğu taraflarca kabul edilerek sözleşme özgürlüğü kapsamında belirlenen 12 yıllık rekabet etmeme süresinin makul olduğu ve hisselerini devreden davalının ekonomik

RkJQdWJsaXNoZXIy NTk2OTI2